Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2012/12408 Esas 2012/14208 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/12408
Karar No: 2012/14208
Karar Tarihi: 05.12.2012

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2012/12408 Esas 2012/14208 Karar Sayılı İlamı

14. Hukuk Dairesi         2012/12408 E.  ,  2012/14208 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi

    Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 28.04.2009 gününde verilen dilekçe ile ... iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 11.05.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Dava, yükleniciden bağımsız bölüm temlikine dayalı ... iptali ve tescil olmadığı takdirde bedel isteğine ilişkindir.
    Davalılar, davanın reddine karar verilmesini talep etmişlerdir.
    Mahkemece, dava konusu 23 bağımsız bölüm numaralı meskenle ilgili olarak bedel yönünden davanın kabulüne, dava konusu diğer taşınmazlarla ilgili olarak ise dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
    Hükmü, davalı ... vekili temyiz etmiştir.
    Temlik sözleşmesinin herhangi bir nedenle ifa edilmemesi sonucu temellük eden alacağını kısmen veya tamamen elde edemez. Dolayısıyla ademi ifa sebebiyle bir zarara uğrar. Borçlar Kanununun 96. maddesinin "alacaklı hakkını kısmen veya tamamen istifa edemediği takdirde borçlu kendisine hiçbir kusur isnat edilemeyeceğini ispat etmedikçe bundan mütevellit zararı tazmine mecburdur" hükmü uyarınca da bu zararın tazmini gerekir. Ödenmesi gereken tazminatın nedeni borçlunun taahhüdünü ihlal etmesidir. Borçlunun taahhüdü genellikle bir akte dayanır. Onun için buna "akdi tazminat" borçlunun sorumluluğuna da "akdi sorumluluk" denilir. Buradaki borç bir sözleşmeden kaynaklanmış olduğundan tazminatın muhatabı sözleşmeyi imzalayan ancak sözleşmedeki borcunu yerine getirmeyen taraftır.
    Temlik sözleşmesi davacı Abdurrahman Kızıl ile davalılardan yüklenici ... arasında düzenlenmiş olup sözleşmede davalı arsa sahibi ...’ın bağlayıcı bir imzası bulunmadığından, hüküm altına alınan tazminat miktarından da sorumlu tutulamaz. Davalı ... temlik sözleşmesinin tarafı olmadığından tazminattan sorumlu tutulması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 05.12.2012 tarihinde oybirliği ile karar verildi.









    Hemen Ara