Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2012/8393 Esas 2012/10855 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/8393
Karar No: 2012/10855
Karar Tarihi: 17.12.2012

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2012/8393 Esas 2012/10855 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davalı Hazine adına tespit edilen taşınmaz davacı tarafından kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ve tapu kaydına dayanarak dava açılmıştır. İlk yargılama sonucunda davanın reddine karar verilmiştir ancak Yargıtay bozma ilamında kesin süreye hukuki sonuç bağlanması düşüncesiyle dosyanın keşfe hazır hale getirilmemesinin hatası belirtilmiştir. Bozma ilamına uygun olarak yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne ve taşınmazın tespitinin iptali ile davacı adına tesciline karar verilmiştir. Ancak yapılan araştırma ve uygulama hüküm kurmaya yeterli bulunmamaktadır. Keşif sırasında dayanılan tapu kaydının kapsamını belirlemek için yerel bilirkişiler, tanıklar ve üç kişilik ziraat mühendisleri kullanılmalıdır. Ayrıca çekişmeli taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunup bulunmadığı, imar ve ihyaya konu edilip edilmediği gibi durumlar araştırılmalıdır. Kadastro Kanununun 36. maddesi gereği kesin sürelerin belirlenmesi ve takip edilmesi hükümleri gereğince keşfe hazır hale getirilmeden kesin sürelerle ilgili karar verilmemelidir.
16. Hukuk Dairesi         2012/8393 E.  ,  2012/10855 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
    DAVA TÜRÜ : KADASTRO


    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Kadastro sırasında Yukarı Kopuz Köyü çalışma alanında bulunan 102 ada 395 parsel sayılı 89.282,00 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, aynı ada 182 parsel sayılı 100 dönüm yüzölçümündeki taşınmazın miktar fazlası olması nedeniyle davalı Hazine adına tespit edilmiştir. Davacı ..., kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine ve tapu kaydına dayanarak dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine, çekişmeli taşınmazın tespit gibi tesciline karar verilmiş, hükmün davacı tarafından temyizi üzerine Yargıtay bozma ilamında özetle; dosyanın keşfe hazır hale getirilmeksizin 3402 sayılı Kadastro Kanununun 36. maddesine göre verilen kesin süreye hukuki sonuç bağlanmasının isabetsizliğine değinilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, çekişmeli 109 ada 395 parsel sayılı taşınmazın tespitinin iptali ile davacı adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir.
    Mahkemece davacı dayanağı tapu kaydının dava konusu taşınmazı kapsadığı, çekişmeli taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan mera niteliğindeki yerlerden olmadığı kabul edilmek suretiyle hüküm kurulmuş ise de; yapılan araştırma ve uygulama hüküm kurmaya yeterli bulunmamaktadır. Davacı ile dayanağı tapu kaydının malikleri arasındaki akti veya ırsi ilişkinin bulunup bulunmadığı araştırılmamış, dayanak tapu kaydının gayri sabit sınırlı olması nedeniyle miktarıyla geçerli olacağı dikkate alınıp kapsamı buna göre tayin edilmemiş, sınırında mera bulunmasına rağmen yöntemince mera araştırması yapılmamıştır. Sağlıklı sonuca varabilmek için davacının dayanak tapu kaydında adları geçen kişilerle akti veya irsi ilişkileri belirlenmeli, mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan komşu köylerde ikamet eden şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişilerle ve aynı yönteme göre tespit edilecek taraf tanıkları, fen ve üç kişilik ziraat mühendisleri kurulu huzuruyla keşif icra edilmelidir. Keşif sırasında dayanılan tapu kaydının gayri sabit sınırlı olması nedeniyle kapsamının miktarı ile geçerli olacağı dikkate alınarak uygulanıp kapsamı belirlenmeli, bilirkişilerce gösterilemeyen sınırlar için taraflara tanık dinletme imkanı sağlanmalı, bilirkişi ve tanıklardan taşınmazın ilk maliki, intikali ve tasarrufu hususlarında maddi olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı, teknik bilirkişiye uygulanan tapu kaydının kapsamını belirtir ve keşfi takibe imkan verir kroki düzenlettirilmelidir. Tapu kaydının çekişmeli taşınmazı kapsadığının anlaşılması halinde aynı kayıt kapsamında kalan taşınmazların tutanak örnekleri getirtilerek akıbetleri araştırılmalıdır. Çekişmeli taşınmazın, tapu kaydının miktarına göre kapsamında kalmadığının anlaşılması halinde ise; sınırında mera bulunduğundan öncesinin mera olup olmadığı, taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olması halinde imar ve ihyaya konu edilip edilmediği, imar ve ihyaya konu edilmiş ise ihyanın hangi tarihte başlayıp ne zaman bitirildiği yerel bilirkişi ve tanıklara etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, yerel bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsel tutanak ve dayanakları ile denetlenmeli, üç kişilik uzman ziraat mühendislerinden oluşan bilirkişi kurulundan taşınmazın niteliğiyle ilgili ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınarak bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Mahkemece, bu hususlar göz ardı edilerek eksik araştırma ve uygulama ile yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, davalı Hazinenin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 17.12.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.








    B/U

    Hemen Ara