Esas No: 2022/7555
Karar No: 2022/8949
Karar Tarihi: 28.11.2022
Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2022/7555 Esas 2022/8949 Karar Sayılı İlamı
3. Hukuk Dairesi 2022/7555 E. , 2022/8949 K.Özet:
Davacı, evlilik hazırlığı için davalıdan çamaşır makinesi, buzdolabı, tv, fırın ve masaüstü bilgisayarı 15 adet senet karşılığında satın almak üzere anlaştıklarını ancak borcunu ödeyemediği için ürünleri alamadığını ve senetleri iptal ettirdiğini iddia ederek menfi tespit davası açmıştır. Mahkeme, davacının iddialarını ispatlayacak delil olmadığı gerekçesiyle davayı reddetmiştir. Ancak davalı olarak gösterilen kişinin davada taraf ehliyeti bulunmadığı ve davanın dava şartı yokluğundan reddedilmesi gerektiği anlaşıldığından, Verilen karar bozulmuştur.
HMK'nın 50. maddesinde, medeni haklardan yararlanma ehliyetine sahip olanın, dava ehliyetine de sahip olduğu, anılan Kanunun 114. maddesinin (d) bendinde, tarafların, taraf ve dava ehliyetine sahip olmalarının dava şartı olduğu, 115/1. maddesinde, mahkemenin, dava şartlarının mevcut olup olmadığını davanın her aşamasında kendiliğinden araştıracağı, tarafların da dava şartı noksanlığını her zaman ileri sürebilecekleri, 115/2. maddesinde ise mahkemenin, dava şartı noksanlığını tespit etmesi durumunda davanın usulden reddine karar verileceği düzenlenmiştir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :TÜKETİCİ MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı, evlilik hazırlığı için davalı taraftan çamaşır makinası, buzdolabı, 72 ekran tv, fırın ve masaüstü bilgisayarı 15 adet senet karşılığında satın almak üzere anlaştıklarını, ürünleri evlilik tarihi daha ileri bir tarih olduğu ve henüz ev kiralamadıkları için senet karşılığında davalı tarafta bıraktığını, 4-5 senedi ancak ödeyebildiğini ve daha fazla ödeme yapması halinde çok sıkıntıya düşeceğini anladığı için davalı taraf ile görüştüğünü ve ödemeyi vadettiği borcunu maddi gücünün olmadığı için ödeyemeyeceğini, ürünleri davalıdan alamayacağını, yaklaşık olarak ödediği 1.500,00-TL karşılığında davalıda bıraktığı ürünlerden sadece 1.100,00-TL karşılığında bilgisayarı alabileceğini söylediğini, geri kalan kısmı ise davalıda bıraktığını ve almadığını, teslim almadığı ürünler için senetleri iptal etmesini istediğini, davalı tarafın senetleri iptal ettiklerini beyan ettiğini, ancak aradan 7 yıl geçtikten sonra aleyhine İstanbul 24.İcra Müdürlüğünün 2012/20369 numaralı dosyası ile takip başlatıldığını, sadece 1.100,00-TL’lik bilgisayar satın aldığını, ödeme yaptığına dair belgeleri davalı tarafın senetleri iptal ettiklerini beyan etmesinin üzerine yırttığını, ürünlerin kesinlikle teslim edilmediğini beyan ederek; davanın kabulü ile, söz konusu senedin borçlusu olmadığının ve davalıya karşı hiçbir borcunun olmadığının tespitine, davalı tarafın ürünleri teslim ettiğini gösteren belgelerin ibrazının istenmesine, davalının kötü niyetli olmasından dolayı %20 tazminata mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Dava dilekçesi, davalı olarak bildirilen ...'nin davacı tarafından bildirilen adresine tebliğ edilmiş ancak davalı dosyaya cevap dilekçesi sunmamış ve yargılamaya da katılmamıştır.
Mahkemece; dosyada davacının dava dilekçesindeki talebini ispatlayacak bir delilin bulunmadığı ve herhangi bir evrakın dosyaya sunulmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, karar davacı tarafça temyiz edilmiştir.
1-Taraf ehliyeti, davada taraf olabilme yeteneği olup, medeni (maddi) hukuktaki medeni haklardan yararlanma (hak) ehliyetinin, medeni usul hukukunda büründüğü şekildir. Buna göre, medeni haklardan yararlanma (hak) ehliyeti bulunan her gerçek ve tüzel kişi, davada taraf olabilme ehliyetine de sahiptir. Nitekim, HMK’nın 50. maddesinde, medeni haklardan yararlanma ehliyetine sahip olanın, dava ehliyetine de sahip olduğu, anılan Kanunun 114. maddesinin (d) bendinde, tarafların, taraf ve dava ehliyetine sahip olmalarının dava şartı olduğu, 115/1. maddesinde, mahkemenin, dava şartlarının mevcut olup olmadığını davanın her aşamasında kendiliğinden araştıracağı, tarafların da dava şartı noksanlığını her zaman ileri sürebilecekleri, 115/2. maddesinde ise mahkemenin, dava şartı noksanlığını tespit etmesi durumunda davanın usulden reddine karar verileceği düzenlenmiştir.
Dava, davacı hakkında başlatılan icra takibi nedeniyle borçlu olmadığı iddiasına dayalı menfi tespit istemine ilişkindir. Davaya konu İstanbul 24.İcra Dairesinin 2012/20369 Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; (Şişli 1.İcra Müdürlüğünün 2007/1154 Esas Sayılı Takip Dosyası) alacaklı ...-... Turizm Oto. İnş. Teks. Gıda ve Mobilya ve Day.Tük.Mal. San. İç ve Dış Tic. Ltd.Şti. vekilleri tarafından borçlu-davacı ... aleyhine toplam 8.335,84 TL üzerinden, ‘’20.01.06 tarih 4.430,00 TL bir adet senet’’ dayanak yapılarak, kambiyo senetlerine özgü takip başlatıldığı, ödeme emrinin borçluya 22.10.2012 tarihinde tebliğ edildiği, takibin itirazsız kesinleştiği ve haciz işlemlerine başlandığı anlaşılmıştır. Davaya dayanak icra dosyasında takip başlatan tarafın ''...-... Turizm Oto. İnş. Teks. Gıda ve Mobilya ve Day.Tük.Mal. San. İç ve Dış Tic. Ltd.Şti.'' olduğu, davanın ise ''...'' aleyhine açıldığı ve yargılamanın bu şekilde yürütülüp sonuçlandırıldığı ancak, davalı olarak gösterilen ''...''nin davada taraf ehliyetinin bulunmadığı ve davanın HMK'nın 114/1-d ve 115/2.maddesi gereği dava şartı yokluğundan reddine karar verilmesi gerektiği anlaşıldığından, mahkemece bu husus gözetilmeksizin davanın esastan incelenerek reddine karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
2-Bozma nedenine göre davacının temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1.bentte açıklanan nedenlerle kararın BOZULMASINA, 2.bentte açıklanan nedenlerle davacının temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, 6100 sayılı HMK'nın geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK'nın 440. maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 28/11/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.