Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2012/1130 Esas 2012/4786 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/1130
Karar No: 2012/4786
Karar Tarihi: 04.06.2012

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2012/1130 Esas 2012/4786 Karar Sayılı İlamı

16. Hukuk Dairesi         2012/1130 E.  ,  2012/4786 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :AĞIR CEZA MAHKEMESİ


    Ödeme şartını ihlâl suçundan sanık ... hakkında, 2004 sayılı İcra ve İflâs Kanununun 340. maddesi uyarınca verilen 10 güne kadar tazyik hapsi ile cezalandırılmasına ilişkin, ... 2. İcra Ceza Mahkemesinin 29/09/2010 tarihli ve 2010/631 esas, 2010/734 sayılı kararına karşı yapılan itirazın kabulü ile sanığın 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununun 340. maddesi gereğince 3 aya kadar tazyik hapsi ile cezalandırılmasına dair ... Ağır Ceza Mahkemesinin 22/11/2010 tarihli ve 2010/1056 değişik iş sayılı kararını kapsayan dosya aleyhine, Adalet Bakanlığından verilen 10/11/2011 gün ve 2011/14071/57166 sayılı kanun yararına bozma talebini içeren Yargıtay C.Başsavcılığının 20/01/2012 gün ve K.Y.B. 2011/379490 sayılı tebliğnamesi ile dava dosyası Daireye gönderilmekle dosya incelendi.
    Tebliğnamede; dosya kapsamına göre, borçluya isnat edilen taahhüdü ihlal eyleminin yaptırım altına alındığı 2004 sayılı İcra ve İflâs Kanununun 340. maddesindeki "111"inci madde mucibince veya alacaklının muvafakati ile icra dairesinde kararlaştırılan borcu ödeme şartını, makbul bir sebep olmaksızın ihlal eden borçlunun, alacaklının şikayeti üzerine, üç aya kadar tazyik hapsine karar verilir. Hapsin tatbikine başlandıktan sonra borçlu borcun tamamını veya o tarihe kadar icra veznesine yatırmak zorunda olduğu meblağı öderse tahliye edilir; Ödemelerini tekrar keserse, hakkında tazyik hapsine yeniden karar verilir. Ancak, bir borçtan dolayı tazyik hapsinin süresi üç ayı geçemez." şeklindeki düzenleme karşısında sanığın mahkemece üç aya kadar tazyik hapsi ile cezalandırılmasına karar verilmesi gerektiği,
    ancak benzer bir olay sebebiyle, Yargıtay 16. Hukuk Dairesinin 02/06/2009 tarihli ve 2009/3904 esas, 2009/3859 karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere" mahkemece 29/09/2010 tarihli ve 2010/631 esas, 2010/734 karar sayılı ilamı ile verilen 10 günlük sürenin borçlu yönünden kazanılmış hak olarak kabul edilmesi gerektiğinden, yeniden kurulacak hükümde cezanın 10 günlük süreyi geçemeyeceğinden yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olduğundan, anılan hükmün 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca bozulması gereğine işaret edilmiştir. GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Dosya kapsamına göre; ... 2.İcra Müdürlüğünün 2008/1806 takip sayılı dosyasında, 15.03.2010 tarihli taahhüdünün 25/05/2010 tarihli taksitini ödemediğinden bahisle yapılan şikayet üzerine, ... 2.İcra Mahkemesinin 29/09/2010 tarihli ve 2010/631 esas, 2010/734 sayılı kararı ile sanık ..."nun 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununun 340. maddesi gereğince on güne kadar tazyik hapsine karar verildiği, karara karşı ... C.Başsavcılığı, şikayetçi vekili ve sanık müdafiinin itirazI üzerine ... Ağır Ceza Mahkemesinin 22/11/2010 tarihli ve 2010/1056 değişik iş sayılı kararı ile sanığın itirazının reddine, şikayetçi vekilinin itirazının kabulüne, ... 2. İcra Ceza Mahkemesinin 29/09/2010 tarihli ve 2010/631 esas, 2010/734 sayılı kararının kaldırılmasına, sanığın 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununun 340. maddesi gereğince 3 aya kadar tazyik hapsi ile cezalandırılmasına karar verildiği anlaşılmaktadır.
    Mahkemece borçlunun taahhüdü ihlal suçundan dolayı 2004 sayılı İcra ve İflâs Kanununun 340. maddesi uyarınca üç aya kadar tazyik hapsi ile cezalandırılmasına karar verilmesi gerekirken 10 güne kadar tazyik hapsi ile cezalandırılmasına karar verilmesi yasaya aykırıdır. Nitekim, müşteki vekilinin itirazını kabul eden itiraz merciince borçlunun üç aya kadar tazyik hapsi ile cezalandırılmasına karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Müşteki vekilinin süresi içinde itirazı nedeniyle itirazı inceleyen ... Ağır Ceza Mahkemesince yeniden hüküm kurulmuş olması karşısında, 10 günlük sürenin sanık yönünden kazanılmış hak olarak kabulünün mümkün bulunmaması nedeniyle kanun yararına bozma isteminin reddine karar vermek gerekmiştir.
    Açıklanan nedenlerle Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen tebliğnamedeki kanun yararına bozma isteminin REDDİNE, dosyanın mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay C.Başsavcılığına tevdiine, 04.06.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.











    Hemen Ara