Esas No: 2020/632
Karar No: 2022/5538
Karar Tarihi: 12.09.2022
Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2020/632 Esas 2022/5538 Karar Sayılı İlamı
12. Ceza Dairesi 2020/632 E. , 2022/5538 K.Özet:
Sanık, suç tarihi itibariyle 15 yaşında olan bir kişiye ait üç adet yarı çıplak resimleri internette yayınlaması iddiasıyla yargılandı. Ancak mahkeme, sanığın suçu işlediğine dair kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı gerekçesiyle beraat etmesine karar verdi. İddianamede atılan suçlar özel hayatın gizliliğini ihlal ve müstehcenlik suçu iken mahkeme verileri hukuka aykırı olarak ele geçirme suçundan beraat ettiğini belirtti. Kararda TCK (Türk Ceza Kanunu) maddeleri şöyle açıklandı: suçun işlenmesinde kullanılan teknik araçları verme veya ele geçirme suçu için TCK 136/1, özel hayatın gizliliğini ihlal için TCK 134/2 ve müstehcenlik suçu için TCK 226/5 maddeleri. Karar oybirliğiyle onandı.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Verileri hukuka aykırı olarak verme veya ele geçirme suçundan sanığın beraatine ilişkin hüküm, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Dosya kapsamına göre; sanığın, suç tarihi itibariyle 15 yaşında bulunan katılana ait olan ve üzerinde sütyen ve külot olan bir adet, sütyen ve eşofman olan bir adet ve sütyen ve eşofman olan ve göğsünün bir tanesi gözüken bir adet olmak üzere toplam üç adet yarı çıplak resimleri internette yayınlaması iddiasına konu olayda, sanığın atılı suçları işlediğine dair her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığından, suça konu resimlerin TCK’nın 134/2 madde ve fıkrasında düzenlenen özel hayatın gizliliğini ihlal ve TCK’nın 226/5 madde ve fıkrasında düzenlenen müstehcenlik suçu kapsamında değerlendirilme yapılarak bu suçlardan beraate karar verilmesi gerekirken hatalı değerlendirme ile TCK’nın 136/1 madde ve fıkrasında düzenlenen verileri hukuka aykırı olarak verme veya ele geçirme suçundan beraate karar verilmesi sonucu itibariyle doğru olduğundan bozma nedeni yapılmamış olup, ... Çocuk Mahkemesinin 2014/848 Esas sayılı dosyasının 17.02.2016 tarih ve 2016/157 Karar sayılı ilamı ile hükme bağlandığı ve 15.03.2016 tarihinde kesinleştiğinin UYAP kayıtlarından anlaşılması nedeniyle tebliğnamedeki her iki dava dosyasının birleştirilmesini öneren bozma görüşüne iştirak edilmemiştir.
Yapılan yargılama sonunda, yüklenen suçun sanık tarafından işlendiğinin sabit olmadığı gerekçeleri gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılan vekilinin usul ve yasaya aykırı karar verildiğine, sanığın cezalandırılmasına yeterli delil bulunduğuna ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, beraate ilişkin hükmün isteme aykırı olarak ONANMASINA, 12.09.2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.