Esas No: 2012/11430
Karar No: 2012/12867
Karar Tarihi: 06.11.2012
Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2012/11430 Esas 2012/12867 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı-birleştirilen dosya davalısı vekili tarafından, davalı-birleştirilen davacı aleyhine 13.05.2011 gününde verilen dilekçe ile ... iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; ... iptali ve tescil davasının reddine, elatmanın önlenmesi davasının kabulüne dair verilen 28.06.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı-birleştirilen dosya davalısı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı-davalı ..., çekişmeli bağımsız bölümü 13.06.2007 tarihli adi yazılı sözleşme ile dava dışı yüklenici..."den temlik aldığını ileri sürerek ... iptali ve tescil talebinde bulunmuştur.
Davalı-davacı ..., maliki olduğu 3193 ada 7 parsel sayılı taşınmazın 9 no’lu bağımsız bölümüne davalının elatmasının önlenmesini istemiştir.
Mahkemece, ... iptali ve tescil istemli asıl davanın reddine, elatmanın önlenmesine ilişkin birleştirilen davanın ise kabulüne karar verilmiştir.
Hükmü davacı-davalı ... vekili temyiz etmişlerdir.
Somut olayda; davacı-davalı ..., davalı-davacı ..."ın kötüniyetli alıcı olduğunu ve ... ile dava dışı yüklenici... arasında gerçekleşen resmi satış işleminde taraf muvazası bulunduğunu sürmüştür. Bu durumda uyuşmazlığın çözümü için Türk Medeni Kanununun 1023. ve 1024. maddeleri de gözetilerek davalı-davacı ... ile yüklenici... arasındaki hukuki işlemin gerçek nedeni üzerinde durularak ayni hakkın yolsuz olarak kazanılıp kazanılmadığının araştırılması gerekmektedir. Bu nedenle kötüniyetli
ve muvazalı yapıldığı ileri sürülen hukuki işlemin diğer tarafı olan yüklenici..."in de davada yer alması zorunlu bulunduğundan davacıya bu kişiye karşı da dava açmak üzere uygun bir süre verilip açılırsa eldeki dava ile birleştirilip sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken bu yönler gözardı edilerek davanın yazılı olduğu şekilde reddi doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz isteminin kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozmanın niteliğine göre diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin yatırılan harcın istek halinde iadesine, 06.11.2012 tarihinde oybirliği ile karar verildi.