16. Hukuk Dairesi 2012/1967 E. , 2012/4405 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : KADASTRO
Taraflar arasında kadastro tespitinden doğan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sırasında 166 ada 1 parsel sayılı 336.81 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalı ... adına tesbit edilmiştir. Davacı ..., yasal süresi içinde kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak, 166 ada 3 parsel sayılı taşınmazın adına tescili istemi ile dava açmış, yargılama sırasında davalı parselin 166 ada 1 sayılı parsel olduğunu belirtmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davacının davasının reddine ve çekişmeli 166 ada 1 parsel sayılı taşınmazın tespiti ve tutanağı kesinleştiğinden bu hususta karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, dava konusu 166 ada 1 parsel sayılı taşınmazın tutanağının kesinleştiği kabul edilmek suretiyle hüküm kurulmuş ise de, varılan sonuç dosya kapsamına uygun bulunmamaktadır. Davacı ...; dilekçesinde 166 ada 1 parsel sayılı taşınmazın tespit maliki ..."i davalı göstererek dava açmıştır. Dava dilekçesinde dava konusu parsel olarak adına tespit gören 166 ada 3 parseli göstermiş olması maddi hatadan kaynaklanmaktadır. Kaldı ki; 5.8.2009 tarihli dilekçesi ile dava dilekçesindeki maddi hatasını düzeltmiş, dava açmak istediği taşınmazın davalı ... adına tespit gören 166 ada 1 parsel sayılı taşınmaz olduğunu beyan etmiştir. Bu durumda, davanın askı ilan süresi içinde doğru hasıma karşı açılmış olması nedeniyle, mahkemece 166 ada 1 parsel sayılı taşınmazın kadastro tutanağının kesinleştiğinden bahisle yazılı olduğu şekilde karar verilmesinde isabet bulunmamaktadır. Hal böyle olunca, tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda yöntemince inceleme ve araştırma yapılarak sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece bu yön göz ardı edilerek yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 22.05.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.