Esas No: 2019/9626
Karar No: 2021/4620
Karar Tarihi: 01.06.2021
Örgüte bilerek ve isteyerek yardım etme - Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2019/9626 Esas 2021/4620 Karar Sayılı İlamı
16. Ceza Dairesi 2019/9626 E. , 2021/4620 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi
Suç : Örgüte bilerek ve isteyerek yardım etme (Sanık ... yönünden), Silahlı terör örgütüne üye olma
(Diğer sanıklar yönünden)
...),
26.11.2016 (Sanık ...),
07.10.2016 (Sanık ...),
15.08.2016 (Sanık ...),
02.08.2016 (Sanıklar ... ve ...),
29.11.2016 (Sanık ...),
05.03.2014 (Sanık ...)
Hüküm : 1)TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK"nın
62, 53, 58/9, 63. maddeleri uyarınca mahkumiyet
kararına ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddi
(Sanıklar ..., ..., ..., ... ve ... yönünden),
2)TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK"nın
62, 53, 58/9, 63. maddeleri uyarınca beraat kararına
ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddi (Sanıklar
..., ..., ... ve
... yönünden),
3)TCK"nın 314/2, 220/7, 3713 sayılı Kanunun 5/1,
TCK"nın 62, 53, 58/9, 63. maddeleri uyarınca
mahkumiyet kararına ilişkin istinaf başvurusunun
esastan reddi (Sanık ... yönünden)
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
Temyiz edenlerin sıfatları, başvuruların süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
Sanık ... müdafii tarafından Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi olan 10.05.2019 tarihinden sonra verilmiş olan 11.05.2019 tarihli temyiz dilekçesinin temyiz sebeplerini içermediği, usulüne uygun şekilde sanık müdafiine 20.05.2019 tarihinde gerekçeli kararın tebliğ edildiği ancak sanık müdafiinin süresi içerisinde gerekçeleri içerir temyiz dilekçesini sunmadığı anlaşılmakla; sanık müdafiinin temyiz isteminin 5271 sayılı CMK’nın 298. maddesi uyarınca REDDİNE,
Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
1)Sanıklar ..., ..., ... ve ... hakkında kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik yapılan temyiz incelemesinde;
Sanık ... yönünden "26.11.2016", sanık ... yönünden "07.10.2016", sanık ... yönünden "05.03.2014", sanık ... yönünden "29.11.2016" olarak yazılmaması mahallinde düzeltilebilir yazım hatası olarak değerlendirilmiştir.
Sanıklar ... ve ..."in örgütteki konum ve faaliyetleri ile mahrem yapı içerisinde bulunmaları nazara alındığında, sanıklar hakkında alt sınırdan makul bir oranda uzaklaşılarak ceza tayin edilmesi gerektiğinin gözetilmemesi aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Sanık ..."ın örgütle iltisaklı olması nedeniyle kapatılan okula çocuğunu göndermesi eyleminin örgütsel faaliyet olarak kabul edilemeyeceği belirlenerek yapılan incelemede;
Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanıklar ..., ..., ... ve sanık ... müdafilerinin temyiz dilekçelerinde ileri sürdükleri nedenler ayrı ayrı yerinde görülmediğinden, CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükümlerin ONANMASINA,
2)Sanıklar ..., ..., ... ve ... hakkında kurulan beraat hükümlerine yönelik yapılan temyiz incelemesinde;
... ve ... yönünden temadinin kesildiği yakalanma tarihi olan "28.07.2016", sanıklar ... ve ... yönünden "02.08.2016" tarihi olarak yazılmaması mahallinde düzeltilebilir yazım hatası olarak kabul edilmiştir.
Yapılan yargılama sonunda yüklenen suçun sanıklar tarafından işlendiğinin sabit olmadığı gerekçe gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, Bölge Adliye Mahkemesi Cumhuriyet savcısının yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle beraate ilişkin hükümlerin ONANMASINA,
3)Sanık ... hakkında kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik yapılan temyiz incelemesinde;
Hükmolunan cezanın süresine göre şartları bulunmadığından, sanık ... müdafiinin duruşmalı inceleme isteminin CMK’nın 299/1. maddesi uyarınca REDDİNE,
A)Genel kural, tanıkların mahkeme huzurunda bizzat dinlenilmesi olup bunun gerçekleşememesi halinde SEGBİS yolu ile dinlenebileceği, bu teknik imkanın bulunmaması halinde de hastalık veya malullük veya giderilmesi olanağı bulunmayan başka bir nedenle bir tanık veya bilirkişinin uzun ve önceden bilinmeyen bir zaman için duruşmada hazır bulunmasının olanaklı bulunmayacağı anlaşılırsa, mahkemece istinabe yolu ile dinlenilmesine karar verilmesi mümkündür (CMK 180/1) ancak; tanık veya bilirkişilerin dinlenmesi için belirlenen gün, Cumhuriyet savcısına, suçtan zarar görene, vekiline, sanığa ve müdafiine bildirilmelidir (CMK 181/1).
Dosya kapsamının incelenmesinde, hükme esas alınan tanıklar Fatih Keleş ve Turhan Çobanoğlu"nun beyanlarının belirleyici delil olması da nazara alınarak, öncelikle tanıkların SEGBİS ile bizzat dinlenilmelerinin sağlanarak sanık ve müdafiine soru sorma hakkının tanınması, şayet talimat yolu ile dinlenilmesinin zorunlu olması halinde tanıkların dinlenilmesi için belirlenen günlerin sanık veya müdafiine bildirileceğinin belirtilmesi karşısında; her aşamada suçlamayı reddeden sanığın beyanına karşılık, tek delil statüsünde bulunan tanıkların, duruşmada SEGBİS aracılığıyla mutlaka dinlenilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
B)Suç tarihinin temadinin kesildiği yakalanma tarihi olan “15.08.2016” tarihi olarak yazılmaması,
C)Sanığın örgütle iltisaklı olması nedeniyle kapatılan okula çocuğunu göndermesi ve Zaman gazetesine abone olması şeklindeki eylemlerinin örgütsel faaliyet olarak kabul edilemeyeceğinin gözetilmemesi;
Kanuna aykırı sanık ... müdafiinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan bu sebeplerden dolayı hükümlerin CMK"nın 302/2. maddesi uyarınca BOZULMASINA, sanık ..."ın tutuklulukta geçirdiği süre, atılı suç için kanun maddelerinde öngörülen ceza miktarı, mevcut delil durumu ve bozma nedeni gözetilerek tutukluluk halinin devamına, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Samsun 3. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 01.06.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.