AYM 2018/21744 Başvuru Numaralı İRFAN GERÇEK (2) Başvurusuna İlişkin Karar

Abaküs Yazılım
İkinci Bölüm
Esas No: 2018/21744
Karar No: 2018/21744
Karar Tarihi: 27/1/2021

AYM 2018/21744 Başvuru Numaralı İRFAN GERÇEK (2) Başvurusuna İlişkin Karar

 

 

 

 

TÜRKİYE CUMHURİYETİ

ANAYASA MAHKEMESİ

 

 

İKİNCİ BÖLÜM

 

KARAR

 

İRFAN GERÇEK BAŞVURUSU (2)

(Başvuru Numarası: 2018/21744)

 

Karar Tarihi: 27/1/2021

 

İKİNCİ BÖLÜM

 

KARAR

 

 

Başkan

:

Kadir ÖZKAYA

Üyeler

:

Engin YILDIRIM

 

 

Celal Mümtaz AKINCI

 

 

Rıdvan GÜLEÇ

 

 

Basri BAĞCI

Raportör

:

Hikmet Murat AKKAYA

Başvurucu

:

İrfan GERÇEK

Vekili

:

Av. Kader TONÇ

 

I. BAŞVURUNUN KONUSU

1. Başvuru, adil yargılanma hakkının ihlal edildiği iddiasına ilişkindir.

II. BAŞVURU SÜRECİ

2. Başvuru 28/6/2018 tarihinde yapılmıştır.

3. Başvuru, başvuru formu ve eklerinin idari yönden yapılan ön incelemesinden sonra Komisyona sunulmuştur.

4. Komisyonca başvurunun kabul edilebilirlik incelemesinin Bölüm tarafından yapılmasına karar verilmiştir.

III. OLAY VE OLGULAR

5. Başvuru formu ve eklerinde ifade edildiği şekliyle olaylar özetle şöyledir:

6. Başvurucu, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma kapsamında 7/10/2009 tarihinde gözaltına alınmış ve İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesinin (CMK mülga 250. madde ile görevli) 11/10/2009 tarihli kararı ile MLKP (Marksist Leninist Komünist Parti) terör örgütü üyesi olma ve nitelikli yağma suçlarından tutuklanmıştır.

7. İstanbul 9. Ağır Ceza Mahkemesinde (CMK mülga 250. madde ile görevli) görülen dava başvurucu yönünden tutuklu olarak sürdürülmüştür.

8. 21/2/2014 tarihli ve 6526 sayılı Kanun"un 1. maddesi ile 4/12/2004 tarihli ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun mülga 250. maddesiyle görevlendirilen ağır ceza mahkemelerinin kaldırılması üzerine dosya, İstanbul 4. Ağır Ceza Mahkemesine devredilmiştir.

9. İstanbul 4. Ağır Ceza Mahkemesi 1/10/2014 tarihli celsede başvurucunun tahliyesine karar vermiştir.

10. İstanbul 4. Ağır Ceza Mahkemesinin 26/10/2016 tarihli kararıyla Anayasa"yı ihlal ve yağma suçları kapsamında başvurucu mahkûm edilmiştir.

11. İstinaf başvurusu, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesinin 17/3/2017 tarihli kararıyla esastan reddedilmiştir.

12. Temyiz istemi üzerine Yargıtay 16. Ceza Dairesince 13/2/2018 tarihinde hükmün onanmasına dair karar verilmiştir.

13. 28/6/2018 tarihinde bireysel başvuru yapılmıştır.

IV. İLGİLİ HUKUK

14. 26/9/2004 tarihli ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun "Ceza sorumluluğunun şahsiliği" kenar başlıklı 20. maddesinin (1) numaralı fıkrası şu şekildedir:

"Ceza sorumluluğu şahsidir. Kimse başkasının fiilinden dolayı sorumlu tutulamaz."

15. 5237 sayılı Kanun"un "Sanığın veya hükümlünün ölümü" kenar başlıklı 64. maddesi şu şekildedir:

"(1) Sanığın ölümü halinde kamu davasının düşürülmesine karar verilir. Ancak, niteliği itibarıyla müsadereye tabi eşya ve maddi menfaatler hakkında davaya devam olunarak bunların müsaderesine hükmolunabilir.

(2) Hükümlünün ölümü, hapis ve henüz infaz edilmemiş adlî para cezalarını ortadan kaldırır. Ancak, müsadereye ve yargılama giderlerine ilişkin olup ölümden önce kesinleşmiş bulunan hüküm, infaz olunur."

16. 5271 sayılı Kanun"un "Duruşmanın sona ermesi ve hüküm" kenar başlıklı 223. maddesinin (8) numaralı fıkrası şu şekildedir:

"Türk Ceza Kanununda öngörülen düşme sebeplerinin varlığı ya da soruşturma veya kovuşturma şartının gerçekleşmeyeceğinin anlaşılması hallerinde, davanın düşmesine karar verilir. Ancak, soruşturmanın veya kovuşturmanın yapılması şarta bağlı tutulmuş olup da şartın henüz gerçekleşmediği anlaşılırsa; gerçekleşmesini beklemek üzere, durma kararı verilir. Bu karara itiraz edilebilir."

V. İNCELEME VE GEREKÇE

17. Mahkemenin 27/1/2021 tarihinde yapmış olduğu toplantıda başvuru incelenip gereği düşünüldü:

A. Başvurucunun İddiaları

18. Başvurucu, adil yargılanma hakkı kapsamında kanuni hâkim güvencesinin, gerekçeli karar hakkının ve silahların eşitliği ile çelişmeli yargılama ilkelerinin ihlal edildiğini belirtmiş; ayrıca suçta ve cezada kanunilik ilkesinin ihlal edildiğini de ileri sürmüştür.

B. Değerlendirme

19. Anayasa Mahkemesi İçtüzüğü’nün (İçtüzük) "Düşme kararı" kenar başlıklı 80. maddesinin ilgili kısımları şöyledir:

"(1) Bölümler ya da Komisyonlarca yargılamanın her aşamasında aşağıdaki hâllerde düşme kararı verilebilir:

...

ç) Bölümler ya da Komisyonlarca saptanan herhangi bir başka gerekçeden ötürü, başvurunun incelenmesinin sürdürülmesini haklı kılan bir neden görülmemesi.

 (2) Bölümler ya da Komisyonlar; yukarıdaki fıkrada belirtilen nitelikteki bir başvuruyu, Anayasanın uygulanması ve yorumlanması veya temel hakların kapsamının ve sınırlarının belirlenmesi ya da insan haklarına saygının gerekli kıldığı hâllerde incelemeye devam edebilir."

20. İçtüzük"ün 80. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (ç) bendine göre başvurunun incelenmesinin sürdürülmesini haklı kılan bir sebebin olmadığı kanaatine varılması hâlinde başvurunun düşmesine karar verilebilir. Bununla birlikte İçtüzük"ün 80. maddesinin (2) numaralı fıkrası gereği Anayasa"nın uygulanması ve yorumlanması, temel hakların kapsamının ve sınırlarının belirlenmesi ya da insan haklarına saygının gerekli kıldığı hâllerde başvurunun incelenmesine devam edilebileceği öngörülmüştür.

21. Başvurunun incelemesi devam ederken başvurucunun 27/8/2018 tarihinde öldüğü nüfus kayıtlarından anlaşılmıştır.

22. Anayasa Mahkemesi kararlarına göre bireysel başvuru devam ederken başvurucunun ölmesi durumunda ölenin mirasçılarına başvuruya devam edip etmeyecekleri hususunda bildirimde bulunma gerekliliği yoktur. Bununla birlikte başvurucunun ölüm tarihinden itibaren dört ay içinde kendiliğinden Anayasa Mahkemesine başvurarak başvuruya devam etmek istediğini bildiren mirasçıların -menfaatlerinin bulunup bulunmadığı da gözetilerek- başvuruları incelenmekte, anılan süre içinde mirasçıların başvuru yapmaması hâlinde ise düşme kararı verilmektedir (detaylı açıklama için bkz. T.G., B. No: 2017/21163, 9/1/2019, §§ 17-21). Bununla birlikte somut olayda müsadereye ilişkin herhangi bir hüküm kurulmamış olması dikkate alındığında, ceza hukukuna egemen bir ilke olan ceza sorumluluğunun şahsiliği ilkesi karşısında başvurunun incelenmesine devam etmeyi gerekli kılan haklı bir neden kalmadığı anlaşılmıştır.

23. Öte yandan somut başvuruya benzer şikâyetler, Anayasa Mahkemesince karara bağlanmış olup bu kararlarda ilgili Anayasa hükümleri uygulanıp yorumlanmış; temel hak ve özgürlüğün kapsam ve sınırları belirlenmiştir (gerekçeli karar hakkı için bkz. Vesim Parlak, B. No: 2012/1034, 20/3/2014, §§ 33, 34; Yasemin Ekşi, B. No: 2013/5486, 4/12/2013, §§ 56, 57; Sencer Başat ve diğerleri [GK], B. No: 2013/7800, 18/6/2014, §§ 31-39; Münür Ata, B. No: 2014/4958, 22/1/2015, §§ 37-44; Hikmet Çelik ve diğerleri, B. No: 2013/4894, 15/12/2015, §§ 54-59; Şah Tarım İnşaat Turizm Seyahat Yatçılık San. ve Tic. Ltd. Şti., B. No: 2013/7847, 9/3/2016, §§ 36-50; silahların eşitliği ve çelişmeli yargılama ilkesi için bkz. Yaşasın Aslan, B. No: 2013/1134, 16/5/2013, §§ 32-37; Ahmet Teyit Keşli, B. No: 2013/2237, 18/9/2014, §§ 55-65; Gürhan Nerse, B. No: 2013/5957, 30/12/2014, §§ 33-40; Laleş Çeliker, B. No: 2013/8413, 21/9/2016, §§ 24-31; suçta ve cezada kanunilik için bkz. Taner Koyuncu, B. No: 2015/11678, 24/5/2018, §§ 30-33; Mehmet Güzeloğlu, B. No: 2014/3134, 7/6/2017, §§ 38-41; Mehmet Şirin Akın, B. No: 2015/17644, 3/7/2018, §§ 33-36; Mehmet Emin Karamehmet ve diğerleri, B. No: 2017/4902, 28/1/2020, §§ 46-52; Cumhur Yakut, B. No: 2016/4998, 2/6/2020, § 84-87; özel yetkili ağır ceza mahkemelerinde görülmekte olan dosyaların genel yetkili ağır ceza mahkemelerine devri öngörüldükten sonra devredilen dosyalara ilişkin kovuşturmaların 6526 sayılı Kanun’un yürürlüğe girdiği tarihte bulunulan aşamadan itibaren kovuşturma yapılmaya devam edilmesinin Anayasa"ya aykırı olmadığına ilişkin olarak bkz. AYM, E.2015/53, K.2016/26, 7/4/2016).

24. Dolayısıyla başvurunun incelenmesine devam etmeyi gerekli kılan bir durum olmadığı gibi İçtüzük"ün 80. maddesinin (2) numaralı fıkrasında öngörülen nedenlerden birisi de bulunmamaktadır.

25. Açıklanan gerekçelerle başvurunun düşmesine karar verilmesi gerekir.

VI. HÜKÜM

Açıklanan gerekçelerle;

A. Başvurunun DÜŞMESİNE,

B. Yargılama giderlerinin başvurucu üzerinde BIRAKILMASINA 27/1/2021 tarihinde OYBİRLİĞİYLE karar verildi.

Hemen Ara