Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2012/6639 Esas 2012/8985 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/6639
Karar No: 2012/8985
Karar Tarihi: 08.11.2012

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2012/6639 Esas 2012/8985 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Mahkeme, ticareti terk hükümlerine muhalefet etmek suçundan sanık hakkında beraat kararı vermiştir. Ancak Yargıtay C.Başsavcılığı'nın itirazı üzerine dosya yeniden incelenmiş ve Yargıtay Ceza Genel Kurulu, ticaret şirketi müdürlerinin ticareti terk etmeleri halinde cezalandırılabileceği kararını vermiştir. Mahkeme kararı, borçlu şirketin doğru takip dosyası üzerinden incelenmediği için bozulmuştur.
Kanun Maddeleri:
- İcra İflas Kanunu'nun 44. maddesi: Ticareti terk eden tacirlerin yükümlülükleri
- 6352 sayılı Kanun'un 99. ve 101. maddeleri: Yargıtay incelemesi için dosya gönderilmesi ve karar verilmesi
16. Hukuk Dairesi         2012/6639 E.  ,  2012/8985 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : ... 4. İCRA MAHKEMESİ


    Ticareti terk hükümlerine muhalefet etmek suçundan sanık ...’ın beraatine karar verilmiş, hüküm şikayetçi tarafından temyiz edildiğinden, Yargıtay C.Başsavcılığının bozma istemli tebliğnamesiyle dosya gönderilmekle Dairemizce yapılan inceleme sonunda 15.11.2011 tarihli karar ile mahkeme hükmünün onanmasına karar verilmiş, bu karara karşı Yargıtay C.Başsavcılığının 03.01.2011 tarihli itirazı üzerine, Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 10.07.2012 tarih ve 2011/0013 Esas, 2012/701 Karar sayılı kararı ile 6352 sayılı yasanın 99 ve 101. maddeleri uyarınca itirazın Dairemizce değerlendirilmesi için dosya yeniden gönderilmiş olmakla, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okunarak; GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Somut olayda, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itiraz yazısında; İİK"nun 44. maddesinde “ticareti terk eden tacir” ifadesi kullanılmış olup bu ifadenin yalnızca gerçek kişi tacirleri kapsadığına ilişkin herhangi bir kısıtlayıcı hükmün bulunmadığı, bu sebeple limited şirketlerin temsil ve idareye yetkili müdürlerinin de, şirketin ticareti terk etmeleri halinde İİK"nun 44. maddesindeki yükümlülükleri yerine getirmeyeceklerine ilişkin bir istisna getirilmediğine göre, tıpkı gerçek kişi tacirler gibi cezalandırılmalarına da bir engel bulunmadığı; diğer yandan, İİK"nun 44. maddesinde yapılan değişikliğin “ticareti terk eden kötü niyetli borçluların” bu davranışlarının önlenmesi amacıyla yapıldığının da gerekçede açıkça ifade edildiği, Yüksek Özel Dairenin kararında tüzel kişi tacirler hakkında 44. maddesinin 2. fıkrasının uygulama kabiliyetinin olmadığı belirtilmiş ise de, aynı maddenin 1. fıkrasının gözönüne alınmadığına değinilmiş ve bozma kararı verilmesi gerekirken onama kararı verilmesinin isabetsizliği ileri sürülerek hükmün bozulması talep edilmiştir. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının aynı konudaki itirazına ilişkin Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 14/02/2012 tarih ve 2012/16.HD - 505, 509 ve 513 Esas sayılı dosyalarında özetle; ticareti terk eden borçlunun 6762 sayılı Türk Ticaret Yasası anlamında tacir olmasının gerektiği, 6762 sayılı Kanunun 18. maddesinde ticaret şirketlerinin de tacir olduğunun belirtilmesi nedeniyle ticaret şirketlerinin ve bu anlamda limited şirketin anılan Kanunun 18. maddesi uyarınca tacir olduğunda kuşku bulunmadığı, İİY"nın 44. maddesinde "ticareti terk eden tacir" ifadesi kullanılmış olup, bu ifadenin yalnızca gerçek kişi tacirleri kapsadığına ilişkin herhangi bir kısıtlayıcı hükmün konulmadığı, o halde tacir sayılan limited şirketlerin temsil ve idareye yetkili müdürlerinin, şirketin ticareti terk etmeleri halinde İcra İflas Yasasının 44. maddesindeki yükümlülükleri yerine getirmeyeceklerine ilişkin bir istisna getirilmediğine göre, tıpkı gerçek kişi tacirler gibi aynı Yasanın 337/a maddesi uyarınca cezalandırılmalarına da bir engel bulunmadığı, diğer yandan İİY"nın 44. maddesinde yapılan değişikliğin “ticareti terk eden kötü niyetli borçluların” bu davranışlarının önlenmesi amacıyla yapıldığının da gerekçede açıkça ifade edildiği, ticari şirketi temsil ve idareden sorumlu müdür ve yetkililerinin bu suçu işleyemeyeceklerinin kabulü halinde, ticareti terk suçunu işleyen gerçek kişi tacirlerin İİY"nın 337/a maddesi uyarınca cezalandırılmaları gerekecek, ancak aynı fiili işleyen ve İİY"nın 345. maddesi uyarınca bu fiilden sorumlu tutulması gereken ticaret şirketi müdür ve yetkililerinin ise cezai sorumluluktan muaf tutulmaları anlamına gelecektir ki bunun yasal bir dayanağı bulunmadığı gerekçesiyle oyçokluğuyla Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itirazının kabulüne karar verilmiştir.
    Yargıtay C. Başsavcılığının itirazı yerinde görüldüğünden kabulü ile Dairemizin 15.11.2011 tarih ve 2011/4508 Esas, 2011/7163 sayılı kararının kaldırılmasına karar verilerek yapılan inceleme sonunda;
    Müşteki HSBC Bank A.Ş vekili 07.09.2009 havale tarihli şikayet dilekçesinde, borçlu şirketin ... Mobilya Day. Tük. Mal. Paz. İth. İhr. San. ve Tic.Ltd Şti. ve yetkilisinin de ... olduğu belirtilmesine ve takip dayanağı olarak ... 1. İcra Müdürlüğünün 2009/22192 esas sayılı dosyasını bildirmesine karşın, getirtilen bu dosyada alacaklısının Eke Tekstil A.Ş., borçlusunun ise ... Giyim AŞ. olduğu anlaşılmakla, takip dosyası numarasının hatalı olarak bildirilmiş olması ihtimaline binaen, müşteki vekiline doğru icra takip dosyasını bildirmesi için makul bir süre tanınarak, bu süre içerisinde doğru icra takip dosyasını bildirmesi durumunda getirtilip incelenerek, takibin kesinleştiğinin saptanması halinde; bu kez atılı suçun oluşup oluşmadığı yönünde, ticaret sicili memurluğundan faal olup olmadığı ile yetkilisinin kim olduğu, kayıtlı adresinde ticari faaliyetinin bulunup bulunmadığı yönünde zabıta araştırması yaptırılarak ve mükellefiyetinin devam edip etmediği kayıtlı olduğu vergi dairesi müdürlüğünden sorularak, re"sen terk ettirildiği anlaşıldığı takdirde, hangi tarihte terk ettirildiği, buna göre de şikayetin süresinde yapılıp yapılmadığı tespit edilerek, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdiri gerekirken, başka şirketle ilgili takip dosyası esas alınarak yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün istem gibi BOZULMASINA, 08.11.2012 gününde oybirliği ile karar verildi.

    Hemen Ara