Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2012/4407 Esas 2012/11137 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/4407
Karar No: 2012/11137
Karar Tarihi: 20.12.2012

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2012/4407 Esas 2012/11137 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Mahkeme, Söğütözü Köyü'nde bulunan taşınmazların irsen intikal ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle tespit edildiğini ancak taksim yapılmaması nedeniyle davalar açıldığını belirtti. Davalar sonucunda, belirli parsellerin tesciline karar verildi ancak yapılan incelemenin yeterli olmadığına karar verildi. Tirebolu Asliye Hukuk Mahkemesi'nin kesin hüküm oluşturduğu dosyada davacının zilyetliğe dayalı tescil davası açtığı belirtildi. Dosyanın kadastro ile eşitlenmesi istendi ve bilirkişi raporu alınması kararlaştırıldı. Mahkeme, taşınmazların öncesi, sulh anlaşmasındaki yeri ve kullanım durumunun netleştirilmesini ve sonuca göre hüküm verilmesini talep etti. Mahkeme kararı, davasız taşınmazlara dair tescil kararının yanlış olduğu ve kabule göre hangi davacının hangi parsele yönelik davasının kabul veya reddedildiğinin belirsiz olduğu gerekçesiyle bozuldu. Kanun maddeleri: Türk Medeni Kanunu m.2, 712, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu m.168, 204, 441.
16. Hukuk Dairesi         2012/4407 E.  ,  2012/11137 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ


    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ :
    Kadastro sırasında Söğütözü Köyü çalışma alanında bulunan 115 ada 4, 5, 16, 18, 23, 25, 118 ada 1 parsel sayılı 3.076.44, 4.291.78, 4.236.99, 3.059.35, 1.003,24. 2.252.79 ve 1.067,91 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlardan, 115 ada 19 sayılı parsel ..., 118 ada 1 ve 115 ada 4, 23 sayılı parseller eşit paylarla ... ve ..., 115 ada 5, 16, 18 ve 25 sayılı parseller ... ile ... ve arkadaşları adına irsen intikal ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle tespit edilmiştir. Davacılar ... ve ..., irsen intikal ve taksim yapılmadığı iddiasına dayanarak 115 ada 4, 5, 16, 18, 23, 25, 118 ada 1 sayılı parsellere ... irsen intikal ve hibe ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak 115 ada 4 sayılı parsele yönelik dava açmışlardır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne, 115 ada 5, 16, 25 sayılı parsellerin tespit gibi tesciline, 115 ada 4 sayılı parselin ..., 115 ada 23 ve 118 ada 1 sayılı parsellerin muris ... oğlu ...... adına, 115 ada 18 sayılı parselin ise fen bilirkişisi raporunda (A) harfi ile gösterilen bölümünün muris ... adına, (B) harfi ile gösterilen bölümünün tespit gibi tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı ... ile davacı davalı ... tarafından temyiz edilmiştir.
    Mahkemece; Tirebolu Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 1991/11 Esas, 1998/57 Karar sayılı dava dosyasının taraflar arasında kesin hüküm oluşturduğu ve tarafların uyuşmazlığın bu dosyaya göre çözülmesi yönündeki beyanlarının dikkate alındığı belirtilerek davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ise de yapılan araştırma ve inceleme hüküm kurmaya yeterli bulunmamaktadır. Dosya kapsamına alınan Tirebolu Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 1991/11 Esas, 1998/57 Karar sayılı dava dosyasında; davacı ..., davalılar Hazine, Söğütağzı Köyü ve Orman idaresi aleyhine zilyetliğe dayalı tescil davası açmış, davaya tarafların ortak miras bırakanı (...) ... oğlu ...’ın ... dışındaki tüm mirasçıları müdahil olarak katılmışlardır. Yargılama sonunda çekişmeli taşınmazların muris ...’ın babası “... ...’den” intikal ettiği davacı ve müdahillerin zilyetliğinde olduğu gerekçesiyle, tarafların sulh anlaşmaları doğrultusunda çizilen krokiye göre zilyetleri adına tesciline karar verilmiştir. Hükmün müdahiller ... ile... mirasçıları ve davalı Hazine tarafından temyizi üzerine 08.02.1999 tarihinde Yargıtay 8.Hukuk Dairesi’nin 1998/7316 Esas, 1999/946 Karar sayılı ilamı ile onararak kesinleşmiş, bu karar doğrultusunda tapuya tescil işlemi yapılmamıştır. ... davada taraf olmadığı gibi mirasçılar arasındaki sulh anlaşmasında da taraf değildir. Kadastro Mahkemesince yapılan keşifte davalı-davacı ... kesinleşen Asliye Hukuk Mahkemesi ilamına göre işlem yapılmasını istemiş, davacı ... ise çekişmeli taşınmazları Asliye Hukuk Mahkemesi’ndeki ilama göre kullandıklarını belirtmiştir. Mahkemece; 1991/11 Esas, 1998/57 Karar sayılı Asliye Hukuk Mahkemesi kararının eki olan kroki ile kadastro paftasının ölçekleri eşitlenip çakıştırma yapılmak suretiyle dava konusu taşınmazların Asliye Hukuk Mahkemesi’nde davaya konu olan parseller ile aynı parseller olup olmadığı belirlenmeden ve Asliye Hukuk Mahkemesi ilamının ... mirasçılarının tümü için kesin hüküm oluşturup oluşturmayacağı hususu tartışılmadan karar verilmiştir. Doğru sonuca varılabilmesi için davaya konu taşınmaz üzerinde keşif yapılmalı, Asliye Hukuk Mahkemesi"nde davaya konu olan yer ile Kadastro Mahkemesi’nde davaya konu taşınmazların aynı olup olmadığı belirlenmelidir. Refakate alınacak üç kişiden oluşan uzman Fen Bilirkişi Kurulundan Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 1991/11 Esas, 1998/57 Karar sayılı dava dosyasındaki fen bilirkişileri Oktay Ural ve Hayati Tansever"e ait 25.09.1997 tarihli rapor ve eki olan kroki ile kadastro paftası haritası ölçekleri eşitlenip çakıştırılmak suretiyle uygulama yapılması istenilmeli, bilirkişi kurulundan denetime elverişli rapor alınmalıdır. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 1991/11 Esas sayılı dava dosyasında davacı ... taşınmazların “... ...” den geldiğini, kendisinin “... ...” mirasçılarından satın aldığını ileri sürmüştür. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde yapılan yargılamada uyuşmazlık esas yönünden çözülmeden sulh ile sonuçlandırılmıştır. Temyiz incelemesine konu bu davada ise davacı ... ve ... çekişmeli taşınmazların babaları ... ve anneleri olan ......’dan geldiğini ileri sürmüşlerdir ve miras payları oranında adlarına tescilini talep etmişlerdir. Mahkemece taşınmazların “... ...” den mi, ... ’dan mı ya da ...’den mi geldiği hususları araştırılıp incelenmeden hüküm kurulmuştur. Mahkemece davacı ve davalıların iddia ve savunmaları her bir taşınmaz için ayrı ayrı netleştirilmeli, taşınmazların öncesi, sulh anlaşmasındaki yeri ve tespit gününe kadarki kullanım durumu ile “sulhun” taraflara tesiri ayrı ayrı değerlendirilmeli, bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre hüküm kurulmalıdır. Mahkemece bu yön göz ardı edilerek hüküm kurulması, ayrıca davası olmadığı halde davaya konu 118 ada 1 ve 115 ada 23 parsel sayılı taşınmazların ...... adına tesciline karar verilmesi isabetsiz olduğu gibi, kabule göre, hangi davacının hangi parsele yönelik davasının kabul ve reddedildiği hususu anlaşılamayacak şekilde hüküm kurulması da isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulüyle hükmün BOZULMASINA, 20.12.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara