Esas No: 2021/9409
Karar No: 2022/730
Karar Tarihi: 27.01.2022
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2021/9409 Esas 2022/730 Karar Sayılı İlamı
2. Hukuk Dairesi 2021/9409 E. , 2022/730 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-karşı davacı erkek tarafından kusur belirlemesi ve reddedilen tazminat talepleri yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
1-Taraflarca karşılıklı açılan boşanma davalarının yapılan yargılaması sonucundan ilk derece mahkemesince davacı-karşı davalı kadının sadakat yükümlülüğünü ihlal ettiği,davalı-karşı davacı erkeğin kadına hakaret ettiği ve bu nedenle kadının erkeğe nazaran ağır kusurlu olduğundan bahisle her iki tarafın davasının kabulü ile boşanmalarına karar verilmiş, davacı- karşı davalı kadının kusur belirlemesi ve fer’ilere yönelik istinaf kanun yoluna başvurması üzerine istinaf incelemesi yapan bölge adliye mahkemesi tarafından mahkemece taraflara yüklenen kusurlu davranışların yanında erkeğin ayrıca eşine şiddet uyguladığı gerekçesiyle tarafların eşit kusurlu olduğu kabul edilmiş bu karara karşı davalı-karşı davacı erkek tarafından yukarıda belirtilen nedenlerle temyiz talebinde bulunulmuştur.
Yapılan incelemede; davalı-karşı davacı erkeğe bölge adliye mahkemesince kusur olarak yüklenen şiddet vakıasına yönelik tanık ...’in beyanları soyut ve genel nitelikte, zamanı belli olmayan olaylar olup,evlilik birliğinin bu vakadan sonra devam edip etmediği de anlaşılamamaktadır. Tanık olarak dinlenen ...’in beyanında geçen “Kadının vücudunda ara ara morluklar görüyorduk" şeklinde bahsedilen vakaların soyut ve zamanı olmayan beyanlar olduğu gibi erkekten kaynaklandığına ilişkin beyanı bulunmamaktadır. Bu hale göre erkeğe bu vakanın kusur olarak yüklenmesi doğru olmamıştır. O halde, mahkemece belirlenen ve gerçekleşen diğer kusurlu davranışlara göre kadının boşanmaya sebebiyet veren olaylarda erkeğe nazaran daha fazla kusurlu olduğunun kabulü gerekir. Bu husus gözetilmeden yanılgılı değerlendirme sonucu tarafların eşit kusurlu olduklarının kabulü doğru olmamış ve bozmayı gerektirmiştir.
2-Yukarıda 1. bentte açıklandığı üzere; evlilik birliğinin sarsılmasına sebep olan olaylarda tazminat isteyen davalı-karşı davacı erkeğin ağır ya da eşit kusurlu olmadığı, bu olayların, erkeğin kişilik haklarına saldırı teşkil ettiği ve boşanma sonucu bu eşin, en azından diğerinin maddi desteğini yitirdiği anlaşılmıştır. O halde mahkemece, tarafların, sosyal ve ekonomik durumları, tazminata esas olan fiilin ağırlığı ile hakkaniyet kuralları (TMK m. 4, TBK m. 50. 51) dikkate alınarak erkek yararına uygun miktarda maddi (TMK 174/1) ve manevi (TMK 174/2) tazminata hükmedilmesi gerekirken, hatalı kusur belirlemesinin sonucu olarak yazılı şekilde erkeğin tazminat taleplerinin reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün, yukarıda 1. ve 2. bentlerde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, dosyanın ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oy birliğiyle karar verildi. 27.01.2022 (Per.)