Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2012/2468 Esas 2012/3463 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/2468
Karar No: 2012/3463
Karar Tarihi: 09.03.2012

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2012/2468 Esas 2012/3463 Karar Sayılı İlamı

(Kapatılan)14. Hukuk Dairesi         2012/2468 E.  ,  2012/3463 K.

    "İçtihat Metni"



    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ


    Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 09.03.2011 gününde verilen dilekçe ile tapu kaydında kimlik bilgilerinin düzeltilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 25.11.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Dava, tapu kaydında yanlış yazılan kimlik bilgilerinin düzeltilmesi istemine ilişkindir.
    Davalı, davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir.
    Taşınmazların, kadastro tespiti ya da tapuya tescili sırasında mülkiyet hakkı sahibinin isim, soyisim, baba adı gibi kimlik bilgilerinin kayda eksik ya da hatalı işlenmesi, kayıt düzeltme davalarının kaynağını oluşturur. Bu tür davalarda kimlik bilgileri düzeltilirken, taşınmaz malikinin değişmemesi, diğer bir anlatımla mülkiyet aktarımına neden olunmaması gerekir.
    Tapu Sicil Müdürlüğüne husumet yöneltilerek açılması gereken kayıt düzeltme davalarında, mahkemece sağlıklı bir inceleme yapılmalı, kayıt maliki ile ismi düzeltilecek kişinin aynı kişi olduğu kuşkuya yer vermeyecek şekilde saptanmalıdır. Bu saptama yapılırken de aşağıda açıklanan yöntem izlenmelidir.
    1-Kimlik bilgilerinde düzeltme yapılması istenen dava konusu taşınmazların tapu kayıtları (ilk tesis ve tedavülleriyle) ve kadastro tutanakları (tespit ve tescile esas alınan tüm dayanak belgeleriyle) ayrıca taşınmazlar kadastrodan sonra edinilmişse buna ilişkin tüm belgeler ile birlikte getirtilmelidir.
    2-Nüfus Müdürlüğünden, dava konusu taşınmazların tapu kayıtlarında malik olarak görünen kişi ile aynı kimlik bilgilerine sahip bir başka kişi veya kişilerin nüfus kayıtlarının bulunup bulunmadığı araştırılmalı, mevcut ise bu kişi veya kişiler duruşmaya çağrılarak dava konusu taşınmazlarda mülkiyet hakkı iddiaları bulunup bulunmadığı kendilerinden sorulmalı,kaydı düzeltilecek kişilerin nüfus kayıtları, tapu kayıtları ve dayanakları ile bağlantı kurulacak şekilde incelenmelidir.
    3-Taşınmazın bulunduğu yerleşim yerinde zabıta aracılığı ile kayıt maliki ile aynı ismi taşıyan başka kişi veya kişilerin bulunup bulunmadığı da araştırılmalıdır.
    4-İstem konusunda tanıklar dinlenmelidir.
    5-Tüm bu araştırmalar sonucu hala kesin bir kanaat oluşmamış ise mahallinde keşif yapılarak; tanıklar ve varsa tespit bilirkişileri taşınmaz başında dinlenmelidir.
    Açıklanan bu hususlar çerçevesinde yapılacak inceleme ve araştırma sonucu, tapu ve nüfus bilgileri arasında bağlantı ve tutarlılık sağlandığında davanın kabulü yoluna gidilmelidir.
    Davanın niteliği gereğince, yargılama harcı ve vekâlet ücreti maktu olarak belirlenmelidir.
    Tapu Sicil Müdürlüğü yasal hasım olduğundan yargılama giderlerinden (ve yargılama giderlerinden olan vekalet ücretinden) sorumlu tutulmamalıdır.
    Davacılar, dava konusu parsellerin tapuda müşterek murisleri babaları "... oğlu ..." adına kayıtlı olduğunu, ancak "..." olan baba adının, "İster" olan soyadının ve doğum tarihinin yanlış yazıldığını belirterek, yanlışlıkların nüfus kaydına göre düzeltilmesini talep etmişlerdir. Mahkemece davacıların tüm istemleri kabul edilmiştir. Dava konusu yapılan 11 adet parsele ait kadastro tespit tutanaklarının incelenmesinde; 963 ve 1080 sayılı parsellerin tapu kaydına dayanarak 710, 2139, 2148 ve 2834 sayılı parsellerin senetsizden "... oğlu ..." adına tescil edildiği, 101 ada 13 ve 15 sayılı parsellerin senetsizden, 1551 sayılı parselin komisyon kararı ile "... oğlu ..." adına tescil edildiği, 368 sayılı parselin mahkeme kararı ile "... oğlu ..." adına tescil edildiği, 2967 sayılı parselin kadastro tutanağının ve 368 sayılı parselin tesciline esas mahkeme kararının dosyada bulunmadığı anlaşılmıştır.
    Görüldüğü üzere davacıların murisi "..."in baba adı, dava konusu, tüm taşınmazlarda nüfus kaydında ve talepte olduğu gibi "..."tir. Soyadının da 1551, 101 ada 13 ve 15 sayılı parsellerde nüfus kaydında olduğu gibi "İster"dir. Mahkemece nüfus müdürlüğünden tapu kayıtlarında malik
    görünen "... oğlu ... ve ... oğlu ..." ile aynı kimlik bilgilerine sahip kişi veya kişilerin bulunup bulunmadığı usulünce sorulmamış, zabıta araştırmasında da davacıların murisi "..."in soyadının "İstek" mi, "İster" mi olduğunun araştırılması istenmiştir. Dolayısıyla, mahkemece doğru şekilde nüfus ve zabıta araştırması yapılmamıştır. Mülkiyet nakline sebep olmamak için tapu kayıt maliki ile ismi düzeltilmesi istenen kişinin aynı kişiler olup olmadığının Dairemizin yukarıda belirtilen ilkeleri doğrultusunda kuşkuya yer vermeyecek şekilde araştırılması gereklidir.
    Ayrıca davacının tapu kayıt maliklerinin tapuda yanlış yazılan doğum tarihinin düzeltilmesine ilişkin talebinin kabul edilmesi de doğru değildir. "Mülkiyet hakkının tescili" başlıklı Tapu Sicil Tüzüğünün 25. maddesinde kütükte bulunması zorunlu bilgiler; malikin adı, soyadı, baba adı, edinme nedeni, tarih ve yevmiye numarasından ibarettir. Görülüyor ki; bunların arasında malikin doğum tarihi yer almamıştır. Dolayısıyla tapu kütüğünde bulunması zorunlu olmayan nüfus bilgisinin ilavesi veya düzeltilmesi dava yoluyla istenemez.
    Mahkemece açıklanan bu hususlar gözetilmeden eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 09.03.2012 tarihinde oybirliği ile karar verildi.














    Hemen Ara