(Kapatılan) 6. Hukuk Dairesi 2009/5092 E. , 2010/1038 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı itirazın iptali davasına dair karar davalı-davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Dava itirazın iptali ve inkar tazminatının tahsili istemine ilişkin olup mahkemece istemin kısmen kabulüne davacının inkar tazminatı isteminin reddine karar verilmiş, hüküm davacı ve davalı vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı vekili davalının 2005 yılı Eylül ve Ekim ayları kiralarını ödemediğinden aleyhine icra takibi yapıldığını, itirazı üzerine açılan itirazın iptali ve temerrüt nedeniyle tahliye davası sonunda itirazın iptaline ve kiralananın tahliyesine dair verilen kararın davalı yönünden kesinleştiğini, bu defa davalı hakkında 21.03.2007 tarihinde 2005 yılı kasım ayından 2007 yılı Mart ayına kadar ödenmeyen kira bedeli ve işlemiş faiz üzerinden 12.İcra Müdürlüğünün 2007/3953 esas sayılı dosyası üzerinden icra takibi yaptıklarını, borçlunun itirazı üzerine itirazın iptali ve %40 oranında inkar tazminatının tahsilini istemiştir. Davalı vekili kiralananın 15.11.2005 tarihinde tahliye edilip anahtarların davacıya teslim edildiğini, borçlu olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Taraflar arasında 15.09.2005 tarihli sözlü sözleşme yapıldığı uyuşmazlık konusu değildir. Davacı vekili aylık kiranın 450 YTL olduğunu iddia etmiş, davalı aylık kira miktarına açıkca karşı koymamıştır. Davalı istenen aylara ilişkin kira borcu olmadığını kiralananı tahliye edip anahtarı davacıya teslim ettiğini savunmuş isede bu savunmasını kanıtlayamamıştır.
1-Dosya kapsamına, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerekçelere göre; davalının tüm, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Davacının inkar tazminatına yönelik temyiz itirazlarına gelince; alacak likit olup bilirkişi sadece istenen aylık kira bedeli ile istenen aylar sayısını çarpmak suretiyle alacak miktarını belirlemiştir. Bu durumda davacının icra inkar tazminatı isteminin kabulü yerine reddi doğru olmadığından hükmün bu kısmının bozulması gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda 2.bentte yazılı nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile inkar tazminatına yönelik hüküm kısmının BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 4.2.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.