(Kapatılan) 6. Hukuk Dairesi 2009/11631 E. , 2010/2847 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı paydaşlığın giderilmesi davasına dair karar bir kısım davalılar tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Uyuşmazlık, ... ada ..., ... ada ... parsel No’lu taşınmazların ve ... ada ... parsel No’lu taşınmazda bulunan ... bağımsız bölüm No’lu dükkanın ortaklığının giderilmesine ilişkindir.Mahkemece davanın kısmen kabulü ile ... ada ... No’lu parsel ile ... ada ... No’lu parselde bulunan ... bağımsız bölüm No’lu dükkanın satışı suretiyle ortaklığın giderilmesine, ... ada ... No’lu parsel hakkındaki davanın reddine karar verilmesi üzerine hüküm davalılar ... ve ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Borçlu ortağın alacaklısı İcra Hakimliği’nden İcra İflas Kanunu’nun 121. maddesine göre alacağı yetki belgesine dayanarak borçlunun ortağı olduğu taşınmaz için ortaklığın giderilmesi davası açabilir. Bunun için icra hakiminden yetki belgesi alınması zorunludur. İcra hakiminden yetki belgesi almadan doğrudan doğruya veya yetkisi olmayan İcra Müdürünün verdiği yetki belgesine dayanılarak dava açılması halinde dava hemen ret edilmeyip icra hakiminden yetki belgesi almak üzere önel verilmelidir.
Bu şekilde açılacak davada borçlu ortak dahil tüm ortakların davaya dahil edilmeleri zorunludur.
Borçlu ortağın alacaklısı tarafından açılan davada birden fazla taşınmaz dava konusu edilmiş ise icra takibine konu borç miktarına göre dava tarihi itibariyle taşınmazlardan borçlu ortağın payına düşecek değerin tespit edilerek borca yetecek miktarda taşınmazın ortaklığının giderilmesine karar verilmesi, fazlaya ilişkin istemin reddedilmesi gerekir.
Olayımıza gelince ; davacı alacaklının borçlu davalı ...’den olan alacağının tahsili için ... 1. İcra Müdürlüğü’nün 2007 / 1414, 2007 / 1416 ve 2007 / 1417 sayılı dosyalarında yapılan icra takiplerinin kesinleşmesi üzerine dava konusu edilen taşınmazlar haczedilerek haklarında ortaklığın giderilmesi davası açılması yönünden ... İcra Hukuk Mahkemesi’nden yetki alınmıştır. Açılan davada borçlu davalı ... adına çıkarılan dava dilekçesi ekli duruşma gününü bildirir davetiye belirtilen adresinde ismen tanınmadığından söz edilerek 5.6.2008 tarihinde bilatebliğ edilmiş ve bir kez daha kendisine davetiye çıkarılmamıştır. Her ne kadar davaya borçlu davalı ...’e kayyım olarak atanan ... katılarak beyanda bulunmuş ise de Dairemizce de
benimsenen Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 3.11.2004 gün ve 2004 / 6-509 esas 2004 / 569 karar sayılı kararında da belirtildiği üzere elbirliği mülkiyetine tabi malda payı bulunan borçludan alacaklı kişi, icra mahkemesinden alacağı yetkiye dayanarak borçlunun da içinde bulunacağı tüm elbirliği ortaklarına karşı dava açıp bu davayı sonuçlandırması gerekir. Bu itibarla borçlu davalı ...’e dava dilekçesi tebliğ edilemediğinden davada taraf teşkilinin sağlandığından söz edilemez. Davada borçlunun kayyımının yer almış olması taraf teşkili açısından hüküm ifade etmeyeceğinden mahkemece borçlu davalı ...’e yöntemine uygun dava dilekçesi ekli duruşma gününü bildirir davetiye tebliğ olunması, taraf teşkilinin sağlanması ve ondan sonra işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmediğinden kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile HUMK.nun 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA ve bozma sebebine göre temyiz eden davalılar ... ve ...’in sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine 16.3.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.