Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2013/10137 Esas 2013/9669 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/10137
Karar No: 2013/9669
Karar Tarihi: 21.10.2013

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2013/10137 Esas 2013/9669 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davacı, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tapu iptal ve tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkeme, 114 ada 86 parsel sayılı taşınmazın (A) ve (B) harfleri ile gösterilen bölümlerinin davacı ... adına tesciline karar vermiştir. Ancak, yapılan araştırma ve inceleme hüküm için yeterli bulunmadığından kararın bozulmasına karar verilmiştir. Taşınmaza ilişkin iktisap tarihini kapsayacak şekilde 3 ayrı tarihlerdeki hava fotoğrafları da dosyaya getirilerek, yerel bilirkişiler, tanıklar, tüm tespit bilirkişileri, fen bilirkişi ve üç kişilik ziraat bilirkişi kurulu katılımı ile keşif yapılarak sonuca göre karar verilmelidir.
Kanun Maddeleri: Kazandırıcı Zamanaşımı, Tapu ve Kadastro Kanunu.
16. Hukuk Dairesi         2013/10137 E.  ,  2013/9669 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ


    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Kadastro sonucu Yuva Köyü çalışma alanında bulunan 114 ada 86 parsel sayılı 15672.02 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olması taşlık vasfıyla davalı Hazine adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ..., kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tapu iptal ve tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulü ile çekişmeli 114 ada 86 parsel sayılı taşınmazın fen bilirkişi rapor ve krokisinde (A) ve (B) harfleri ile gösterilen toplam 4500 metrekarelik alanın tapusunun iptali ile davacı ... adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Mahkemece, taşınmazın (A) ve (B) harfleri ile gösterilen bölümleri hakkında zilyetlikle mülk edinme şartlarının gerçekleştiği kabul edilmek suretiyle hüküm kurulmuş ise de; yapılan araştırma, inceleme ve uygulama hüküm için yeterli bulunmamaktadır. Keşifte dinlenen yerel bilirkişi, tespit tarihinden sonra taşınmazdaki taşların toplanıp bir yere yığıldığı ve tespitten önce sürülmeyen bir yer iken sonradan sürüldüğünü beyan etmiş iken, tanıklar ise davacının 40 yıla aşkın ekip biçtiğini beyan etmişlerdir. Keşfe katılan ziraat bilirkişi raporunda, taşınmazın (A) ve (B) bölümünün tarla vasfıyla 20-25 yıldır ekip biçildiğini, oysa fen bilirkişi raporunda (A) bölümün kullanılan, (B) bölümün ise kullanılmadığını belirtmiştir. Böylece, ziraat bilirkişi raporu ile fen bilirkişi raporu ve keşifteki beyanlar çelişkili olduğu halde çelişkiler giderilmeden karar verilmesi doğru değildir. Doğru sonuca varılabilmesi için taşınmaza ilişkin iktisap tarihini kapsayacak şekilde 3 ayrı tarihlerdeki hava fotoğrafları da dosyaya getirildikten sonra, yerel bilirkişiler, tanıklar, tüm tespit bilirkişileri, fen bilirkişi ve üç kişilik ziraat bilirkişi kurulu katılımı ile keşif yapılmalıdır. Yerel bilirkişi ve tanıklardan, taşınmazın dava edilen bölümlerinin kim tarafından ne zamandan beri ve ne suretle kullanıldığı, imar-ihya yapılıp yapılmadığı, yapılmış ise ne zaman tamamlandığı hususlarında ayrıntılı bilgi alınmalı, fen bilirkişisinden takibe imkan verir, ziraat bilirkişi kurulundan hava fotoğraflarından da faydalanılarak taşınmazın öncesinin ne olduğu, ne zamandan beri ne vasıfla kullanıldığı, toprak yapısı, eğimi ve niteliği hususlarında bilimsel verilere dayalı ayrıntılı rapor alınmalı, bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Eksik inceleme ile yazılı olduğu şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 21.10.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara