Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2012/11582 Esas 2012/13504 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/11582
Karar No: 2012/13504
Karar Tarihi: 23.11.2012

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2012/11582 Esas 2012/13504 Karar Sayılı İlamı

14. Hukuk Dairesi         2012/11582 E.  ,  2012/13504 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 29.05.2011 gününde verilen dilekçe ile ipotek şerhinin konulması istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 08.12.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ve davalı idare vekilleri tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

    K A R A R
    Dava, haksız olarak kaldırılan ipotek şerhinin yeniden konulması istemine ilişkindir.
    Davacı vekili, 25.12.2006 tarihli 16618 no"lu ipotek senedi ile davalı ..."ın maliki olduğu 875 ada 4 parsel sayılı taşınmazda bulunan 9 no"lu mesken niteliğindeki bağımsız bölümü üzerine bayilik sözleşmesinden kaynaklanan doğmuş ve doğacak borçların teminatı olarak 100.000 TL bedelli birinci derecede, fekki bildirilinceye kadar süreli ipotek tesis edildiğini, ipotek sözleşmesinde davacı firmayı temsil eden vekilin vekaletnamesinde fek yetkisi bulunmamasına karşın 20.03.2007 tarihinde davacı şirket lehindeki ipoteğin terkin edildiğini, halen davacı şirketin alacaklı olduğunu ileri sürerek ipoteğin ... kütüğünün taşınmaza ait ilgili sayfasına şerh edilerek ... kaydının tashih edilmesi doğrultusunda karar verilmesini istemiştir.
    Davalı idare vekili, lehine ipotek tesis edilen şirket yönetim kurulu başkanı tarafından ipoteğin kaldırılmasını talep eden vekile verilen dayanak vekaletnamede fek yetkisinin bulunduğunu, husumete ehil olmadıklarını, yapılan işlemde kusurun bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur..
    Davalı, ... vekili, davaya cevap vermek için süre istemiştir.
    Mahkemece, davacı şirket vekilinin fek yetkisi olmayan vekaletnamesine dayanılarak ipoteğin terkin edildiği gerekçesiyle davanın kabulü ile ipoteğin taşınmaza ait ... kütüğünün ilgili sayfasına şerh edilmesine karar verilmiştir.
    Hükmü, davacı vekili ve davalı idare vekili ayrı ayrı temyiz etmiştir.
    1-Yapılan yargılamaya, toplanan deliller ve tüm dosya içeriğine göre davalı idare vekilinin tüm, davacı vekilinin aşağıdaki bendin dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
    2-Davacı vekilinin vekalet ücretine yönelik temyiz itirazlarına gelince; ipotek kişisel bir alacağın teminat altına alınması amacını güden ve bir taşınmaz değerinden alacaklının alacağını elde etmesini sağlayan sınırlı bir ayni haktır. İpotek tesisi için rehin edilecek taşınmaz maliki ile alacaklı arasındaki anlaşmanın (rehin sözleşmesi) bulunması ve rehin sözleşmesinin Türk Medeni Kanununun 856. maddesi gereğince ... siciline tescil edilmesi gerekir.Alacak sona erdiği halde alacaklı, terkin taahhüdünü iradesiyle yerine getirmezse, taşınmaz maliki ipoteğin fekkini (kaldırılmasını) dava yolu ile isteyebilir.
    Somut olayda; incelenen ve ipotek aktinin çerçevesini tayin eden 25.12.2006 tarihli ve 16618 yevmiye no"lu resmi akit tablosu içeriğinden ipoteğin, ileride gerçekleşecek veya gerçekleşmesi muhtemel olan bir alacağın teminatı olarak 100.000,00 TL bedelle tesis edildiği görülmektedir. Davalı idare tarafından lehine ipotek tesis edilen davacı şirket vekilinin fek yetkisi bulunmayan vekaletnamesine dayanılarak ipotek terkin edilmiş, ipoteğin yeniden konulması için davacı şirket vekili tarafından 100.000,00 TL dava değeri gösterilip harcı yatırılmak suretiyle eldeki dava açılmıştır.
    Hüküm tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi"nin 12. maddesi gereğince "Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde gösterilen hukuki yardımların konusu para veya para ile değerlendirilebiliyor ise avukatlık ücreti, (yedinci maddenin ikinci fıkrası, dokuzuncu maddenin birinci fıkrasının son cümlesi ile onuncu maddenin son fıkrası hükümleri saklı kalmak kaydıyla,) tarifenin üçüncü kısmına göre belirlenir. Belirlenen bu ücret Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümüne göre tespit edilen ücretten az olamaz.
    Bu durumda mahkemece, dava dilekçesinde gösterilen ve harcı yatırılan ipotek değeri üzerinden davacı lehine nispi vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde maktu vakalet ücretine hükmedilmesi doğru görülmediğinden hükmün bu sebeple bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1.) bentte açıklanan nedenle davalı vekilinin tüm, davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine; (2.) bentte açıklanan nedenle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde davacı tarafa iadesine, 23.11.2012 tarihinde oybirliği ile karar verildi.










    Hemen Ara