Esas No: 2021/1384
Karar No: 2022/798
Karar Tarihi: 15.02.2022
Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2021/1384 Esas 2022/798 Karar Sayılı İlamı
6. Hukuk Dairesi 2021/1384 E. , 2022/798 K.Özet:
Dava, bir iş sözleşmesinden kaynaklanan iş bedeli alacağının tahsili talebiyle açılmıştır. Davacı, önceki bir davada alacağına ilişkin kararın Yargıtay tarafından onaylandığını ve artan bakiye alacağının tahsil edilmesini istemiştir. Davalı ise, yapılan işlerin bir kısmının davacı tarafından tamamlanmadığını, hayali imalatların hakedişlere dahil edildiğini ve davanın reddini istemiştir. Yerel mahkeme, davayı kabul etmiş ve davalının temyizi üzerine yapılan incelemede, mahkeme kararı bozulmuştur. Mahkemece yeniden yapılan yargılamada davanın kabulüne karar verilmiştir. Ancak, yargılama giderleri hakkında yapılan tespitte yanlışlık yapılmıştır. Bu nedenle, hüküm fıkrasındaki ilgili cümlenin değiştirilerek düzeltilmesine karar verilmiştir.
Kanun Maddeleri:
- HUMK'nın 438/7 maddesi: Yargıtay kararının yanlış bir unsur içermesi halinde, düzeltme yapılması için yeniden yargılamaya gerek olmadığı hallerde, sadece yanlışlık düzeltilir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının bozma ilamına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik verilen hüküm davalı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davalı vekili Avukat ...geldi. Tebligata rağmen karşı taraftan gelen olmadığı anlaşılmakla onun yokluğunda duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatın sözlü açıklaması dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan iş bedeli alacağının tahsili istemine ilişkin olup, mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama neticesinde davanın kabulüne dair verilen karar, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı vekili, davalı kooperatifle düzenlenen 18.11.1994 tarihli sözleşme gereği yapılan imalatların bedelinin tahsili talebiyle Samsun Asliye Ticaret Mahkemesinin 2010/399 Esas sayılı dosyası ile kısmî dava açıldığını, yapılan yargılama sonucunda bilirkişi raporu ile alacağının 293.533,65 TL olarak belirlendiğini, davada ıslah ile talebin artırılmadığını ve 47.500 TL üzerinden davanın kabulüne karar verildiğini ve bu kararın Yargıtay tarafından onanmak suretiyle kesinleştiğini ileri sürerek, bakiye 246.000,00 TL alacağın tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili ise, ilk davanın sadece hüküm altına alınan 47.500,00 TL açısından kesinleştiğini, o davada verilen bozma kararında sondaj usulü yerine fiili imalâtların metrajları belirlenerek hesaplama yapılması gerektiğinin belirtildiği, ancak mahkemece bozmaya uygun rapor aldırılmadığını, metraj usulüne göre düzenlenen tek raporun 2008/435 değişik iş sayılı dosya kapsamında düzenlenen rapor olduğunu, ilk karara esas alınan raporun inşaata çıplak gözle bakan bir kişinin kendi yorumuna dayanan tamamlama yüzdesi esas alınarak düzenlendiğini, sundukları faturalara göre 269.000,00 TL bedelli bir kısım işlerin davacı yüklenici işten el çektikten sonra davalı iş sahibi kooperatifçe tamamlandığının anlaşıldığını, bir takım hayali imalâtların hakedişlere dahil edildiğini ileri sürerek davanın reddini istemiştir.
Yerel mahkemece, davanın kabulüne dair verilen ilk hüküm Yargıtay 15. Hukuk Dairesinin 2017/2403 Esas 2017/4270 Karar, 04.12.2017 günlü ilamı ile ana davada alınan raporun açılan ek davada kesin delil oluşturmadığı, bu nedenle tekrar bilirkişi incelemesi yapılması gerektiği gerekçesi ile bozulmuştur.
Bozmaya uyan yerel mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, bu karar davalı vekilince temyiz edilmiştir.
1- Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma ilamı gereğince inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2- Yerel mahkemenin davanın kabulüne ilişkin hüküm fıkrasının 4. bendinde, "4-Davacı tarafından mahkememiz dosyasında ve Samsun 1.Sulh Hukuk Mahkemesince hazırlattırılan 2008/435 d.iş sayılı dosyasında yapılan harç dahil 7.523,25 TL yargılama giderlerinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine" karar verilmiştir. Hükmün 4. bendinde yargılama gideri olarak davalıya yüklenen Samsun 1. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2008/435 d.iş sayılı dosyasında delil tespiti talebinde bulunan tarafın davalı olduğu ve bu dosya kapsamında yapılan yargılama giderinin davalı tarafça karşılandığı anlaşıldığından yerel mahkemece, bu tespit dosyasında yapılan yargılama giderinin mükerrer olarak davalıya yüklenmesi doğru görülmemiştir. Ne var ki, bu yanlışlığın düzeltilmesinin yeniden yargılama yapılmasını gerektirmemesi nedeniyle, HUMK'nın 438/7 maddesi gereğince hükmün bu yönden düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıdaki 1. bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin 2. bent kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine, davalı vekilinin temyiz itirazlarının 2. bent uyarınca kabulü ile yerel mahkeme kararının hüküm fıkrasındaki 4. bendinde yer alan "Davacı tarafından mahkememiz dosyasında ve Samsun 1.Sulh Hukuk Mahkemesince hazırlattırılan 2008/435 d.iş sayılı dosyasında yapılan harç dahil 7.523,25 TL yargılama giderlerinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine" cümlesinin hükümden çıkarılmasına, yerine "Davacı tarafından mahkememiz dosyasında yapılan harç dahil 7.050,50 TL yargılama giderlerinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine" cümlesinin yazılmasına, hükmün değiştirilmiş bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 3.815,00 TL duruşma vekâlet ücretinin davacıdan alınarak Yargıtaydaki duruşmada vekille temsil olunan davalıya verilmesine, peşin alınan harcın istek halinde temyiz edene iadesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine, 15.02.2022 gününde oy birliğiyle karar verildi.