Esas No: 2020/4403
Karar No: 2022/8259
Karar Tarihi: 09.11.2022
Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2020/4403 Esas 2022/8259 Karar Sayılı İlamı
12. Ceza Dairesi 2020/4403 E. , 2022/8259 K."İçtihat Metni"
Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Taksirle öldürme
Taksirle öldürme suçundan sanıklar ... ile ...'ün beraatlerine, sanık ...'ın ise mahkumiyetine ilişkin hüküm katılanlar vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
2006 doğumlu ...'ün, ... ilçesi ... semtinde bulunan Asil Koleji 3.Sınıf öğrencisi olduğu, okula sanık ...'in şoförlüğünü, sanık ...'ün de hostesliğini yaptığı okul servisi ile gidip geldiği, 20/11/2014 günü ...'ün okul çıkışında servise binerek ... ilçesinde bulunan ... Evlerindeki ikametine geldiği ve servis aracından sitenin giriş kapısı önünde inerek, sitenin içerisine yaya olarak oturduğu binaya doğru yürüdüğü sırada, başka bir okulun öğrenci servis taşıma işini yapan sanık ...'ın idaresindeki ... ile sitenin içerisinde çocukları indirip geri geri manevra yaptığı sırada aracın arkası ile ...'e çarpması şeklinde meydana gelen ve Adli Tıp Kurumu tarafından tanzim edilen 31/12/2014 tarihli otopsi raporuna göre; genel beden travmasına bağlı kafatası kemik kırıklarıyla birlikte beyin doku harabiyeti ve iç organ yaralanması sonucu öldüğü,
Hükme esas alınan ve dosya oluş ve kapsamına uygun olan ... Teknik Üniversitesindeki öğretim üyelerinden oluşan bilirkişi heyeti tarafından tanzim edilen 17/12/2016 tarihli raporda: sanık ... yönetimindeki ... ile geri geri gidişi sırasında yeterli dikkat ve özeni göstermemesi sebebiyle asli kusurlu olduğu, ölenin site girişinden girerek taşıt yolunda yürüyüşü sırasında gerekli dikkat ve özeni göstermemesi sebebiyle tali kusurlu olduğu, sanıklar ... ile ...'ün, öleni yaya girişinde bırakıp olay yerinden ayrıldıktan sonra kazanın meydana geldiğinden kusurlarının bulunmadığı, bu kişilerin taşıma sözleşmelerinden kaynaklanan yükümlülükleri yerine getirip getirmemeleri konusunun kazanın oluşumu ile illiyet bağının olmadığının bildirildiği,
A.Sanıklar ... ile ...'ün beraatlerine ilişkin hükmün temyiz incelemesinde;
Yapılan yargılama sonunda, yüklenen suçun sanıklar tarafından işlendiğinin sabit olmaması ve kusurlarının bulunmaması gerekçe gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılanlar vekilinin eksik incelemeye, kusur durumuna ve sair nedenlere ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, beraate ilişkin hükmün isteme uygun olarak ONANMASINA,
B.Sanık ...'ın mahkumiyetine ilişkin hükmün temyiz incelemesinde ise;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, katılanlar vekilinin eksik incelemeye, ceza miktarına ve sair nedenlere ilişkin temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Yukarıda izah edildiği şekilde gerçekleşen kazada; dosya içerisinde bulunan kamera kaydı görüntüleri izlendiğinde, sanığın makul sayılamayacak bir mesafe geri geri gittiğinin tespit edilmesi nedeniyle kazada bilinçli taksirin koşullarının oluştuğu anlaşılmakla, sanık hakkında TCK'nın 22/3. maddesinin uygulanmaması suretiyle eksik ceza tayini,
Kabule göre de;
Sanık hakkında hükmedilen uzun süreli hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesine karar verilirken TCK’nın 50/4. maddesi yönlendirmesi ile TCK’nın 50/1-a maddesi olarak gösterilmesi gerekirken TCK’nın 50/1-a maddesi olarak gösterilmesi ve hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesine karar verilirken, adli para cezasının belirlenmesine esas alınan tam gün sayısı ve uygulama maddesi olan TCK'nın 52/3. maddesinin gösterilmemesi suretiyle CMK'nın 232/6. maddesine aykırı hareket edilmesi,
TCK'nın 54. maddesi hükmüne göre, müsaderenin ancak kasıtlı bir suçun işlenmesinde kullanılan veya suçun işlenmesine tahsis edilen eşya hakkında hükmedilmesinin mümkün olduğu gözetilmeden, adli emanetin 2003/916 sırasında kayıtlı suçta kullanılan iki adet tornavida ile bir adet metal telin müsaderesine karar verilmesi,
Kanuna aykırı olup, katılanlar vekilinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA; 09/11/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.