Esas No: 2011/16004
Karar No: 2012/4740
Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2011/16004 Esas 2012/4740 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Yargıtay 20. Hukuk Dairesi'nin incelenen kararı, orman kadastrosu ve aplikasyon işlemleriyle ilgili bir taşınmazın Hazine adına tescil edilmesiyle ilgili bir davaya ilişkin. Davanın yenilenmesi istemi reddedilmiş, yargılamanın yenilenmesi koşullarının oluşmadığına karar verilmiştir. Kanun maddeleri ise 3116 Sayılı Kanun'un 445. maddesi ve 2/B madde uygulamasıdır.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki yargılamanın yenilenmesi davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi ... vasisi ...tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
... ...; müvekkilinin babası ...ile amcası ..."in 234 parselden ifraz edilen 834 ve 835 sayılı taşınmazlar ile 236 parselden ifraz edilen 838, 839 ve 840 sayılı taşınmazları 1985 yılında 1/2"şer pay itibariyle satın aldıkları, Orman Yönetimi ve Hazinenin bu parsellere yönelik Kadastro Mahkemesinde dava açmaları üzerine ...ve ..."in davaya katıldıkları ve kendilerini vekil ile temsil ettirdikleri, Pendik Kadastro Mahkemesince 18.11.2009 gün 2008/5-2009/14 sayılı ilam ile ... köyü 834, 835, 838, 839, 840 ve dava dışı bir kısım taşınmazların orman niteliği ile Hazine adına tescillerine karar verildiği, ancak bu arada Kadıköy 1.Aile Mahkemesinin 8.4.2004 gün 2004/540-535 sayılı kararıyla ..."e kızı ..."in vasi olarak atandığı, ..."in Pendik Kadastro Mahkemesinin 18.11.2009 gün 2008/5-2009/14 sayılı kararını tesadüfen temyiz süresinin son günü öğrenerek temyiz ettiği, kararın Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 31.3.2010 gün 2010/2130 - 4283 sayılı ilamıyla kısmen onama kısmen bozma kararı verildiği, ancak bundan sonraki tüm işlemlerin vesayet altına alınan ..."in vasisi ..."e tebliğ edilmesi gerekirken ..."in vekiline tebliğ edildiği, vasi tayinine ilişkin kararın verildiği 08.04.2004 tarihinden itibaren vekilin görevinin son bulduğu, bu tarihten sonra vasi atanan müvekkilinin yokluğunda yapılan işlemlerin geçersiz olduğu, Pendik Kadastro Mahkemesince 2010/23-17 sayılı karar ile Yargıtay 20.Hukuk Dairesinin 31.3.2010 gün 2010/2130 - 4283 sayılı onama -bozma ilamına uyularak 834, 835, 839 ve 840 sayılı taşınmazların orman niteliği ile Hazine adına tescillerine ilişkin hüküm onandığından yeniden karar verilmesine yer olmadığına, 838 parselin ise ... ve ... adlarına tescile karar verildiği, Orman Yönetimi ve Hazinenin temyizi üzerine Yargıtay 20. Hukuk Dairesince onanarak kesinleştiğinden yargılamanın yenilenmesi yoluyla Pendik Kadastro Mahkemesinin 01.12.2010 gün 2010/23 - 17 sayılı ilamının kaldırılarak Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 31.3.2010 gün 2010/2130 - 4283 sayılı ilamının yeniden vasi olan müvekkiline tebliğ edilmesi ve bu andan itibaren aleyhine gelişen tüm usuli işlemlerin yeniden yapılmasına karar verilmesi istemiyle temyize konu davayı açmıştır. Mahkemece 22.9.2011 tarihli ek kararla işin niteliğinden vekalet ilişkisinin son bulmadığı, vekilin temsil yetkisi ile hareket ettiği, vasi tarafından karardan haberdar olunduğu, süresinde temyiz yoluna gidilmiş olduğu, devam eden süreçte işlemlerin aynı vekil ile yürütüldüğü, kaldı ki hacir altına alınma tarihi olan 08.04.2004 tarihinde ileri sürülebilecek bir hususun uzun süren yargılama sürecinde kendi kusuru ve ihmali ile mahkemeye sunulmamış olduğu, kötü niyetin
korunamayacağı bu nedenle yargılamanın yenilenmesi şartlarının oluşmadığı gerekçesiyle yargılamanın yenilenmesi isteminin reddine karar verilmiş, hüküm ... vasisi ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, HYUY’nın 445. maddesi uyarınca yargılamanın yenilenmesi istemidir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede 3116 sayılı Yasa hükümlerine göre 1942 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastrosu, 1981 ve 1984 yıllarında yapılıp kesinleşen aplikasyon ve orman rejimi dışına çıkarma işlemleri, daha sonra 1988 yılında yapılıp kesinleşmeyen aplikasyon ve 2/B madde uygulaması vardır.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, yargılamanın yenilenmesi isteminde bulunan ... vasisi ... vekilinin 8.9.2011 tarihli dilekçeyle ; Pendik Kadastro Mahkemesince 18.11.2009 gün 2008/5-2009/14 sayılı ilam ile ... köyü 834, 835, 838, 839, 840 ve dava dışı bir kısım taşınmazların orman niteliği ile Hazine adına tescillerine karar verildiği, ancak bu arada Kadıköy 1.Aile Mahkemesinin 8.4.2004 gün 2004/540-535 sayılı kararıyla ..."e kızı ..."in vasi olarak atandığı, ..."in Pendik Kadastro Mahkemesinin 18.11.2009 gün 2008/5-2009/14 sayılı kararını tesadüfen temyiz süresinin son günü öğrenerek temyiz ettiği, kararın Yargıtay 20.Hukuk Dairesinin 31.3.2010 gün 2010/2130-4283 sayılı ilamıyla kısmen onama kısmen bozma kararı verildiği, ancak bundan sonraki tüm işlemlerin vesayet altına alınan ..."in vasisi ..."e tebliğ edilmesi gerekirken ..."in vekiline tebliğ edildiği, vasi tayinine ilişkin kararın verildiği 8.4.2004 tarihinden itibaren vekilin görevinin son bulduğu, bu tarihten sonra vasi atanan müvekkilinin yokluğunda yapılan işlemlerin geçersiz olduğu, yargılamanın yenilenmesi yoluyla Pendik Kadastro Mahkemesinin 1.12.2010 gün 2010/23-17 sayılı ilamının kaldırılarak Yargıtay 20.Hukuk Dairesinin 31.3.2010 gün 2010/2130-4283 sayılı ilamının yeniden vasi olan müvekkiline tebliğ edilmesi ve bu andan itibaren müvekkili aleyhine gelişen tüm usuli işlemlerin yeniden yapılmasına karar verilmesi istemiyle temyize konu davayı açtığı, böylelikle dava dilekçesinde dahi ..."in Pendik Kadastro Mahkemesinin 18.11.2009 gün 2008/5-2009/14 sayılı kararını tesadüfen temyiz süresinin son günü öğrenerek temyiz ettiği belirtildiğine buna rağmen ..."in Kadıköy 1.Aile Mahkemesinin 8.4.2004 gün 2004/540-535 sayılı kararıyla ..."e vasi olarak atandığını kadastro mahkemesine bildirmediği, ..."in vekalet verdiği avukat tarafından Pendik Kadastro Mahkemesinin 18.11.2009 gün 2008/5-2009/14 sayılı kararının temyiz edildiği ve yargılamanın aynı avukat tarafından takip edilip sonuçlandırıldığı, vasi tarafından ..."in vekilinin görevine son verilmediği, böylece vekalet ilişkisinin son bulmadığı, vekilin temsil yetkisi ile hareket ettiği anlaşıldığına göre yargılamanın yenilenmesi koşullarının oluşmadığı gözetilerek yazılı şekilde hüküm kurulmasında isabetsizlik bulunmadığından yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve Yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 29.03.2012 günü oybirliğiyle karar verildi.