Esas No: 2017/24504
Karar No: 2017/24504
Karar Tarihi: 6/10/2021
AYM 2017/24504 Başvuru Numaralı A.C. Başvurusuna İlişkin Karar
TÜRKİYE CUMHURİYETİ |
ANAYASA MAHKEMESİ |
|
|
BİRİNCİ BÖLÜM |
|
KARAR |
|
A.C. BAŞVURUSU |
(Başvuru Numarası: 2017/24504) |
|
Karar Tarihi: 6/10/2021 |
|
BİRİNCİ BÖLÜM |
|
KARAR |
|
GİZLİLİK TALEBİ KABUL
Başkan |
: |
Hasan Tahsin GÖKCAN |
Üyeler |
: |
Muammer TOPAL |
|
|
Recai AKYEL |
|
|
Selahaddin MENTEŞ |
|
|
İrfan FİDAN |
Raportör |
: |
Hüseyin MECEK |
Başvurucu |
: |
A.C. |
Vekili |
: |
Av. Zerrin KIZILTÜRK |
I. BAŞVURUNUN KONUSU
1. Başvuru; idari gözetim altında tutmanın hukuki olmaması nedeniyle kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının, tutulma koşullarının insan onuruna aykırı olması ve sınır dışı etme kararı verilmesi nedeniyle kötü muamele yasağının ihlal edildiği iddialarına ilişkindir.
II. BAŞVURU SÜRECİ
2. Başvuru 29/5/2017 tarihinde yapılmıştır.
3. Başvurucu, Anayasa Mahkemesi İçtüzüğü’nün (İçtüzük) 73. maddesi uyarınca sınır dışı işleminin yürütmesinin tedbiren durdurulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
4. Komisyonca tedbir talebinin ve başvurunun kabul edilebilirlik incelemesinin Bölüm tarafından yapılmasına karar verilmiştir.
5. Bölüm tarafından 29/5/2017 tarihinde başvurucunun ülkesine sınır dışı edilmesine ilişkin işlemin tedbiren durdurulmasına karar verilmiştir.
6. Başvuru belgelerinin bir örneği bilgi için Adalet Bakanlığına gönderilmiştir.
III. OLAY VE OLGULAR
7. Başvuru formu ve ekleri, ilgili kurumlardan ve Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi’nden (UYAP) elde edilen bilgi ve belgelere göre olaylar özetle şöyledir:
A. Genel Olarak
8. 1988 doğumlu olan başvurucu, Rusya Federasyonu Karaçay Çerkez Özerk Cumhuriyeti vatandaşıdır.
9. Rusya’da İslam dininin gereklerine uygun biçimde yaşayamadığı için 2013 yılında Türkiye’ye gelerek Yalova’ya yerleşen başvurucu, Suriye uyruklu bir şahısla Türkiye’de evlenmiştir.
10. Başvurucunun terör örgütleriyle ilişkisi olduğu değerlendirilerek hakkında yapılan soruşturmada Yalova Sulh Ceza Hâkimliğinin 13/2/2017 tarihli arama kararına istinaden evinde arama yapılmış, hakkında G-87 (genel güvenlik) ve M-26 (yasa dışı örgüt faaliyeti) tahdit kaydı olduğu anlaşılmıştır.
11. 4/4/2013 tarihli ve 6458 sayılı Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu’nun 54. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (d) ve (e) bentleri uyarınca kamu güvenliği açısından tehdit oluşturduğu gerekçesiyle, Yalova Valiliği İl Göç İdaresi Müdürlüğünün 16/2/2017 tarihli kararı ile başvurucunun sınır dışı edilmesine karar verilmiştir.
12. Kocaeli Valiliği İl Göç İdaresi Müdürlüğünün 21/2/2017 tarihli kararıyla 6458 sayılı Kanun’un 54. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (b) bendi uyarınca terör örgütü destekleyicisi olduğu gerekçesiyle ikinci kez sınır dışı etme ve idari gözetim altına alınmasına karar verilmiştir.
B. Kocaeli Valiliğinin 21/2/2017 Tarihli Sınır Dışı Kararına Karşı Kocaeli 1. İdare Mahkemesinde Açılan Dava
13. Başvurucu 13/3/2017 tarihinde, sınır dışı edilmesine ilişkin 21/2/2017 tarihli işleme karşı iptal davası açmıştır. Kocaeli 1. İdare Mahkemesi 13/7/2017 tarihinde davanın reddine kesin olarak karar vermiştir. Ret kararının gerekçesinin ilgili kısmı şöyledir:
“…
Dava dosyasının incelenmesinden; davacının Yalova Sulh Ceza Hakimliği"nin 03.02.2017 tarih ve 445 sayılı arama kararına istinaden yapılan çalışmalarda haklarında işlem yapılan 6 şahıstan biri olduğu, davacı şahıs ile ilgili yapılan bilgisayar tahdit sorgulamasında şahıs hakkında Genel Güvenlik (G-87 Yurda Girişi Yasak) ve M 26 (Yasadışı Örgüt Faaliyetleri) tahdit kodlarının veri girişinin yapılmış olduğu, bu nedenle 6458 sayılı Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanununun 54/d maddesi gereği kamu düzeni veya kamu güvenliği açısından tehdit oluşturan şahıs olarak değerlendirildiği, diğer taraftan şahıs hakkında yapılan giriş çıkış kayıtlarından şahsın 15.12.2014 tarihinde yurda giriş yaptığı ve vize ihlali durumunda bulunduğunun anlaşılması üzerine 6458 sayılı Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu"nun 54-1 (d) ve (e) bentleri uyarınca sınır dışı edilmesine karar verildiği anlaşılmıştır.
Bu durumda; yapılan bilgisayar tahdit sorgulamasında hakkında G-87 (Yurda Girişi Yasak) ve M 26 (Yasadışı Örgüt Faaliyetleri) tahditleri bulunduğu için kamu düzeni veya kamu güvenliği açısından tehdit oluşturan şahıs olarak değerlendirilen ve vize ihlali durumunda bulunan davacı hakkında tesis edilen sınır dışı edilmesi işleminde hukuka aykırılık görülmemiştir.”
14. Başvurucu bu karara karşı 28/8/2017 tarihli ve 2017/34066 numaralı bireysel başvuruda bulunmuştur. 2016/24613 No.lu bireysel başvuru dosyasıyla birleştirilen anılan dosya 2/6/2020 tarihinde sonuçlanmıştır. İdari gözetim kararından ötürü kişi hürriyeti ve güvenliği hakkı, tutulma koşullarından ötürü kötü muamele yasağının ihlal edildiği iddiasına ilişkin olarak idari gözetim sona erdiği için idare mahkemelerinde tam yargı davası açma yoluna gidilmediği gerekçesiyle başvuru yollarının tüketilmemesi nedeniyle kabul edilemezlik kararı verilmiştir. Sınır dışı etme kararına karşı kötü muamele yasağının ihlal edildiği iddiası hakkında ise menşe ülke araştırması yapılmadığı gerekçesiyle ihlal kararı verilmiştir. İhlal kararın bir örneği yeniden yargılama yapılmak üzere Kocaeli 1. İdare Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
C. Yalova Valiliğinin 16/2/2017 Tarihli Sınır Dışı Kararına Karşı Bursa İdare Mahkemesinde Açılan Dava
15. Başvurucu 17/3/2017 tarihinde iptal davası açılmıştır. Bursa 1. İdare Mahkemesi 15/5/2017 tarihinde davanın süre aşımından reddine kesin olarak karar vermiştir. Kararın gerekçesinin ilgili kısmı şöyledir:
“…
Olayda, davacının sınır dışı edilmesine ilişkin 16.02.2017 tarih ve 65821821-000-130 sayılı işlemin davacıya 20.02.2017 tarihinde tebliğ edildiği, bu tarihten itibaren on beş günlük dava açma süresi içinde en geç 07.03.2017 tarihine kadar dava açılması gerekirken, davanın 17.03.2017 tarihinde kayıtlara giren dilekçe ile açıldığı anlaşıldığından süresinde açılmayan davanın esasının incelenmesine olanak bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır.”
16. Başvurucu vekili, 27/5/2017 tarihinde UYAP sistemi üzerinden öğrendiği karara karşı 29/5/2017 tarihinde bireysel başvuruda bulunmuştur.
IV. İNCELEME VE GEREKÇE
17. Anayasa Mahkemesinin 6/10/2021 tarihinde yapmış olduğu toplantıda başvuru incelenip gereği düşünüldü:
A. Adli Yardım Talebi Yönünden
18. Anayasa Mahkemesinin Mehmet Şerif Ay (B. No: 2012/1181, 17/9/2013) kararında belirtilen ilkeler dikkate alınarak geçimini önemli ölçüde güçleştirmeksizin yargılama giderlerini ödeme gücünden yoksun olduğu anlaşılan başvurucunun açıkça dayanaktan yoksun olmayan adli yardım talebinin kabulüne karar verilmesi gerekir.
B. Kötü Muamele Yasağı ile Kişi Hürriyeti ve Güvenliği Hakkının İhlal Edildiğine İlişkin İddia
1. Başvurucunun İddiaları
19. Başvurucu; sınır dışı kararının tebliğinin tercüman marifetiyle yapılmadığını, bu yüzden tebligatın usulsüz olduğunu, ülkesine geri gönderildiği takdirde hayatının tehlike altında olacağını, ailesinin parçalanacağını, kötü muamele görme riskiyle karşı karşıya kalacağını,idari gözetim altına alma kararının hukuka aykırı olduğunu, tutulma koşullarının insan onuruyla bağdaşmadığını belirterek yaşam hakkı, kötü muamele yasağı, kişi hürriyeti ve güvenliği, özel hayata ve aile hayatına saygı ve etkili başvuru haklarının ihlal edildiğini iddia etmiştir. Başvurucu, isminin kamuya açık belgelerde gizlenmesi talebinde bulunmuştur.
2. Değerlendirme
20. Anayasa Mahkemesi, olayların başvurucu tarafından yapılan hukuki nitelendirmesi ile bağlı olmayıp olay ve olguların hukuki tavsifini kendisi takdir eder (Tahir Canan, B. No: 2012/969, 18/9/2013, § 16). Başvurunun iddiaları kötü muamele yasağı ilekişi hürriyeti ve güvenliği hakkı kapsamında değerlendirilmiştir.
21. İçtüzük’ün 80. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (c) ve (ç) bendi şöyledir:
“Düşme Kararı
Madde 80- (1) Bölümler ya da Komisyonlarca yargılamanın her aşamasında aşağıdaki hâllerde düşme kararı verilebilir:
…
c) İhlalin ve sonuçlarının ortadan kalkmış olması.
ç) Bölümler ya da Komisyonlarca saptanan herhangi bir başka gerekçeden ötürü, başvurunun incelenmesinin sürdürülmesini haklı kılan bir neden görülmemesi.”
22. Başvuru konusu olayda sınır dışı işleminin gerçekleştirilmesi hâlinde başvurucu yaşamı ile maddi ve manevi bütünlüğünün tehlikeye düşeceğini ileri sürmüş, Anayasa Mahkemesi başvurunun değerlendirme sürecinde sınır dışı işleminin gerçekleştirilmesi telafisi imkânsız sonuçlara neden olabileceğinden başvurunun esası hakkında bir karar verilene kadar sınır dışı işleminin tedbiren durdurulmasına karar vermiştir.
23. Kişinin yaşamının tehlikeye girebileceğine, işkence ya da kötü muameleye tabi tutulacağına dair risk bulunan bir ülkeye sınır dışı edilmesine veya geri verilmesine karar verildiği durumlarda bu kapsamdaki ihlal iddialarının incelenebilmesi için sınır dışı kararının uygulanmış olması ya da uygulanmasının önünde bir engel bulunmaması gerekir.
24. Somut olayda başvurucu hakkında Kocaeli Valiliğinin 21/2/2017 tarihli sınır dışı etme ve idari gözetim altına alma kararına karşı Anayasa Mahkemesi 2016/24613 No.lu bireysel başvuruda 2/6/2020 tarihinde ihlal kararı vermiş, ihlalin ve sonuçlarının ortadan kaldırılması için dava dosyasını Kocaeli 1. İdare Mahkemesine göndermiştir. Eldeki somut başvuruya konu olayda Yalova Valiliğinin 16/2/2017 tarihli sınır dışı etme kararı Anayasa Mahkemesi önüne gelmiş ise de bir hafta arayla alınan sınır dışı kararlarının her ikisinin de başvurucunun terör örgütleriyle irtibatından ötürü alındığı, ihlal kararı nedeniyle başvurucunun bu aşamadan sonra sınır dışı edilme ihtimalinin ortadan kalktığı anlaşılmıştır.
25. İdari gözetim kararından ötürü kişi hürriyeti ve güvenliği hakkı ile tutulma koşullarından ötürü kötü muamele yasağının ihlal edildiği iddialarına ilişkin olarak idari gözetim sona erdiği için idare mahkemelerinde tam yargı davası açma yoluna gidilmediği gerekçesiyle başvuru yollarının tüketilmemesi nedeniyle kabul edilemezlik kararı verilmiştir.
26. Somut olayda sınır dışı kararına karşı daha önce verilen ihlal kararı ile diğer iddialara ilişkin kabul edilemezlik kararlarından ötürü başvurunun incelenmesine devam edilmesini gerektiren bir husus kalmadığı anlaşılmıştır.
27. Açıklanan gerekçelerle başvurunun düşmesine karar verilmesi gerekir.
V. HÜKÜM
Açıklanan gerekçelerle;
A. Adli yardım talebinin KABULÜNE,
B. Kamuya açık belgelerde başvurucunun kimliğinin gizli tutulması talebinin KABULÜNE,
C. Başvurunun DÜŞMESİNE,
D. Sınır dışı etme konusunda alınan tedbir kararının SONLANDIRILMASINA,
E. 12/1/2011 tarihli ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 339. maddesinin (2) numaralı fıkrası uyarınca tahsil edilmesi mağduriyete neden olacağından adli yardım talebi kabul edilen başvurucunun yargılama giderlerini ödemekten TAMAMEN MUAF TUTULMASINA,
F. Kararın bir örneğinin bilgi ve gereği için İçişleri Bakanlığı Göç İdaresi Genel Müdürlüğüne GÖNDERİLMESİNE 6/10/2021 tarihinde OYBİRLİĞİYLE karar verildi.