Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2019/7771 Esas 2022/5893 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/7771
Karar No: 2022/5893
Karar Tarihi: 21.09.2022

Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2019/7771 Esas 2022/5893 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Sanık, tarihi eser niteliği taşıyan sikkeler bulundurduğu gerekçesiyle 2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan yargılandı. Mahkeme, sanığın suçu işlemediğine hükmetti ve beraat kararı verdi. Ancak katılan vekili, beraat kararının bozulması için temyiz başvurusunda bulundu. İnceleme sonucunda, sanığın suçu işlemediğine dair kesin delil bulunmadığı ve savunmasının aksine şüpheden uzak olmadığı tespit edildi. Bu nedenle, sanık hakkında verilen beraat kararı onandı. Ancak, sanığın 2863 sayılı Kanunun 4. maddesinde belirtilen üç günlük bildirim süresi içerisinde eseri ele geçirmemesi nedeniyle bir suça konu olmadığı da tespit edildi. Bu nedenle, sanığın mahkumiyetine ilişkin hükmü bozuldu.
Kanun maddeleri:
- 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu
- 67/1. madde: Bildirim Yükümlülüğüne Aykırılık
- 5320 sayılı Kanun
- 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi: Hükmün İsteme Aykırı Olarak Bozulması
12. Ceza Dairesi         2019/7771 E.  ,  2022/5893 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
    Suç : 2863 sayılı Kanuna aykırılık


    2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanık ...’ın mahkumiyetine ilişkin hüküm sanık tarafından, sanık ...’ın beraatine ilişkin hüküm katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Katılan vekilinin temyiz dilekçesinin içeriğinden; mahkemece sanık ... hakkında kurulan beraat hükmünün bozulmasına yönelik temyiz talebinde bulunduğu açıkça anlaşıldığından, temyiz dilekçesinin içeriğine göre, sanık ... hakkında tesis edilen beraat hükmüne hasren yapılan incelemede;
    Olay günü 06 BH 5453 plakalı araç içerisinde tarihi eser niteliği taşıyan sikkeler bulunduğu yönündeki ihbar üzerine kolluk ekiplerince aracın durdurulduğu, aracın sanık ...’nin kullanımında olduğu, sanığın aracın bagajında bulunan, içerisinde mahkemece alınan bağımsız bilirkişi heyeti raporu ile 2863 sayılı Kanun kapsamında olduğu tespit edilen 256 adet sikke bulunan poşeti kolluk ekiplerine teslim ettiği, sanık ...’nin aşamalardaki beyanında; olay günü amcası Sami’nin ... yerine gittiğini, Sami’nin kendisine poşeti vererek eve götürmesini istediğini, eve götürdüğü sırada kolluk ekiplerince durdurulduğunu, eserlerle alakası olmadığını belirttiği, Sami’nin aşamalardaki beyanında, suça konu sikkeleri babasına ait virane olan evi kontrol ederken 05/11/2014 tarihinde bulduğunu, mahiyetini anlamak için internetten araştırma yaptığını ve müzeye teslim edilmesi gerektiğini öğrendiğini, olay günü de yeğeni Mete’ye eve götürmesi için verdiğini, ancak Mete’nin sikkelerden haberinin olmadığını belirttiği anlaşılmakla,
    1- Katılan vekilinin, sanık ...’ın beraatine ilişkin hükme yönelik temyiz talebinin incelenmesinde;
    Sanık ...’nin üzerine atılı suçlamayı kabul etmediği, olay günü amcası Sami’nin kendisine poşeti vererek eve götürmesini istediğini, eve giderken kolluk ekiplerince durdurulduğunu, poşetin içerisinde ne olduğunu bilmediğini ileri sürdüğü, sanık ...’nin de Mete’nin beyanını doğruladığı, bu hali ile sanık ...’nin üzerine atılı suçu işlediğine dair, savunmasının aksine, şüpheden uzak, kesin delil mevcut olmadığı anlaşılmakla;
    Yapılan yargılama sonunda, yüklenen suçun sanık tarafından işlendiğinin sabit olmadığı, gerekçeleri gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılan vekilinin, kararın usul ve yasaya aykırı olduğuna ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, beraata ilişkin hükmün isteme uygun olarak ONANMASINA,
    2- Sanık ...’ın temyiz talebinin incelenmesinde ise;
    Sanığın 07/11/2014 tarihinde kolluk ekiplerince ele geçirilen eserleri 05/11/2014 tarihinde bulduğuna dair savunmasının aksine delil mevcut olmadığından, 2863 sayılı Kanunun 4. maddesinde belirtilen üç günlük bildirim süresi içerisinde eserin ele geçirilmesi nedeniyle 67/1. maddede düzenlenen “bildirim yükümlülüğüne aykırılık” suçunun kanuni unsurlarının oluşmadığı anlaşılmakla; sanığın beraatine karar verilmesi gerektiği gözetilmeksizin, delillerin takdirinde yanılgıya düşülerek, mahkumiyetine ilişkin yazılı şekilde hüküm kurulması,
    Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince hükmün isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 21/09/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.






    Hemen Ara