Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2022/6256 Esas 2022/7231 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/6256
Karar No: 2022/7231
Karar Tarihi: 03.10.2022

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2022/6256 Esas 2022/7231 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davacı, davalıya imzalanan sözleşme uyarınca hibe faydalanıcısı olarak 26.426,97 Euro ödendiğini ancak kapanış evraklarının sunulmaması nedeniyle ödemenin feshedildiğini ve faiziyle birlikte tahsili yoluna gidildiğini iddia ederek davalıdan tahsilini talep etmiştir. İlk derece mahkemesi davanın kabulüne karar verirken bölge adliye mahkemesi bu kararı esastan reddetmiştir. Temyiz sonucunda, Yargıtay kararıyla ilk derece mahkemesi kararı bozulmuş ve bölge adliye mahkemesi kararı kaldırılmıştır. Sözleşmenin feshi hususunun yanı sıra, sözleşme ve eklerinin bir bütün olarak değerlendirilmesi gerektiği ve belgelendirilmiş harcamalar bulunup bulunmadığının değerlendirilmesi gerektiği belirtilmiştir. 6100 sayılı HMK'nın 373/1 maddesi uyarınca Yargıtay'ın bu kararı sonucunda temyiz olunan bölge adliye mahkemesi kararı kaldırılmış, ilk derece mahkemesi kararı davalı yararına bozulmuştur.
Kanun maddeleri:
- HMK'nın 373/1 maddesi: \"Yargıtay, temyiz edilen ilamın üzerindeki karar veya hüküm için verilen kesin hüküm istikametinde düzeltme yapabilir. Düzeltmede esas olan, genelde hüküm kesin olarak kabul edilmişse değiştirilemez.\"
- HMK'nın 371. maddesi: \"Davayı veya bir istemi kabul etmeyen hükümler kesindir.\"
3. Hukuk Dairesi         2022/6256 E.  ,  2022/7231 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ: ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 4. HUKUK DAİRESİ
    İLK DERECE MAHKEMESİ: ANKARA 7. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasında ilk derece mahkemesinde görülen alacak davasının kabulüne dair verilen karar hakkında bölge adliye mahkemesi tarafından yapılan istinaf incelemesi sonucunda; davalı tarafın istinaf başvurusunun esastan reddine yönelik olarak verilen kararın, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı idare; 05/11/2010 tarihinde imzalanan sözleşme uyarınca hibe faydalanıcısı davalıya 25/10/2011 tarihinde 26.426,97 Euro ödendiğini, ancak kapanış evraklarının sunulmaması nedeniyle 10/02/2014 tarihli yazı ile davalıya sözleşme genel koşullarının 12. maddesi doğrultusunda ilgili evrakları teslim etmesi gerektiğinin, teslim etmediği takdirde ikinci bir ihtara gerek kalmaksızın sözleşmenin feshedileceği ve ödenen avansın yasal faiziyle birlikte tahsili yoluna gidileceğinin ihtarın bildirildiğini, evrakın sunulmaması üzerine 17/04/2014 tarihli yazı ile sözleşme genel koşullarının 8. maddesinde belirtilen usul ve gerekçeyle avans ödemesinin tamamının 45 gün içinde iade edilmesinin 18/04/2014 tarihinde tebliğ edilen yazı ile davalıya bildirildiğini, fakat ödeme yapılmadığını iddia ederek; 26.426,97 Euro'nun temerrüt tarihinden itibaren sözleşmenin 18.2. maddesi uyarınca işleyecek faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.
    Davalı, davaya cevap vermemiştir.
    İlk derece mahkemesince; taraflar arasında imzalanan hibe sözleşmesinin ekinde yer alan Genel ve İdari Hükümlerin 12. maddesinin " Sözleşmenin Feshi" başlığı altında yer alan hükümler çerçevesinde 12.2. maddesinin (a) bendinde faydalanıcı için; "Gerekçe olmaksızın üzerine düşen yükümlülüklerden herhangi birini yerine getirmemesi ve bu yükümlülüklere uyması talebi bir mektupla kendisine tebliğinden sonra 30 gün içinde de bunu yapmaması ve bunun için tatmin edici bir gerekçe göstermemesi halinde" düzenlemesinin bulunduğu, davalının kendisine yapılan bildirimlere rağmen üzerine düşen yükümlülükleri yerine getirmediği ve yine bildirimlere rağmen ödeme yapmamış olması nedeniyle ödeme için verilen 45 günlük sürenin sonunda temerrüde düştüğü gerekçesiyle, davanın kabulüne karar verilmiş; karara karşı, davalı tarafça istinaf yoluna başvurulmuştur.
    Bölge adliye mahkemesince; hükme esas alınan bilirkişi raporunun yeterli, denetime ve somut olayın özelliklerine uygun olduğu, davalı tarafça sözleşme kapsamında belirtilen kapanış evraklarının davacı idareye sunulmadığının da sabit olduğu gerekçesiyle, davalının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş; karar, davalı tarafça temyiz edilmiştir.
    1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı bilgi ve belgelere, özellikle temyiz olunan bölge adliye mahkemesi kararında yazılı gerekçelere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
    2- İmzalanan hibe sözleşmesinin “Genel ve İdari Hükümler” bölümünün 2. maddesi, “Bilgi ve Malik ve Teknik Rapor Sağlama Yükümlülüğü” hususunu düzenlemektedir. Sözleşmenin 2.1. maddesine göre; faydalanıcı, projenin uygulanması hakkında gereken her türlü bilgiyi sözleşme makamına sağlamakla ve bu amaçla ara raporlar ile bir nihai rapor hazırlamakla yükümlüdür. Devamında rapor sunumlarının ve bilgi talebinin ne şekilde olacağı düzenlenmiştir. Bu doğrultuda sözleşmenin 2.5. maddesi; “Eğer faydalanıcı, nihai raporun sözleşme makamına sunulması için Madde 2.3.’te belirtilen son tarihte veya daha önce nihai raporu sunmaz ise, ve bu yükümlülüğü neden yerine getirmediğini belirten kabul edilebilir ve yeterli yazılı açıklama sunmaz ise o zaman sözleşme makamı Madde12.2. a) uyarınca sözleşmeyi feshedebilir ve halihazırda ödenmiş ancak belgelenmemiş miktarları geri alabilir.” hükmünü içermektedir.
    Hal böyle olunca, ilk derece mahkemesince; taraflar arasındaki sözleşme ve eklerinin bir bütün olarak değerlendirilmesi, özellikle yukarıdaki madde hükmü de gözetilerek, alanında uzman bilirkişiden sözleşme maddelerini dikkate alır şekilde, belgelendirilmiş harcamalar bulunup bulunmadığını değerlendiren, taraf ve Yargıtay denetimine açık, hüküm kurmaya elverişli rapor alınması ve ortaya çıkan sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yalnızca sözleşmenin feshi hususunu değerlendirmek suretiyle davanın kabulüne karar verilmiş olması; usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
    İlk derece mahkemesi kararının, yukarıda açıklanan nedenle bozulmasına karar verilmiş olduğundan, HMK'nın 373/1 maddesi uyarınca, işbu karara karşı yapılan istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin bölge adliye mahkemesi kararının da kaldırılmasına karar verilmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının REDDİNE, ikinci bentte açıklanan nedenlerle 6100 sayılı HMK'nın 373/1 maddesi uyarınca temyiz olunan bölge adliye mahkemesi kararının KALDIRILMASINA, aynı Kanun'un 371. maddesi uyarınca ilk derece mahkemesi kararının davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin de bölge adliye mahkemesine gönderilmesine, 03/10/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

    Hemen Ara