Esas No: 2013/11249
Karar No: 2013/10488
Karar Tarihi: 08.11.2013
Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2013/11249 Esas 2013/10488 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sırasında Sahil Kılınçlı Köyü 107 ada 52 parsel sayılı 2.266,76 ve 107 ada 146 parsel sayılı 3.259,61 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar, 3402 sayılı Yasa"nın 14. maddesi uyarınca kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalı adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı, miras yoluyla gelen hak ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tapu iptal ve annesi...’nin mirasçıları adına tescil istemiyle dava açmış; yargılama sırasında...’nin diğer mirasçıları davaya muvafakat ettiklerini beyan etmişlerdir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir. Mahkemece, “davanın ispatlanamadığı” gerekçesiyle “davanın reddine” karar verilmiş ise de; yapılan araştırma ve soruşturma hüküm kurmaya yeterli bulunmamaktadır. Davacı, çekişme konusu 107 ada 52 ve 146 parsel sayılı taşınmazların anneannesi ...’ten intikalen geldiğini ileri sürmüş, davalı ise, ortak muris ...’ten davacının annesi...’ye intikal eden miras payını haricen satın aldığını ve buna ilişkin belgesinin evinde çıkan yangın sonucu yandığını, taşınmazlara yaklaşık 45 yıldır zilyet olduğunu savunmuştur. Davacının bildirdiği tanıklardan Zafer Güçlü mahkemece yapılan keşif sırasında yerel bilirkişi olarak dinlenmiş, davalının bildirdiği tanıklardan ikisi ise dinlenmemiştir. Dinlenen yerel bilirkişi ve taraf tanıklarının ortak beyanlarının da, çekişmeli taşınmazların tarafların ortak kök miras bırakanından intikal ettiği ve davalının kullanımında bulunduğu yönünde olduğu görülmektedir. Noksanın tamamlanması yoluyla getirtilen aile nüfus kayıt tablolarından davacının annesi...’nin annesi olan ... Başkan’ın nüfus kaydında bekar olarak gözüktüğü, davalının anne adı ... olsa da, dosyada ... Başkan ile irs ilişkisini gösterir aile nüfus kayıt tablosunun bulunmadığı anlaşılmaktadır. O halde, davalı ile annesinin aile nüfus kayıt tablolarının getirtilerek veya ... Başkan’a ait mirasçılık belgesi temini yönünde işlem yapılmak suretiyle irs ilişkisinin ortaya konulması, davacının iddiaları ve davalının savunması bakımından ispat yükü gözetilerek taraf delillerinin noksansız toplanması ve usulüne uygun keşif yapılarak taşınmazlar başında tarafsız yerel bilirkişi ile taraf tanıklarının ve özellikle davalının dinlenmeyen tanıklarının dinlenmesi, ondan sonra toplanan ve toplanacak olan deliller çerçevesinde bir karar verilmesi gerekirken, noksan soruşturmayla yetinilerek yazılı olduğu üzere hüküm kurulmuş olması isabetsizdir. Kabule göre de, yargılama sırasında keşfen belirlenen dava değeri üzerinden noksan harcın tamamlanmadığı gözetilerek, kendisini vekille temsil ettiren davalı yararına, dava dilekçesindeki değer itibariyle vekalet ücreti takdir ve tayini gerekirken, yazılı biçimde fazla ücreti vekalete hükmedilmiş olması da doğru değildir. Temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine, 08.11.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.”