MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Mahkumiyet

Yapılan temyiz itirazlarının incelenmesinde ;
1-Sanığın ticari borca mahsuben katılana vermiş olduğu suça konu çekin şirket yetkilisi ... tarafından imzalanması gerekirken şirketle resmiyette ilgisi bulunmayan sanık tarafından imzalanıp keşide edilmesinden ibaret olayda, sanığın kendisinin şirkette sadece çalışan olduğunu, şirket yetkilisinin talimatları doğrultusunda suça konu çekleri imzaladığını savunması karşısında, Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 30.03.1992 gün ve 80-98 sayılı ve 19.04.2005 gün ve 221-38 sayılı kararlarında ayrıntılı biçimde açıklandığı üzere, belgede sahtecilik suçlarında rızanın hukuka uygunluk nedeni sayılmaz ise de failde belgede sahtecilik kastına etki yapabileceği cihetle; gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek biçimde belirlenmesi bakımından; şirket yetkilisi ..."nun beyanın alınıp, sanığın suç tarihi öncesinde kendisi adına çek keşide etmesine rıza ve onayının bulunup bulunmadığının ve daha öncesinde de benzer şekilde çek düzenlenip/cirolanıp bedellerinin ödenip ödenmediğinin tanık ... beyanında geçen sanığın adına çek düzenlediği şirketin eski sahibi olduğu, şirketi kağıt üzerinde ..."ya devrettiği yönündeki ifadelerde geçen hususlarında araştırılması ve toplanan delillerin birlikte değerlendirilerek sonucuna göre sanığın sahtecilik kastı tartışılarak hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde mahkumiyet hükmü kurulması,
Yasaya aykırı ,
2-T.C. Anayasa Mahkemesi"nin, TCK’nın 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazetede yayımlanmış olmasından kaynaklanan zorunluluk,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 22.12.2015 gününde oybirliği ile karar verildi.