13. Hukuk Dairesi 2013/11253 E. , 2013/26386 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla)
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, 16.09.2011 tarihinde davalı şirkete ait akaryakıt istasyonuna gittiğini ve pompada görevli personelden 100.00.TL" lık kurşunsuz 95 oktan benzin istediğini, aracına yakıt konduktan sonra istasyondan ayrılıp 100 metre gittikten sonra aracının durduğunu ve aracını uğraşmasına rağmen tekrar çalıştıramadığını, çekici çağırarak aracını tamir için servise götürdüğünü, yaptığı araştırmada, davalı şirket görevlisinin araca kurşunsuz benzin koyması gerekirken motorin koymasından dolayı aracının arızalandığının tespit edildiğini, aracın onarılması için 8.817.50.TL masraf yapıldığını, davalı şirketi sigorta eden dava dışı.... Sigorta tarafından 4.133.00.TL ödeme yaptığını, bakiye 4.684.50.TL" nın zararın oluştuğu tarihten itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Her ne kadar mahkemece, makine mühendisi bilirkişi İbrahim Karavelioğlu tarafından tanzim olunan 02.11.2012 tarihli bilirkişi raporu dikkate alınarak davacı zararının 200.00. – 300.00.TL gibi bir masrafla giderilebilecekken araç stop ettikten sonra davacı tarafından sürekli marşa basılmak suretiyle aracın çalıştırılmak istendiği fakat uygun yakıt
olmadığı için marş motorunun çevrilemeyecek şekilde kitlendiği akabinde de iterek aracı çalıştırmak istenmesi nedeniyle büyük hasara uğradığı ve bunun oluşmasında davacının kusuru olduğu gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş ise de; Dosya kapsamına göre, tüketici olan davacı, davalı şirkete ait akaryakıt istasyonunda hatalı yakıt konulduğunu bilmeden istasyondan ayrılmış ve bir süre aracını hareket ettirdikten sonra aracı stop etmiştir. Davacı, aracını tekrar çalıştırmak için marşa basmış, bu şekilde aracını çalıştıramaması üzerine aracını itekleyerek çalıştırmak istemiştir. Davacının bu şekildeki davranışı, hayatın olağan akışına uygundur. Davacıya bu yöndeki davranışı nedeniyle kusur izafe edilemez. Mahkemece, araca hatalı yakıt konmasına bağlı olarak araçta meydana gelen zararlar yönünden davalı şirketin sorumluluğuna karar verilmesi gerekirken yanlış gerekçe ile davanın tamamen reddine karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan 24.30 TL harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/III-2 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 30.10.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.