Esas No: 2020/3246
Karar No: 2022/9020
Karar Tarihi: 23.11.2022
Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2020/3246 Esas 2022/9020 Karar Sayılı İlamı
12. Ceza Dairesi 2020/3246 E. , 2022/9020 K."İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi
Suç : Taksirle öldürme
Hüküm : TCK'nın 85/2, 22/3, 62/1. maddeleri gereğince mahkûmiyet
Temyiz Edenler : Sanık müdafii, katılanlar vekilleri
Taksirle öldürme suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin, ... Bölge Adliye Mahkemesi 11. Ceza Dairesinin 08/01/2020 tarihli ve 2019/568 Esas, 2020/12 Karar sayılı ilamı, sanık müdafii ile katılanlar vekilleri tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Afyon 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 08/01/2018 tarihli ve 2017/385 Esas, 2018/6 Karar sayılı hükmü ile basit taksirle öldürme suçundan sanığın mahkumiyetine karar verildiği, hükme yönelik istinaf istemi üzerine inceleme yapan ... Bölge Adliye Mahkemesi 11. Ceza Dairesi tarafından 09/04/2018 tarihli ve 2018/685 Esas 2018/1025 karar sayı ile ilk derece mahkemesi hükmüne yönelik istinaf isteminin düzeltilerek reddine dair verilen hükmün, sanık, sanık müdafii ile katılanlar vekilleri tarafından temyizi üzerine Dairemizin 13/12/2018 tarihli ve 2018/5188 Esas – 2018/12056 Karar sayılı ilamı ile sanık hakkındaki hükmün "bilinçli taksir hükümlerinin uygulanması gereğiyle" bozulmasına karar verildiği, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda ... Bölge Adliye Mahkemesi 11. Ceza Dairesi tarafından kurulan hükmün sanık müdafii ile katılanlar vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine CMK'nın 307/3. maddesi gereğince dosya Dairemize gönderilerek yapılan incelemede:
Sanık ...'ın 4. Mühimmat Bölge Komutanlığı'na bağlı olan ve Afyonkarahisar'da bulunan 41. Mühimmat Bölük Komutanlığında İkmal Takım Komutanı olduğu, olay tarihinde 4. Mühimmat Bölge Komutanlığına bağlı olan Susurluk 44. Mühimmat Bölük Komutanlığı’nın depolama kapasitesinin düşüklüğü, depo zeminindeki toprak kayması sebebiyle depolarının kullanılamaz hale gelmesi, desteklediği birlik sayısının azlığı ve gelecekte planlanan yapı içerisinde olmadığı sebepleriyle lağv edilmesine karar verilmesi üzerine, cephaneliklerinde bulunan mühimmatların yetkili ... Kuvvetleri Lojistik Komutanlığı tarafından çeşitli bölgelerdeki mühimmat bölüklerine tertip edildiği, bu karar kapsamında 248 ton el bombası ve 336 ton 175 mm top mühimmatının, Afyonkarahisar 41. Mühimmat Bölük Komutanlığına ayrıldığı, 28 Mayıs 2012 tarihinde Susurluk'tan Afyonkarahisar 41. Mühimmat Bölük Komutanlığı'na sevk edilecek olan el bombalarının sayım ve muayenelerini yapmak, aynı zamanda teslim almak üzere Muayene Astsubayı Başçavuş ... ve Mal Sorumlusu Bakım Kıdemli Çavuş ...'in görevlendirildiği, aynı sıralarda 41. Mühimmat Bölük Komutanlığı'na gelecek mühimmat için yeterli depolama kapasitesi sağlanması maksadıyla, yine ... Kuvvetleri Lojistik Komutanlığı tarafından, 41. Mühimmat Bölük Komutanlığında bulunan ve İç Güvenlik Bölgesi ihtiyacı olan yaklaşık 550 ton 105 mm Obüs mühimmatının ... 24'üncü Mühimmat Bölük Komutanlığı'na tertip edildiği, bunun üzerine ilgili tarihteki 41. Mühimmat Bölük Komutanı Bakım Binbaşı ... ... tarafından ağır silah mal sorumlusu Bakım Astsubay Kıdemli Çavuş ... ...'ya zimmetli olan 29 ile 32 numaralı 2 iglo tipi cephanelik depolarının boşaltılarak, hafif silah mühimmatı mal sorumlusu ...'e teslim edilmesinin planlandığı ancak ... ...'nın ... 24. Mühimmat Bölük Komutanlığı'na tertip edilerek gönderilen 105 mm'lik Obüs mühimmatından kalan 70 adet top mermisini 32 numaralı depoya sonradan almak üzere bıraktığı,
Diğer yandan Susurluk 44. Mühimmat Bölük Komutanlığında gelecek mühimmat için 05-13 Haziran 2012 tarihleri arasında yükleme ve teslim tesellüm işlemleri icra edildiği, ancak konuyla ilgili hususları düzenleyen mevzuat olan KKTT 9-1300-7-20 Mühimmatın Depolanması ve Emniyet Standartları Yönergesinin sayfa 2-5'de ayrıntılı izahatı yapıldığı şekilde bahse konu mühimmatın gönderilmeden önceki muayenesinin yapılması zorunluluğu bulunduğu, görevlendirilen ... ve ...'in 44.Mühimmat Bölük Komutanlığında görevli Muayene Astsubayı Bakım Başçavuş ... ... ile beraber gönderilmeden önce muayenesinin (GÖM) müştereken yapmakla sorumlu olduğu, bu itibarla GÖM muayenesinin her iki birliğin Muayene Astsubayları olan ... ve ... ... tarafından müştereken yapılarak muayene sonucunda her iki birlik için ayrı ayrı muayene formları ve muayene raporları tanzim edilerek muayene sonuçlarının sürveyan kartlarına işlenmesi gerektiği, muayene neticesinde tanzim olunan bu evraklardan muayene raporlarının hem mühimmatı devreden birlik olan 44. Mühimmat Bölük Komutanlığı Bakım Binbaşı ... Bağlan ve mühimmatı devralan 41. Mühimmat Bölük Komutanı Bakım Binbaşı ... ... tarafından da imzalanması zorunlu bulunduğu, ancak hal böyle iken gönderilmeden önceki muayenenin sorumlular tarafından yapılmadığı, bu hususta tanzim edilmesi gereken muayene formları, muayene raporlarının tanzim edilmediği, bunların sonuçlarının sürveyan kartlarına işlenmediği, GÖM muayenesi yapılmaksızın 05-13 Haziran 2012 tarihleri arasında yükleme ve teslim-tesellüm işlemleri yerine getirilen mühimmatın 13 Haziran 2012 tarihinde Susurluk'tan yola çıkartılarak 14 Haziran 2012 tarihinde Afyonkarahisar Tren İstasyonu'na ulaştırıldığı; müteakiben buradan da 14-18 Haziran 2012 tarihleri arasında kamyonlarla 41'inci Mühimmat Bölük Komutanlığına getirilmek suretiyle 29 ve 32 numaralı mühimmat depolarına planlama yapılmaksızın, mühimmatın çoğul cins-kafile bütünlüğü gözetilmeden, yahut depo önünde tasnifle kafilelerinin ayrılarak önceden yapılan tahmini yer planına göre istiflenmeleri sağlanmaksızın ve keza 32 numaralı depoya ...'ye gönderilenlerden geriye kalan 70 adet 105 mm top mühimmatı ile birlikte, farklı uyum gruplarına ait olmaları rağmen Mühimmatın Depolanması ve Emniyet Standartları Yönergesi sayfa 7-5 hükümlerine aykırı şekilde üst komutanlığa bildirilmeksizin bir arada konulduğu; KKTT 9-1300-7-20 Mühimmatın Depolanması ve Emniyet Standartları Yönergesinin sayfa 2-5'de ayrıntılı izahatı yapıldığı şekilde bahse konu mühimmatın Depolamadan Önceki Muayenesinin (DÖM) yapılması zorunluluğu bulunduğu, bu çerçevede mühimmatın muayenesinin yapılarak durum kodu belirtilerek depolara kafile bütünlüğüne ve depolama kurallarına riayet edilerek, mühimmatın depolanması gerekirken, bu işlemlerin hiçbirinin yapılmadığı, yine anılan mevzuat uyarınca muayene edilmeden depolara konulan mühimmatın 45 gün içerisinde muayenesi yapılarak neticenin bir üst komutanlığa bildirilmesi gerekirken, 45 günlük süre zarfında da herhangi bir muayene işleminin yapılmadığı,
29 ve 32 no'lu depolara konulan mühimmatın uygun hale getirilip tasnif ve istif faaliyetlerine, er/erbaş karşılama oranlarının %50 seviyesinin altına düşmesi, rütbeli personelin yaz dönemi yıllık izinlerini kullanması, tayin dönemi olması, dış görevler ile Afyonkarahisar'da icra edilen 30 Ağustos ... Bayramı ve Türk Silahlı Kuvvetleri Günü törenlerinin hazırlık faaliyetleri ve icrası sebepleriyle derhal başlanamayarak, 04 Eylül 2012 tarihine kadar bekletildiği, Binbaşı ... ...'ın 13 Ağustos 2012 tarihi itibariyle bölük komutanı olarak olarak göreve başlaması sonrasında emri üzerine, 04 Eylül 2012 tarihinde saat 09:00 sularında 32 no'lu depoda, mühimmatın asıl mal sorumlusu ... ile mühimmat muayene Astsubayı ... ile depolama kısım personeline ilaveten emirlerine verilen 2 uzman çavuş, uzun dönem ve birliğe yeni katılan kısa dönem erbaş ve erlerin de bulunduğu bir ekip marifetiyle mühimmatın istifleme ve depolama çalışmalarına başlanıldığı, dosya kapsamından anlaşıldığı üzere görevlendirilen kısa dönem askerlerin henüz üç gün önce birliğe katıldıkları, Birlik Eğitim Yönergesi kapsamında zorunlu görülen oryantasyon eğitimini dahi almamış oldukları, çalışma ve emniyet talimatlarının tebliğ edilmediğinin anlaşıldığı, çalışmaların yapıldığı birinci gün olan 04 Eylül 2012 tarihinde öğle saatine kadar cephanelikte bulunan mühimmatın bir kısmının cephanelik dışına çıkartılmak suretiyle muayene, sayım ve bozuk sandıkların tamiri işlemlerinin gerçekleştirildiği, öğleden sonra bu işlemlere son verilip, istifleme çalışmalarına geçildiği ve zorunluluk hali mevcut olmadığı halde gece saat 23:00'e kadar devam edildiği, gece yapılan çalışmalar sırasında ... farlarından istifade edildiği ve depo içinde el fenerlerinin kullanıldığı, beyanlar ile sabit olduğu üzere aydınlatmanın yetersiz olduğu ve bu sebeple çalışmaların çok zor şartlarda icra edildiği, ertesi gün 05/09/2012 tarihinde saat 07:30'da 32 numaralı depoda tekrar çalışmaya başlanıldığı; bu kapsamda, mühimmatın taşınmasında kolaylık sağlaması amacıyla depoya konveyör sistemi kurulmak suretiyle, önceki gün istiflenen mühimmat hariç olmak üzere, diğer mühimmatın depo dışına çıkartılarak burada muayene, sayım, kafile ayrımı ve bozuk sandıkların onarılması çalışmalarına devam edildiği; öğleden sonra ise istifleme çalışmalarına geçilerek, bu faaliyetin patlamanın meydana geldiği saat 21:15'e kadar yoğun bir şekilde sürdürüldüğü, tüm bu çalışmalar esnasında kısa dönem erbaşların zaman zaman deponun içine girip çıkmakla birlikte genellikle cephaneliğin dışında çalıştıkları, uzun dönem er/erbaşların da cephanelik içerisinde rütbeli personel nezaretinde istifleme işlemini gerçekleştirdikleri, çalışmaların devam ettiği esnada saat 21:15 sıralarında cephanelik içerisinde meydana gelen patlamanın tetiklemesiyle başlayan zincirlenme patlamalar sırasında yaklaşık 110 ton civarında el bombasının tahrip olduğu, iki astsubay, iki uzman çavuş ve yirmi bir erbaş ve erin şehit olduğu, beş askerin de basit tıbbi müdahale ile giderilir şekilde yaralandıkları,
Olay yerinde yapılan incelemeler üzerine düzenlenen 13/09/2012 tarihli olay yeri inceleme raporuna göre patlamanın etkisi ile 32 numaralı deponun tamamen tahrip olduğu, tavan ve yan duvar bölümlerinin değişik büyüklükte parçalanarak etrafa dağıldığı, bu bölümlere ait parçaların en az 1500 metre uzağa fırlamış olduğu, depo şap betonu katmanının, temel beton bloklarının yerinden hareket ettiği, altındaki toprak örtüsünün ve kaya parçalarının yerinden oynadığı ve görünür hale geldiği, olay anında depo önünde bulunan Land Rover tipi aracın yapısal bütünlüğünü tamamen kaybederek motor bloğunun güney istikametine 300 metre mesafeye, kasa ve şasi kısmının güneybatı istikametinde yaklaşık 200 metre mesafeye fırlamış olduğu, yakında bulunan diğer depolar, yangın söndürme istasyonları, su havuzu, nöbet mevzii ve kuleleri ile çevre fens tellerinde basınç ve parça tesiri nedeniyle çeşitli seviyelerde hasar oluştuğu, değişik tipte el bombalarının, bir kısmı kanon kutularında sıkışmış vaziyette, bir kısmında tapası yerinden çıkmış veya kırılarak kopmuş halde, bir kısmı gövde ve tapa aksamı ezik vaziyette olduğu, patlama sonrası depo önünde deponun zemin betonuna göre 2 metre derinliğinde bir çukur oluştuğu, olay sırasında depo ön kısmında bulunduğu değerlendirilen Land Rover ..., MAN kamyon ve mühimmata ait parçaların yaklaşık 6 km² alana saçıldığı dikkate alındığında, çok sayıda mühimmatın eş zamanlı infilakı suretiyle oldukça güçlü bir patlamanın meydana geldiği, zeminin patlama sonrası görüntüsünde gözlemlenen, depoya giriş istikametine göre sağ önde meydana gelen çukurun derinliğinin depo zemin betonuna göre 2 metre kadar daha derin olması ve depo tavan ve yan duvarlarının bulunmayışı dikkate alındığında, deponun giriş sağ kısmında ve zeminde ilk infilakın meydana geldiği, burada oluşan infilakın diğer mühimmata sempatik infilak suretiyle sirayet ederek, önden arkaya ve aşağıdan yukarı doğru mevcut mühimmatları tetikleyerek infilak ettirdiğinin tespit edildiği,
Olay nedeniyle vefat eden şehit ...'a otopsi işlemi yapıldığı ve 06/09/2012 tarihinde düzenlenen Ölü Muayene ve Otopsi Tutanağına göre "kişinin ölümünün mühimmat patlamasıyla husulü mümkün künt kafa ve genel beden travmasına bağlı kosta kemik kırıkları ve beyin zarı kanaması, beyin doku harabiyeti ve iç organ yaralanmalarına bağlı gelişen iç kanama sonucunda gerçekleştiğinin" tespit edildiği, olay yerinde bulunan diğer şehitlere ait doku ve kemik örnekleriyle yapılan biyolojik incelemeler neticesinde Biyoloji İhtisas Dairesinin 2012-10847-1472 sayılı ve 14/09/2012 tarihli raporu ile doku ve kemik numunelerinden tespit edilen DNA profilleri ile şehit yakınları ..., ..., ..., ., ... ve ...'e ait olduğu bildirilen kan örneklerinden tespit edilen DNA profillerinin karşılaştırması yapıldığı, elde edilen sonuçlara göre; toplanan doku örneklerinin şehitlere ait olduğunun tespit edildiği, incelemeye gönderilen zarflardan çıkan materyallerin bir miktarında düşük DNA miktarı ve/veya degredasyon sebebiyle karşılaştırmaya müsait değerlendirilebilir nitelikte DNA profili tespit edilemediğinin, bir miktar materyalin ise fiziksel olarak yapılan incelemeleri sonucunda DNA analizleri için uygun biyolojik materyal olmadığının tespit edildiği, başkaca bir şahsa ait eşleşmeyen DNA profili tespit edilmediği,
Dosya kapsamında alınan 04.02.2013 tarihli, 05/02/2013 tarihli ve 11.05.2015 tarihli bilirkişi raporlarında ortak şekilde, olay günü 32 no'lu depoda faaliyetlerin yürütülmesi esnasında emniyet tedbirlerine riayet edilmemesi, eğitim verilmeyen personele görev verilmesi, istifleme faaliyetlerinin akşam çok geç saatlere kadar yapılması, havanın kararması ve depoda aydınlatma sistemi olmadığından kapı önündeki aracın farıyla ve el fenerleri ile yapılan aydınlatmanın yetersizliği, aşırı iş yükü, iki gündür geç saatlere kadar çalışmanın verdiği işi kanıksama ve bir an önce işi bitirmek ve istirahate çekilmek için aceleci davranışların zemin hazırladığı bir süreç neticesinde meydana gelen bir kaza sonucu istifte bulunan sandıkların devrilerek yere düşen ve dağılmış olan tam atım el bombaları veya hermetik kutular içerisindeki tapaların üzerine bir veya bir kaç sandığın düşmesiyle bir patlamanın meydana geldiğinin değerlendirildiği, patlamanın temas halinde veya çok yakınında bulunan el bombaları, el bombası gövdeleriyle diğer el bombası sandıklarına sirayet etmesiyle başlayan ve cephaneliğin sağ ön giriş kısmında yaklaşık 3 metre çapındaki patlama çukurunu oluşturan zincirleme patlamanın sonucu husule gelen şok dalgaları, basınç, sıcak gazlar ile hararetin cephanelik içerisinde artarak kısa bir sürede doruğa ulaşması neticesinde yapılan hesaplamalara göre 110 ton civarındaki el bombasının büyük bir çoğunluğunu tetikleyerek kütle halinde büyük patlamaya sebebiyet verdiğinin tespit edildiği, ayrıca 18 Haziran 2012 tarihinde 29 ve 32 numaralı depolara konulan mühimmata ilişkin olarak yasal düzenlemelere ve uygulamalara aykırı şekilde, 04 Eylül 2012 tarihine kadar herhangi bir çalışma planının hazırlanmaması, depolama ve istifleme çalışmalarının denetim gerekçesiyle aceleye getirilerek kısa bir sürede yapılmaya çalışılması, 32 numaralı depoda 70 adet 105 mm. mühimmatın bulunduğu ve bunların el bombaları ile birlikte ancak zorunlu hallerde güvenlikten asla fedakarlıkta bulunulmadan ve üst komutanlıkların bilgisi dahilinde dapolanması gerektiğinin gözetilmemesi, istif çalışmaları sırasında net bir çalışma planının hazırlanmaması hususlarının da kazaya etki eden hallerden olduğunun tespit edildiği,
32 no'lu depoda yaşanan patlama sonrasında 4. Mühimmat Bölük Komutanlığı tarafından oluşturulan heyet tarafından olay yerinde incelemeler yapıldığı ve hazırlanan 18 Eylül 2012 tarihli raporda, 41. Mühimmat Bölük Komutanlığı'nın aylık tonaj durum raporlarında belirtilmeyen 218 ton daha boş depolama kapasitesi olduğu, yine ana Mühimmat Komutanlığınca görevlendirilen heyet tarafından yapılan incelemeler neticesinde düzenlenen 26 Eylül 2012 tarihli rapora göre ise 205 ton daha boş depolama kapasitesinin olduğunun tespit edildiği, bu bakımdan mühimmatın depolanması için yeterli alan bulunmadığı yönündeki savunmalara itibar edilemeyeceği, ayrıca 32 numaralı depodaki patlama sonrasında, tertip edilen mühimmatın diğer kısmının depolandığı 29 numaralı depoda yapılan incelemeler sırasında çekilen fotoğraflar incelendiğinde mühimmat sandıklarının kafile bütünlüğüne aykırı şekilde, neredeyse tavana değer vaziyette ve sallanır şekilde depolandığının görüldüğü, yine belirtilen mühimmatların 41. Mühimmat Bölük Komutanlığınca %100 muayene (DÖM) işlemi yapıldığı ve çalışma sonucunda 22.954 adet el bombasının kritik arızalı olarak tespit edildiği ve imha edildiği; imha edilen kritik arızalı mühimmatın incelenmesinde; mühimmatın bir kısmının yoğun korozyona uğradığı, el bombası pimlerinin, eğilen kısımların kırılma ihtimallerinin bulunduğuna dikkat edilmeden, kendiliğinden çıkmaması için geriye doğru eğildiği, bir kısım el bombası maşalarının koli bantları ile bantlandığı, ayrıca bazı el bombası sandıklarında tapaların özel yapılmış hermetik muhafaza kutularında olmadığı bu nedenle taşımaya yönelik nakliye emniyet tedbiri alınmadan getirildiğinin tespit edildiği olayda;
41. Mühimmat Bölük Komutanlığında İkmal Takım Komutanı olarak görev yapan sanığın, Mühimmatın Yönetimi Yönergesi gereği, depolama kısımlarının emniyet kuralları ve depolama tekniklerine uygun olarak mühimmatı elden geçirmesi, nakletmesi ve depolamasını sağlayıcı tedbirleri aldırmak, depolama sahasında alınacak emniyet tedbirleri ile ilgili olarak bölük komutanına teklifler götürmek, mühimmat muayenesinin zamanında ve doğru olarak yapılması için bakım komutanı ile koordine kurmak, depolama tesislerinin düzenlenmesini planlamak, depolama kısımlarının faaliyetlerini kontrol ve koordine etmek, mühimmatın depolanması ve ikmali ile ilgili raporları düzenlemek, depolama ve elden geçirme faaliyetlerine nezaret etmek, yapılan çalışmalarda emniyet sağlamak, ikmal işlerinin doğru ve zamanında yapılmasını temin etmek görevlerinin bulunduğu, ayrıca olay günü kışlanın nöbetçi amiri olduğu, bu sıfatı sebebiyle İç Hizmet Kanunu hükümleri gereği olarak nöbeti sırasında kışla komutanının tüm yetki ve görevlerine sahip olduğu, nöbet görevi sırasında en başta birliğin emniyetiyle ilgili her türlü tedbirleri almakla mükellef olduğu, oluş ve dosya kapsamına göre sanığın tertip olunan ve gönderilen mühimmatın depolanması faaliyetlerine ve depoların kullanamına ilişkin etkin bir planlama yapmadığı, depoların tasnifi aşamasında her iki gün de yapılan muayene, tasnif ve istif çalışmalarından haberdar olduğu ve bu çalışmaların eğitimsiz personel tarafından gecenin geç saatlerine kadar sürdüğünü bildiği, tanık beyanları ile de sabit olduğu üzere bu faaliyet sırasında çalışmaları yürüten personelin tecrübesizliği, yorgunluğu, bıkkınlığı, organizasyon eksikliği, fiziki koşulların yetersizliği gibi etkenlerin etkisiyle iş disiplinin tamamen ortadan kaybolduğunun sanık tarafından görülerek çalışmaları sonlandırması gerekirken aksine sürdürülmesine yönelik eylemler içerisine girdiği, ayrıca gözlemlediği aksaklıkları üstlerine bildirip muhtemel kazaları önleyici mahiyette teklifler sunmadığı, açıklanan sebeplerle meydana gelen patlamadan sorumlu olduğu, sanığın sahip olduğu rütbe, kıdem ve eğitim itibarıyla somut olayda meydana gelen neticenin sanık bakımından öngörülebilir olması sebebiyle sorumluluğunun bilinçli taksir düzeyinde olduğu, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda sanığın bilinçli taksirle öldürme suçundan mahkumiyetine ilişkin kurulan hükmün, oluş ve dosya kapsamına uygun olduğu anlaşılmakla yapılan incelemede;
Bozma ilamına uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafinin eksik inceleme ile hüküm kurulduğuna, meydana gelen kaza sebebiyle sanığın kusurunun bulunmadığına, sanığın kendisine verilen emri ifa ettiğine ve kazanın sanık tarafından engellenme ihtimalinin olmadığına, kasa ile sanığın eylemi arasında illiyet bağı bulunmadığına ilişkin; katılanlar ..., ..., ... ve ... vekilinin eksik inceleme ile hüküm kurulduğuna, suçun olası kast ile işlendiğine ve meydana gelen neticenin ağırlığı gözetilerek teşdiden ceza tayin edilmesi gerektiğine ilişkin; katılanlar ..., ..., ..., ... ... ve ... vekillerinin eksik inceleme ile hüküm kurulduğuna, sanığın eyleminin bilinçli taksir değil olası kast kapsamında kabul edilmesi gerektiğine ve teşdiden hüküm kurulması gerektiğine ilişkin; katılan ... vekilinin sanığa verilen cezanın üst sınırdan belirlenmesi ve hiç bir takdiri indirim hükmü uygulanmadan belirlenmesi gerektiğine ilişkin; katılanlar ..., ..., ... ve ... vekilinin ise verilen cezanın meydana gelen zarar karşısında yetersiz olduğuna, temel cezanın alt sınırdan daha fazla uzaklaşılarak belirlenmesi gerektiğine, takdiri indirim hükümlerinin uygulanmaması gerektiğine ve bilinçli taksir gereği yapılan arttırımın üst sınırdan belirlenmesi gerektiğine ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, usul ve Yasaya uygun ... Bölge Adliye Mahkemesi 11. Ceza Dairesinin 08/01/2020 tarih, 2019/568 esas - 2020/12 sayılı kararına karşı yapılan temyiz isteminin isteme uygun olarak CMK'nın 302/1. maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, 5271 sayılı CMK'nın 7165 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 8. maddesi ile değişik 304/1. maddesi uyarınca, dosyanın gereği için Afyon 1. Ağır Ceza Mahkemesine; kararın bir örneğinin de ... Bölge Adliye Mahkemesi 11. Ceza Dairesine iletilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına GÖNDERİLMESİNE, 23/11/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.