Esas No: 2018/7498
Karar No: 2020/8066
Karar Tarihi: 09.12.2020
Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2018/7498 Esas 2020/8066 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Elatmanın Önlenmesi, Ecrimisil
Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın usulden reddine karar verilmiş olup, hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.
KARAR
Davacı vekili 18.05.2010 tarihli dava dilekçesinde; dava konusu taşınmazın davalı tarafından işgal edildiğinden bahisle elatmanın önlenmesine ve ecrimisile karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı, davaya cevap sunmamıştır.
Asliye Hukuk Mahkemesince, ziraat bilirkişisi tarafından düzenlenen rapor kapsamına göre davacı hissesine düşen ecrimisil bedelinin 397,02 TL, taşınmaz değerinin de 2503,29 TL toplam 2900,31 TL olduğu, bu durumda dava değeri itibariyle Asliye Hukuk Mahkemelerinin görevi dışında olup davaya bakma görevinin Sulh Hukuk Mahkemesine ait olduğu gerekçesiyle, görevsizlik kararı verilmiştir.
Davacı vekili 30.04.2014 tarihli dilekçesi ile dosyanın görevli Mahkemeye gönderilmesi talebinde bulunmuş; bu talepten sonra davalıya gerekçeli karar tebliğ edilerek kararın kesinleşmesi sağlanmış ve kesinleşmeden önceki talebe dayalı olarak dosya görevli Mahkemeye gönderilmiştir. Ancak; görevli Mahkemece 6100 sayılı HMK"nin 20. maddesi uyarınca görevsizlik veya yetkisizlik kararının kesinleşmesinden sonra taraflardan birinin kararı veren mahkemeye başvurarak dava dosyasının görevli veya yetkili mahkemeye gönderilmesini talep etmesi gerektiğinden iş bu dosya herhangi bir talep olmadan kendiliğinden mahkemeye tevzi edildiğinden davanın usulden reddine karar verilmiş olup; hükme karşı davacı vekilince temyiz isteminde bulunulmuştur.
Dosya kapsamında davacı vekilinin 30.04.2014 tarihli dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesi talebini içerir dilekçe mevcut bulunmasına göre; işin esasının incelenmesi gerektiği halde yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün 6100 sayılı HMK"nin Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK"un 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, HUMK"un 440/III-1, 2, 3 ve 4. bentleri gereğince ilama karşı karar düzeltme yolu kapalı bulunduğuna, 09.12.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.