Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2021/9935 Esas 2022/185 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
2. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/9935
Karar No: 2022/185
Karar Tarihi: 18.01.2022

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2021/9935 Esas 2022/185 Karar Sayılı İlamı

2. Hukuk Dairesi         2021/9935 E.  ,  2022/185 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 38. Hukuk Dairesi
    DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma

    Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı erkek tarafından; kadının TMK'nun 161. maddesine ve 166/1. maddesine dayalı birleşen davalarının kabulü, kusur belirlemesi, kadın yararına hükmedilen tazminatlar ile reddedilen kendi tazminat talepleri yönünden, davalı-davacı kadın tarafından ise; birleşen ilk davasındaki TMK 161. ve 162. maddesine dayalı boşanma davasının reddi, erkeğin boşanma davasının kabulü, kusur belirlemesi, reddedilen tedbir ve yoksulluk nafakası talepleri, kabul edilen her iki birleşen davası açısından lehine ayrı ayrı maddi ve manevi tazminata hükmedilmemesi ile lehine hükmedilen tazminatların miktarı, yargılama giderleri ve vekalet ücreti yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
    Dava; erkek tarafından 10.02.2017 tarihinde açılan Türk Medeni Kanunu'nun 166/1 inci maddesine dayalı boşanma davası, birleşen ilk dava kadın tarafından 14.02.2017 tarihinde açılan Türk Medeni Kanunu'nun 166/1, 161. ve 162. maddelerine dayalı boşanma davası, birleşen ikinci dava ise yine kadın tarafından 02.03.2018 tarihinde açılan Türk Medeni Kanunu'nun 166/1. ve 161. maddelerine dayalı boşanma davasıdır. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda erkeğin, kadına nazaran daha ağır kusurlu olduğu gerekçesiyle erkeğin davasının kabulüne, tarafların Türk Medeni Kanunu'nun 166/1-2. maddesi uyarınca boşanmalarına, kadının birleşen ilk davası yönünden erkeğin kusurlu davranışlarının pek fena muamele ve ... kırıcı davranış kapsamında kaldığı gerekçesiyle davanın kabulü ile tarafların Türk Medeni Kanunu'nun 162inci maddesi uyarınca boşanmalarına, kadının birleşen ilk davası yönünden dava tarihi itibariyle erkeğin zinası ispatlanamadığından Türk Medeni Kanunu'nun 161. maddesine dayalı boşanma talebinin reddine, kadının birleşen ikinci davası yönünden dava tarihi itibariyle erkeğin zinasının ispatlandığı gerekçesiyle kadının birleşen ikinci davasının kabulü ile tarafların Türk Medeni Kanunu'nun 161. maddesi uyarınca boşanmalarına karar verilmiş, kadının tedbir ve yoksulluk nafakası talebi ile erkeğin tazminat talepleri reddedilmiş, kadın yararına 40.000,00 TL maddî ve 40.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmiş, kadının birleşen her iki davası yönünden Türk Medeni Kanunu'nun 166/1. maddesine dayalı boşanma talepleri hakkında olumlu ya da olumsuz bir hüküm kurulmamıştır. İlk derece mahkemesince verilen bu karar davacı -davalı erkek tarafından, "Kadının Türk Medeni Kanunu'nun 161. ve 162. maddelerine dayalı birleşen davalarının kabulü, kusur belirlemesi, kadın yararına hükmedilen tazminatlar ile reddedilen kendi tazminat talepleri" yönünden, davalı-davacı kadın tarafından ise, "Birleşen ilk davasındaki Türk Medeni Kanunu'nun 161. maddesine dayalı boşanma talebinin reddi, erkeğin boşanma davasının kabulü, kusur belirlemesi, reddedilen tedbir ve yoksulluk nafakası talepleri, kabul edilen her iki birleşen davası açısından lehine ayrı ayrı maddî ve manevî tazminata hükmedilmemesi, lehine hükmedilen tazminatların miktarı ile yargılama giderleri ve vekalet ücreti" yönünden istinaf edilmiştir. Bölge adliye mahkemesince dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, kadının birleşen ilk davasında Türk Medeni Kanunu'nun 162. maddesi koşullarının oluşmadığı gerekçesiyle kadının birleşen ilk davasındaki Türk Medeni Kanunu'nun 162. maddesine dayalı boşanma talebinin reddine, yine kadının birleşen ilk davasındaki Türk Medeni Kanunu'nun 166/1. maddesine dayalı boşanma talebi hakkında koşulları oluştuğu halde olumlu ya da olumsuz hüküm kurulmamasının doğru olmadığı gerekçesiyle kadının birleşen ilk davasında Türk Medeni Kanunu'nun 166/1. maddesine dayalı boşanma davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına, tarafların sair istinaf istemlerinin ise ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiş, hüküm taraflarca temyiz edilmiştir.
    Yapılan yargılama ve toplanan delillerden, davalı -davacı kadının 14.02.2017 tarihinde açılan birleşen ilk davası yönünden erkeğin, kadına fiziksel şiddet uyguladığı, küfür ve hakaretlerde bulunduğu, aşağıladığı, güven sarsıcı davranışlar sergilediği anlaşılmaktadır. Gerçekleşen bu durum karşısında, davacı-davalı erkeğin, davalı -davacı kadına pek kötü ve ... kırıcı davranışta bulunduğunun (TMK m. 162) kabulü gerekir. Öyleyse, davalı -davacı kadının birleşen ilk davasındaki Türk Medeni Kanunu'nun 162. maddesine dayalı boşanma talebinin kabulü gerekirken, bölge adliye mahkemesince yazılı gerekçe ile reddi isabetsiz bulunmuş ve bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Temyiz edilen bölge adliye mahkemesi hükmünün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma sebebine göre yeniden hüküm kurulması zorunlu hale gelen, tarafların diğer boşanma davaları ve boşanmanın fer'ilerine yönelik temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, temyiz peşin harcının istek halinde yatıranlara geri verilmesine, dosyanın ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oy birliğiyle karar verildi. 18.01.2022 (Salı)

    Hemen Ara