Esas No: 2012/22
Karar No: 2012/4767
Karar Tarihi: 31.05.2012
Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2012/22 Esas 2012/4767 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : KADASTRO
Taraflar arasında kadastro tespitinden doğan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sırasında 7 parsel sayılı 104.250 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz tapu kaydı, vergi kaydı, irsen intikal ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalılar ... ve 18 arkadaşı adına tespit edilmiştir. Davacı Hazine tapu kaydının miktar fazlası olan 12.300 metrekare yerin Hazineye ait olduğunu ileri sürerek, davacılar C. ... ve M. ... tapu kaydına dayanarak tespite itiraz etmişlerdir. ... ve 3 arkadaşı davalı ... Arı hissesini 07.11.1985 tarihli gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile satın aldıklarını ... da hisse satın aldığını belirterek davaya katılmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine ve çekişmeli parselin davalılar adlarına tesciline, müdahillerin tespitten sonraki hakka dayanan davaları yönünden mahkemenin görevsizliğine karar verilmiş; hüküm, davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı Hazinenin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
Mahkemece taşınmazın davalı tarafın dayandığı sabit sınırlı tapu kaydının kapsamında kaldığı gerekçesi ile yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de; varılan sonuç dosya kapsamına uygun bulunmamaktadır. Dosya kapsamından davalı ... Uslu ve arkadaşlarının dayanaklarını oluşturan Ağustos 1296 tarih 50 nolu 25.11.1953 tarihinde yenilenen tapu kaydı ile 1937 tarihli 22 tahrir nolu vergi kayıtlarında taşınmazın miktarı 100.000 metrekare olup sözü edilen kayıtlarda doğu sınırının "göl"ü okuduğu bu sınırın 8 ve 28 nolu parseli kapsadığı, göl olarak okunan yerin bataklık olup suyun zamanla kuruduğu, arazi haline geldiği ve Hazine tarafından topraksız çiftçilere dağıtıldığı anlaşılmaktadır. Tapu kaydında gösterilen "göl" sınırı değişebilir nitelikte sınırdır. 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 20/B maddesi gereğince değişebilir sınırlı kayıtların kapsamının, miktarına değer verilerek saptanması zorunlu olduğundan davalılarca dayanılan kayıt ve belge kapsamında kalmayan 4.250 metrekare miktar fazlası yönünden davacı Hazinenin dayandığı Haziran 1312 tarih 1, 2, 3, Eylül 1329 tarih 24, Eylül 1951 tarih 83 nolu tapu kaydının uygulanabilir harita ve krokileri getirtilerek keşif yapılmak, teknikbilirkişi aracılığıyla 3402 sayılı Yasa"nın 20/A maddesi uyarınca kayıtların harita ve krokileri mahalline uygulanmak suretiyle Hazine tapularının kapsamı ile, sabit sınırlardan başlanılmak suretiyle yerel bilirkişi ve tanıklar yardımı ile uygulanacak davalı tapu kaydının miktarı ile kapsadığı yer belirlenmelidir. Davalıların tapu kaydındaki miktar fazlalığının Hazine tapusu kapsamında kaldığının belirlenmesi halinde, tapuda kayıtlı yerin zilyetlik yolu ile kazanılmasının mümkün olmadığı gözetilerek miktar fazlası bölümün Hazine adına aksi halde kadastro tespit gününe dek 3402 sayılı Yasa"nın 14. maddesinde öngörülen koşulların gerçekleştiği gözetilerek davalı taraf adına tesciline karar verilmelidir. Mahkemece bu şekilde inceleme ve uygulama yapılmadan tapuların, dava konusu parselin bulunduğu yeri kapsamadığı yönünde görüş bildiren yetersiz bilirkişi raporu esas alınmak suretiyle yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup; davalı Hazinenin bu yöne ilişkin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, 31.05.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.