Esas No: 2018/24331
Karar No: 2018/24331
Karar Tarihi: 13/4/2021
AYM 2018/24331 Başvuru Numaralı EKE METAL GROUP A.Ş. Başvurusuna İlişkin Karar
TÜRKİYE CUMHURİYETİ |
ANAYASA MAHKEMESİ |
|
|
İKİNCİ BÖLÜM |
|
KARAR |
|
EKE METAL GROUP A.Ş. BAŞVURUSU |
(Başvuru Numarası: 2018/24331) |
|
Karar Tarihi: 13/4/2021 |
|
İKİNCİ BÖLÜM |
|
KARAR |
|
Başkan |
: |
Kadir ÖZKAYA |
Üyeler |
: |
M.Emin KUZ |
|
|
Rıdvan GÜLEÇ |
|
|
Yıldız SEFERİNOĞLU |
|
|
Basri BAĞCI |
Raportör |
: |
M. Emin ŞAHİNER |
Başvurucu |
: |
Eke Metal Group Anonim Şirketi |
Vekili |
: |
Av. Mustafa Ali ÇETİN |
I. BAŞVURUNUN KONUSU
1. Başvuru, yargılama aşamasında yürürlüğe giren kanun hükmünün aleyhe sonuç doğuracak şekilde uygulanması nedeniyle mülkiyet hakkının ihlal edildiği iddiasına ilişkindir.
II. BAŞVURU SÜRECİ
2. Başvuru 26/7/2018 tarihinde yapılmıştır.
3. Başvuru, başvuru formu ve eklerinin idari yönden yapılan ön incelemesinden sonra Komisyona sunulmuştur.
4. Komisyonca başvurunun kabul edilebilirlik incelemesinin Bölüm tarafından yapılmasına karar verilmiştir.
5. Başvuru belgelerinin bir örneği bilgi için Adalet Bakanlığına gönderilmiştir.
III. OLAY VE OLGULAR
6. Elektrik abonesi olan başvurucunun kullandığı elektriğe ilişkin olarak 2005 yılı Şubat ayı ile 2007 yılı Mayıs ayı dönemleri arası için düzenlenen faturalara, normal kullanımının dışında elektrik enerjisinin nakli sırasında meydana gelen veya başka kişilerin kaçak kullanımından kaynaklanan kayıplara ilişkin bedel de yansıtılmıştır.
7. Bu gelişme üzerine başvurucu; 550588, 179745, 106162, 550100 ve 553544 numaralı aboneliklerine istinaden elektrik enerjisi satın aldığı elektrik dağıtım şirketi tarafından haksız ve hukuka aykırı bir şekilde kayıp kaçak bedeli olarak tahsil edildiği iddiasıyla 22/1/2015 tarihinde söz konusu şirket aleyhine Denizli Asliye Ticaret Mahkemesinde (Mahkeme) E.2015/83 numaralı dosya üzerinden ticari satımdan kaynaklanan alacak davası açmıştır.
8. Başvurucu ilk açtığı davanın ardından bu defa, dağıtım şirketinin tüketim bedeli olarak tarafına kestiği faturaları düzenli biçimde ödediğini, bu fatura bedellerinin içerisinde perakende satış hizmet bedeli, perakende satış hizmet sayaç okuma bedeli, iletim sistem kullanma bedeli, dağıtım bedeli, TRT payı, enerji fonu vs. adı altında alınan yasal olmayan kesintilerin tüketim bedelinin yanı sıra ayrıca ücret tahakkuk ettirilip kendisinden tahsil edildiğini, bu itibarla ödeme konusu mezkur bedellerin tarafına iade edilmesi talebiyle yine dağıtım şirketi aleyhine 25/4/2016 tarihinde Mahkemede E.2016/666 numaralı dosya üzerinden ticari satımdan kaynaklanan alacak davası açmıştır.
9. Mahkeme; E.2015/83 sayılı dava dosyası ile E.2016/666 sayılı dava dosyası arasında hukuki ve fiilî irtibat bulunduğu gerekçesiyle dosyaların birleştirilmesine, yargılamaya E.2015/83 sayılı dava dosyası üzerinden devam edilmesine 16/12/2016 tarihinde karar vermiştir.
10. Mahkeme yapmış olduğu yargılama sonunda 27/2/2018 tarihli kararla başvurucunun davanın açıldığı tarihteki içtihatlara göre davayı açmakta haklı olmakla birlikte dava tarihinden sonra yürürlüğe giren 4/6/2016 tarihli ve 6719 sayılı Kanun ile 14/3/2013 tarihli ve 6446 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu"na eklenen geçici 20. madde uyarınca Türkiye Cumhuriyeti Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu tarafından onaylanan tarifelerin uygulanmasının zorunlu olduğu gerekçesiyle davanın konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına karar vermiştir.
11. Başvurucu, karara karşı istinaf yoluna başvurmuştur. Antalya Bölge İdare Mahkemesi; istinaf başvurusuna konu kararın hukuka uygun olduğu, kararın kaldırılmasını gerektirecek yasal bir sebebin bulunmadığı tespitiyle 18/5/2018 tarihinde istinaf başvurusunun reddine kesin olarak karar vermiştir.
12. Nihai karar 3/7/2018 tarihinde tebliğ edilmiştir.
13. Başvurucu 26/7/2018 tarihinde başvuruda bulunmuştur.
IV. İLGİLİ HUKUK
14. İlgili hukuk için bkz. Aksaray Tır Nakliyat San. ve Tic. Ltd. Şti., B. No: 2017/36736, 19/8/2018, §§ 17-46.
V. İNCELEME VE GEREKÇE
15. Mahkemenin 13/4/2021 tarihinde yapmış olduğu toplantıda başvuru incelenip gereği düşünüldü:
A. Başvurucunun İddiaları
16. Başvurucu; kayıp kaçak ve diğer kesintiler bedelinin iadesi istemiyle açtığı davada, yapılan kesintilerin hukuka aykırılığının yargı kararları ile ortaya konulduğu hâlde yargılama sırasında yapılan kanun değişikliği sonrasında davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmek suretiyle taleplerinin sonuçsuz kaldığını belirterek eşitlik ilkesi ile adil yargılanma ve mülkiyet haklarının ihlal edildiğini ileri sürmüştür.
B. Değerlendirme
17. Anayasa Mahkemesi, olayların başvurucu tarafından yapılan hukuki nitelendirmesi ile bağlı olmayıp olay ve olguların hukuki tavsifini kendisi takdir eder (Tahir Canan, B. No: 2012/969, 18/9/2013, § 16). Başvurucunun kayıp kaçak bedeli altında yapmış olduğu ödemelerin iadesi istemiyle başlattığı hukuki sürecin kanun değişikliği nedeniyle sonuçsuz kalmasına ilişkin tüm iddialarının mülkiyet hakkı kapsamında incelenmesi uygun görülmüştür.
18. Başvuru konusuna ilişkin ilkeler Anayasa Mahkemesince daha önce Aksaray Tır Nakliyat San. ve Tic. Ltd. Şti. kararında ortaya konulmuştur.
19. Aksaray Tır Nakliyat San. ve Tic. Ltd. Şti. kararında kayıp kaçak bedeli adı altında başvuruculardan tahsil edilen paranın mülk teşkil ettiği, yapılan tahsilat işleminin mülkiyet hakkına yönelik bir müdahale niteliğinde olduğu ifade edilmiş ve söz konusu müdahalenin niteliği sebebiyle mülkiyetin kullanımının kontrolüne veya düzenlenmesine ilişkin üçüncü kural çerçevesinde incelenmesi gerektiği değerlendirilmiştir. Müdahalenin 6719 sayılı Kanun"un 26. maddesi ile 6446 sayılı Kanun"a eklenen geçici 20. maddeye dayandığını, bu düzenleme ile elektriğin yeterli, kaliteli, sürekli, düşük maliyetli ve çevreyle uyumlu bir şekilde tüketicilerin kullanımına sunulmasının amaçlandığını (meşru amaç) vurgulayan Anayasa Mahkemesi ölçülülük incelemesi yaparak sonuca ulaşmıştır (Aksaray Tır Nakliyat San. ve Tic. Ltd. Şti., §§ 52-68).
20. Anılan kararda, idare tarafından tahsil edilen kayıp kaçak bedelinin tüketicilere iadesi hususunda uygulamada bir belirsizlik bulunduğu ve farklı yargı kolları arasında açık ve istikrarlı bir uygulama bulunmadığı tespit edildikten sonra adli yargı yerinde açılan davaların mutlak surette lehe sonuçlanması yönünde haklı bir beklentiden söz edilemeyeceği açıklanarak kanun koyucunun amacının yargı kolları arasındaki farklılığı gidermeye ve dolayısıyla hukuki güvenliği sağlamaya yönelik olduğu ifade edilmiştir. Başvurucunun, tahsil edilen bedelin hangi nedenle ölçüsüz olduğu hususunda bir açıklama yapmadığını ve herhangi bir sebep de bildirmediğini dikkate alan Anayasa Mahkemesi müdahalenin başvurucuya şahsi olarak aşırı bir külfet yüklemediğini belirtmiştir. Sonuç olarak müdahalenin meşru amacının dayandığı kamu yararı ile başvurucunun mülkiyet hakkının korunması arasındaki adil dengenin bozulmadığı kanaatine varılmıştır (Aksaray Tır Nakliyat San. ve Tic. Ltd. Şti., §§ 69-76).
21. İncelenen başvuruda da anılan kararda açıklanan ilkelerden ayrılmayı gerektirir bir durumun bulunmadığı anlaşıldığından mülkiyet hakkına yönelik açık bir ihlalin bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır.
22. Açıklanan gerekçelerle başvurunun mülkiyet hakkının ihlal edildiğine ilişkin kısmının diğer kabul edilebilirlik koşulları yönünden incelenmeksizin açıkça dayanaktan yoksun olması nedeniyle kabul edilemez olduğuna karar verilmesi gerekir.
VI. HÜKÜM
Açıklanan gerekçelerle;
A. Mülkiyet hakkının ihlal edildiğine ilişkin iddianın açıkça dayanaktan yoksun olması nedeniyle KABUL EDİLEMEZ OLDUĞUNA,
B. Yargılama giderlerinin başvurucu üzerinde BIRAKILMASINA 13/4/2021 OYBİRLİĞİYLE karar verildi.