Esas No: 2021/3268
Karar No: 2022/1364
Karar Tarihi: 14.03.2022
Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2021/3268 Esas 2022/1364 Karar Sayılı İlamı
6. Hukuk Dairesi 2021/3268 E. , 2022/1364 K.Özet:
Ticaret Mahkemesi'nde görülen iflas davasında, davalı şirketin ödenmeyen senetler nedeniyle iflasına karar verildi. Ancak davalı vekili tarafından temyiz edilmesi sonucu, dosya incelendi ve İcra İflas Kanunu'na göre iflas idaresinin görevinin masaya giren malların tasfiyesi olduğu ve iflas kararını temyiz etme yetkisinin olduğu belirtildi. Ayrıca dosyanın basit yargılama usulüne göre görüldüğü ve davanın iki kez işlemden kaldırılmasından sonra tekrar açılmaması gerektiği fakat devam edildiği ve sonuç olarak hükmün bozulduğu belirtildi. Kararda geçen kanun maddeleri ise İcra İflas Kanunu'nun 184, 513/1, 513/2 ve 158. maddeleri ve HMK'nin 320/4. maddesi olarak açıklandı.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki iflas davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın iflasına yönelik verilen hüküm süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı vekili, davalı şirket aleyhine ödenmeyen senetler nedeniyle başlatılan kambiyo senetlerine özgü iflas yoluyla takiplerin itiraz edilmeksizin kesinleştiğini ileri sürerek, davalı şirkete depo emri gönderilmesini, borcun yedi gün içinde ödenmemesi halinde iflasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; borçluya verilen süre içinde borcun depo edilmediği gerekçesiyle, davanın kabulü ile davalı şirketin iflasına karar verilmiştir.
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
İcra İflas Kanunu'nun 184. maddesine göre, iflasın açılmasıyla birlikte müflisin bütün hak ve alacakları bir topluluk teşkil eder ve bu topluluğa iflas masası denir. İflas masasının idaresi ise iflas idaresi tarafından sağlanır. İflas idaresinin görevi masa mallarının tasfiyesini sağlamak olup verilen iflas kararını temyiz etme hakkı bulunmamaktadır. İflas etmekle şirketin hükmi şahsiyeti sona ermemektedir. Masaya giren mallar dışında tasarruf yetkisi devam eder. Bu nedenle iflas kararını temyiz etme yetkisine haizdir. TBK 513/1 maddesi iflasla vekalet sözleşmesinin sona ereceği belirlenmiş ise de 513/2 madde iflas kararı kesinleşinceye kadar vekalet görevinin devam edeceğini belirlemiştir.
Somut olayda iflas kararının iflas idare memuruna tebliğ edildiği görülmektedir. Tebligat Kanunu'nun 35. maddesi uyarınca usulüne uygun bir tebligat da bulunmadığına göre, iflas idare memuruna yapılan bu tebligatı usulüne uygun kabul etmek mümkün olmadığından devam eden süreçte davalı vekiline yapılan tebligat tarihi itibariyle davalı vekilinin temyiz isteminin süresinde olduğunun kabulü gerekmiş ve temyiz incelemesi yapılmıştır.
Öte yandan, İcra İflas Kanunu'nun 158.maddesine göre iflas davası basit yargılama usulüne göre görülür. Bu nedenle basit usulde görülen davalarda bir kez işlemden kaldırılmasına karar verilen dosya tekrar takipsiz bırakılırsa davanın açılmamış sayılmasına karar verilmelidir. Dosya kapsamından 12.04.2018 tarihinde ve 05.03.2020 tarihinde davanın takip edilmemesi nedeniyle iki kez işlemden kaldırılmasına karar verildiği anlaşılmaktadır. HMK’nin 320/4. maddesine göre basit yargılamaya tabi davalarda dosya ikinci kez takipsiz bırakılamayacağından, 05.03.2020 tarihli celsede davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi gerekirken, yargılamaya devam edilerek davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün temyiz eden davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 14.03.2022 gününde oy birliğiyle karar verildi.