Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2006/17676 Esas 2007/5916 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
2. Hukuk Dairesi
Esas No: 2006/17676
Karar No: 2007/5916

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2006/17676 Esas 2007/5916 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Dava türü boşanma olan bir davada, tarafların anlaşmalı boşanmaya karar verilmiştir. Karar oyçokluğuyla onanmıştır. Ancak karşı oy yazısında belirtildiği gibi, anlaşmalı boşanma davasından feragat hakkının sadece bir tarafa verilmesi kadın erkek eşitliğiyle bağdaşmamaktadır. Bu nedenle hüküm bozulmuştur. Tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı sebebiyle boşanma davasına yönelik olarak varsa delilleri toplanarak sonucuna göre karar verilmesi gerekmektedir.
Kanun maddeleri:
- Türk Medeni Kanunu madde 166/f. III (anlaşmalı boşanma koşulları)
- Türk Medeni Kanunu madde 166/f. I-II (evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebiyle boşanma)
2. Hukuk Dairesi         2006/17676 E.  ,  2007/5916 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ :Boşanma

    Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü.

    Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre yerinde bulunmayan bütün temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine,peşin alınan harcın mahsubuna, iş bu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oyçokluğuyla karar verildi. 09.04.2007

    KARŞI OY YAZISI
    Dava dosyasında anlaşmalı boşanmanın (TMK. m. 166 f. III) koşullarının oluşması sebebiyle hâkim tarafından “anlaşmalı boşanmaya” karar verildiği konusunda değerli çoğunluk ile aramızda “görüş birliği” vardır.
    Çekişme nedir?;
    Evlilik en az bir yıl sürmüşse bu aşamadan sonra “eşler” (=kadın ve erkek) boşanma konusunda “anlaşırlarsa” evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı ve bu durumun ortak yaşamın devamını beklenemez hale getirdiğine ilişkin bir “yapıntı” kabul edilmiştir. (Ömer Uğur GENÇCAN, 4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu, Bilimsel Açıklama-İçtihatlar-İlgili Mevzuat, Yetkin Yayınevi, Ankara 2007 , Kısaltma: GENÇCAN-TMK-2, s. 1290)
    TMK. m. 166 f. III hükmünde “taraflarca” kabul edilecek düzenleme söz konusu olduğundan anlaşmalı boşanmaya ilişkin düzenlemeyi kabul eden taraflar (=hem erkek hem de kadın) “davacı-davalı” sıfatını kendiliğinden alır.
    Görüldüğü üzere anlaşmalı boşanma ancak tarafların (=kadın ve erkek) anlaşması ile olanaklıdır. O halde mahkeme kararında eşlerin “davacı-davalı” ve “davalı-davacı” biçiminde gösterilmeleri uygun olacaktır. (Ömer Uğur GENÇCAN, Boşanma Hukuku, Yetkin Yayınevi, Ankara 2006, Kısaltma: GENÇCAN-Boşanma-2, s. 358)
    Nitekim Dairem eşlerin anlaşmasına dayalı boşanma da¬valarında bir bakıma “iki davacı ve iki davalı” olduğu görüşünü sergilemiştir. (Y2HD, 15.3.1990, 11382-2844, Ömer Uğur GENÇCAN, Öğreti ve Uygulamada Boşanma, Tazminat, Nafaka, Yetkin Yayınevi, Ankara 2000, Kısaltma: GENÇCAN-Boşanma , s. 680-682)
    Anlaşmalı boşanma ancak “tarafların” (=kadın ve erkek) anlaşması ile oluşabildiğine göre hem kadın hem erkek davadan feragat edebilir.
    Düzenlemenin bir tarafına davadan feragat hakkı verilirken bir tarafına davadan feragat hakkı verilmemesi;
    -Anlaşmalı boşanma davasının mahiyeti,
    -Kadın erkek eşitliği ile bağdaşmaz.
    O halde anlaşmalı boşanma davasından feragati içeren “temyiz davasının davacısı” eşin dilekçesine değer verilerek hükmün bu sebeple bozulmasına ve tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebiyle boşanma (TMK. m. 166 f. I-II) davasına yönelik olarak varsa delilleri toplanarak sonucuna göre karar verilmesi gerekir.
    Bu sebeplerle değerli çoğunluğun görüşüne katılmıyorum.





    Hemen Ara