Yargıtay Ceza Genel Kurulu 2009/1-95 Esas 2009/180 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
Ceza Genel Kurulu
Esas No: 2009/1-95
Karar No: 2009/180

Yargıtay Ceza Genel Kurulu 2009/1-95 Esas 2009/180 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Sanık K....Ö....’in kasten öldürmeye teşebbüs suçu ve 6136 sayılı Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkında Kanuna aykırılık suçu ile ilgili olarak verilen mahkumiyet kararı incelenmiştir. Mahkeme kararında, sanığın adli sicil kaydının bulunmadığı ve objektif koşulların gerçekleştiği belirtilerek, hükmün açıklanmasının geri bırakılması gerektiği değerlendirilmiştir. Kanun maddeleri ise şu şekildedir:
- 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu (CMK) [Madde 231]
- 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu [Madde 23]
- 5560 sayılı Çeşitli Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun [Madde 23]
- 5728 sayılı Temel Ceza Kanunlarına Uyum Amacıyla Çeşitli Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun [Madde 562]
- 6136 sayılı Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkında Kanun [Madde 13]
Ceza Genel Kurulu 2009/1-95 E., 2009/180 K.

Ceza Genel Kurulu 2009/1-95 E., 2009/180 K.

  • 5271 S. CEZA MUHAKEMESİ KANUNU [ Madde 231 ]
  • 5395 S. ÇOCUK KORUMA KANUNU [ Madde 23 ]
  • 5560 S. ÇEŞİTLİ KANUNLARDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA İLİŞK... [ Madde 23 ]
  • 5728 S. TEMEL CEZA KANUNLARINA UYUM AMACIYLA ÇEŞİTLİ KA... [ Madde 562 ]
  • 6136 S. ATEŞLİ SİLAHLAR VE BIÇAKLAR İLE DİĞER ALETLER H... [ Madde 13 ]
  • "İçtihat Metni"

    Sanık K....Ö....’in kasten öldürmeye teşebbüs suçunun yanında 6136 sayılı Yasanın 13/3, 62/1, 50/l-a ve 52/2-4. maddeleri uyarınca sonuç olarak 6000 ve 375 YTL. adli para ceza¬

    ¬sı ile cezalandırılmasına ilişkin E..... Ağır Ceza Mahkemesince verilen 02.05.2006 gün ve 719-262 sayılı hüküm, o yer C.Savcısı ve sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle dosyayı inceleyen Yargıtay 1. Ceza Dairesince 18.06.2008 gün ve 3072-5153 sayı ile onanmıştır.

    Yargıtay C.Başsavcılığı ise 28.04.2009 gün ve 40576 sayı ile;

    “…5271 sayılı CMK’nun 231. maddesinde yer alan ve şikâyete bağlı suçlarla sınırlı olarak hükmolunan bir yıl veya daha az süreli hapis veya adli para cezası için kabul edilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kurumu, 08.02.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5728 sayılı Yasanın 562. maddesi ile 5271 sayılı CMK’nun 231. maddesinin 5 ve 14. fıkralarında yapılan değişiklik ile şikâyete bağlı olma şartı kaldırılarak, İnkılâp kanunlarında yer alan suçlar ayrık olmak üzere tüm suçlar bakımından hükmolunan iki yıl ve daha az süreli hapis veya adli para cezalarını kapsayacak şekilde yeniden düzenlenmiştir.

    Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 19.02.2008 gün ve 346-25 sayılı kararında kurumun hukuki niteliği itibariyle, sanık hakkında kurulan mahkûmiyet hükmünün hukuki bir sonuç doğurmamasını ifade eden ve doğurduğu sonuçlar itibariyle karma bir özelliğe sahip bulunan bu kurumun denetim süresi içinde kasten yeni bir suçun işlenmemesi ve yükümlülüklere uygun davranılması halinde, geri bırakılan hükmün ortadan kaldırılarak kamu davasının 5271 sayılı CMK’nun 223. maddesi uyarınca düşürülmesi sonucu doğurduğundan bu haliyle sanık ile devlet arasındaki cezai ilişkiyi sona erdiren düşme nedenlerinden birini oluşturduğu kabul edilmiştir.

    Mahkemece sanık hakkında 6136 sayılı Yasaya aykırılık suçundan dolayı hükmolunan sonuç 6.000 YTL. ve 375 YTL. adli para cezaları bakımından 5271 sayılı CMK’nun 231/5. maddesinin uygulanma koşullarının bulunup bulunmadığı yönünden mahkemesince yeni bir değerlendirme yapılması zorunluluğu”

    ” bulunduğu görüşüyle itiraz yasa yoluna başvurarak, Özel Dairenin onama kararının sanık K....Ö..."in 6136 sayılı Yasaya aykırılık suçu yönünden kaldırılarak, yerel mahkeme hükmünün 5728 sayılı Yasa ile değişik 5271 sayılı CYY’nın 231. maddesi uyarınca bozulmasına karar verilmesi isteminde bulunmuştur.

    Dosya Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilmekle, Ceza Genel Kurulunca değerlendirilmiş ve açıklanan gerekçelerle karara bağlanmıştır.

    TÜRK MİLLETİ ADINA

    CEZA GENEL KURULU KARARI

    Yargıtay C.Başsavcılığı ile Özel Daire arasındaki uyuşmazlık; 6136 sayılı Yasaya aykırılık suçundan verilen mahkûmiyet hükmünün, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının değerlendirilmesi yönünden bozulmasına karar verilmesinin gerekip gerekmediğine ilişkindir.

    Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kurumu, hukukumuzda ilk kez çocuklar hakkında 5395 sayılı Çocuk Koruma Yasasının 23. maddesi ile büyükler hakkında ise 5271 sayılı CYY’nın 231. maddesine 19.12.2006 tarihinde yürürlüğe giren 5560 sayılı Yasanın 23. maddesiyle eklenen 5-14. fıkralar ile kabul edilmiş, aynı Yasanın 40. maddesiyle 5395 sayılı Yasanın 23. maddesi değiştirilmek suretiyle de denetim süresindeki farklılık hariç olmak koşuluyla, çocuk suçlular ile yetişkin suçlular hükmün açıklanmasının geri bırakılması açısından aynı koşullara tabi kılınmıştır.

    Başlangıçta yetişkin sanıklar yönünden şikâyete bağlı suçlarla sınırlı olarak, hükmolunan bir yıl veya daha az süreli hapis veya adli para cezası için kabul edilen bu müessese, 08.02.2008 tarihinde yürürlüğe giren 23.01.2008 gün ve 5728 sayılı Yasanın 562. maddesi ile 5271 sayılı Yasanın 231. maddesinin 5 ve 14. fıkralarında yapılan değişiklik ile hükmolunan iki yıl veya daha az süreli hapis veya adli para cezaları için uygulanabilir hale getirilmiş ve Anayasanın 174. maddesinde güvence altına alınan İnkılâp Kanunlarında yer alan suçlar ayrık olmak üzere tüm suçları kapsayacak şekilde düzenlenmiştir.

    Sanık hakkında kurulan mahkûmiyet hükmünün hukuki bir sonuç doğurmamasını ifade eden ve doğurduğu sonuçlar itibariyle karma bir özelliğe sahip bulunan hükmün açıklanmasının geri bırakılması kurumu, denetim süresi içinde kasten yeni bir suçun işlenmemesi ve yükümlülüklere uygun davranılması halinde, geri bırakılan hükmün ortadan kaldırılarak kamu davasının 5271 sayılı CYY’nın 223. maddesi uyarınca düşürülmesi sonucunu doğurduğundan, bu niteliğiyle sanık ile devlet arasındaki cezai nitelikteki ilişkiyi sona erdiren düşme nedenlerinden birisini oluşturmaktadır. Yeni sistemde cezaların içtimaı müessesine yer verilmemesi ve düşme sebeplerinin her suç yönünden ayrı ayrı dikkate alınması zorunluluğu nedeniyle birden fazla suçtan mahkûmiyet halinde, hükmün açıklanmasının geri bırakılması koşulları her suç yönünden ayrı ayrı değerlendirilmeli, ancak mahkemece bu olguların sanığın suç işleme hususundaki eğilimi kapsamında değerlendirilebileceği de gözden uzak tutulmamalıdır.

    Dosyanın incelenmesinde, adli sicil kaydı bulunmayan sanık Kemal Özer hakkında, 6136 sayılı Yasaya aykırılık suçundan sonuç olarak hükmedilen 6000 ve 375 Lira adli para cezası yönünden hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin objektif koşulların gerçekleştiği anlaşılmaktadır.

    Bu itibarla, Yargıtay C. Başsavcılığı itirazının kabulü ile Özel Daire onama kararının sanık K....Ö.... hakkındaki 6136 sayılı Yasaya aykırılık suçu açısından kaldırılmasına, yerel mahkeme hükmünün, hükümden sonra 08.02.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5728 sayılı Yasa ile değişik 5271 sayılı CYY’nın 231. maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının subjektif koşullarının oluşup oluşmadığının değerlendirilmesi amacıyla bozulmasına karar verilmelidir.

    SONUÇ:

    Açıklanan nedenlerle;

    1- Yargıtay C. Başsavcılığı itirazının KABULÜNE,

    2- Yargıtay 1. Ceza Dairesinin 18.06.2008 gün ve 3072-5153 sayılı onama kararının sanık K....Ö..... hakkındaki 6136 sayılı Yasaya aykırılık suçu yönünden KALDIRILMASINA,

    3- E..... Ağır Ceza Mahkemesinin 02.05.2006 gün ve 719-262 sayılı kararının, sanık K.....Ö..... hakkındaki 6136 sayılı Yasaya aykırılık suçu yönünden, hükümden sonra 08.02.2008 tarihinde yürürlüğe giren, 23.01.2008 gün ve 5728 sayılı Yasa ile değişik 5271 sayılı CYY’nın 231. maddesi uyarınca, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının subjektif koşullarının, oluşup oluşmadığının değerlendirilmesi zorunluluğundan BOZULMASINA,

    4- Dosyanın, mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 30.06.2009 günü yapılan müzakerede oybirliği ile karar verildi.

    Hemen Ara