Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2010/9182 Esas 2011/53 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2010/9182
Karar No: 2011/53
Karar Tarihi: 17.01.2011

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2010/9182 Esas 2011/53 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davacı vekili borçlu Metin'in vergi borçlarından dolayı davalılar ... ve ... tarafından icra takibi yapıldığını ve borcu karşılayacak malı bulunmadığını ileri sürerek borçlu Metin'in dava konusu araç ve taşınmazları davalı ...'ya boşanma tazminatı olarak vermek suretiyle yaptığı devirlere ilişkin tasarrufların iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Mahkeme, davalılar arasındaki boşanma davasının sonucu olarak taraflar arasında düzenlenen protokolün muvazaalı olmadığına ve davalıların boşandıktan sonra ayrı yaşadıklarına dair tanık beyanlarının da muvazaa olmadığını gösterdiğine karar vermiş ve davanın reddine hükmetmiştir. Ancak, yapılan protokol içeriğine göre vergi borçlusu davalı ... tüm mal varlığını boşandığı eşine devretmiştir. Bu durum, yıllarca devam eden bir evlilikte, borçlunun kendine hiç mal bırakmayan ve boşandığı eşine 8 taşınmaz ile 3 aracı veren bir sözleşme imzalamasının hayatın olağan akışına uygun düşmediğini ortaya çıkarmıştır. Bu nedenle, davanın kabulüne karar vermek gerektiğine hükmedilmiştir. Kanun maddeleri ise, 6183 Sayılı Kanun'un 24 vd maddeleridir. Ayrıca, 6183 sayılı Kanun'un 28, 29 ve 30. madd
17. Hukuk Dairesi         2010/9182 E.  ,  2011/53 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


    Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    -K A R A R-

    Davacı vekili, davalı borçlu ... aleyhine vergi borçlarından icra takibi yaptıklarını, borcu karşılayacak malı bulunmadığını ileri sürerek borçlu Metin’in dava konusu araç ve taşınmazları davalı ...’ya boşanma tazminatı olarak vermek suretiyle yaptığı devirlere ilişkin tasarrufların iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı ... vekili ve davalı ... davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, davalılar arasındaki boşanma davasının sonucu olarak taraflar arasında düzenlenen protokolün muvazaalı olmadığı ve davalıların boşandıktan sonra ayrı yaşadıkları, evliliğin bitiş nedenlerine dair tanık beyanlarının da muvazaa olmadığını gösterdiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava 6183 Sayılı Kanun’un 24 vd maddelerine davayı tasarrufun iptali istemine ilişkindir.
    Mahkemece yazılı gerekçelerle davanın reddine karar verilmiş ise de varılan sonuç dosya kapsamına uygun düşmemektedir.
    Borçlu ile 3. kişi durumundaki boşandığı eşi davalı ... arasında, borcun doğumundan sonra açıldığı anlaşılan boşanma davasında sunulan protokolün mahkeme tarafından uygun bulunması sonucu dava konusu devirler gerçekleştirilmiştir.
    Ne var ki yapılan protokol içeriğine göre vergi borçlusu davalı ... tüm mal varlığını boşandığı eşe devretmiştir. Yıllarca devam eden bir evlilikte, boşanmanın nedeni tanık beyanında belirtilen sebep bile olsa edinilmiş malların paylaşımında borçlunun, kendine hiç mal bırakmayan ve boşandığı eşine 8 taşınmaz ile 3 aracı veren sözleşmeyi imzalaması hayatın olağan akışına uygun düşmemektedir. Mahkemece açıklanan hususlar nazara alınarak 6183 sayılı Kanun’un 28, 29 ve 30. maddeleri kapsamında kesinleşmiş vergi borcunun miktarı da belirlenmek suretiyle davanın kabulüne karar vermek gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetli değildir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 17.01.2011 tarihinde oybirliği ile karar verildi.








    Hemen Ara