Esas No: 2022/2523
Karar No: 2022/2825
Karar Tarihi: 25.05.2022
Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2022/2523 Esas 2022/2825 Karar Sayılı İlamı
6. Hukuk Dairesi 2022/2523 E. , 2022/2825 K.Özet:
Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi, HMK 362/1-a maddesi ve 6763 sayılı Kanunun 42. maddesi uyarınca miktar veya değeri kırkbin Türk Lirasını geçmeyen davalara ilişkin kararların kesin olduğunu ve temyiz edilemez olduğunu belirtmiştir. Bu miktar her yıl yeniden değerlendirme oranında artırılacaktır. Kararda, temyiz başvurusunun kesinlik sınırı altında kaldığı için reddedildiği ifade edilmektedir. Ayrıca, HMK 346/1 ve 366 maddelerine göre kanuni süre geçtikten sonra veya kesinleşen bir karara ilişkin verilen temyiz dilekçelerinin reddedileceği belirtilmiştir. İçtihadı Birleştirme Kararı gereği dosyanın mahalline çevrilmesine gerek olmaksızın Yargıtay tarafından da temyiz talebinin reddedilebileceği belirtilmiştir. Sonuç olarak, davalının temyiz istemi reddedilmiştir.
HMK 362/1-a maddesi: Miktar veya değeri kırkbin Türk Lirasını (bu tutar dâhil) geçmeyen davalara ilişkin kararların kesin olduğunu ve temyiz edilemez olduğunu belirten hüküm.
6763 sayılı Kanunun 42. maddesi: Tüketici mahkemeleri haricinde kalan davalarda temyiz yolunun açık olduğu hüküm altına alınarak, bölge adliye mahkemelerinin kararları için temyiz sürecine ilişkin hükümler belirlenmiştir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi
İLK DRC. MHK. : Küçükçekmece 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
- K A R A R -
HMK 362/1-a maddesi ve 6763 sayılı Kanunun 42. maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesinin miktar veya değeri kırkbin Türk Lirasını (bu tutar dâhil) geçmeyen davalara ilişkin kararları verildiği anda kesin olup, temyiz edilemez. HMK’nın ek 1. madde gereğince bu miktar 2017 ve sonrası yıllarda her yıl yeniden değerlendirme oranında artırılacaktır. Bu hükümlere göre hesaplama yapıldığında Bölge Adliye Mahkemesi kararları yönünden 2022 yılı için temyiz kesinlik sınırı 107.090,00 TL’dir.
Yukarıda sözü edilen kurallar ve yapılan açıklamalarla birlikte değerlendirildiğinde; somut olayda 73.250,00 TL’nin tahsili talep edilmiş, ilk derece mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiş, kabul edilen 73.250,00 TL yönünden davalı istinaf başvurusunda bulunmuş, Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesince istinaf isteminin reddine karar verilmiş ve bu hükme karşı yine davalı ... tarafından temyiz başvurusunda bulunulmuştur. Bu durumda temyiz başvurusu Bölge Adliye Mahkemesi kararı ile istinaf isteminin reddine karar verilen 73.250,00 TL için yapılmış olduğundan Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihine göre temyiz eden yönünden kesinlik sınırı altında kalmaktadır.
Temyiz dilekçesi, kanuni süre geçtikten sonra verilir veya kesin olan bir karara ilişkin olursa, kararı veren Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi temyiz dilekçesinin reddine karar verir ve 344'üncü maddeye göre yatırılan giderden karşılanmak suretiyle ret kararını kendiliğinden ilgiliye tebliğ eder (HMK 346/1 ve 366). Temyiz edilen karar kesin olduğu halde bu konuda inceleme yapılıp karar verilmeksizin dosya Yargıtaya gönderilmiş ise 01.06.1990 tarih 1989/3 Esas, 1990/4 Karar sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı gereğince dosyanın mahalline çevrilmesine gerek olmaksızın Yargıtay tarafından da temyiz talebinin reddine karar verilebilir. Bu İçtihadı Birleştirme Kararı HUMK hükümleri nedeniyle verilmiş olsa da, HMK’daki benzer düzenlemeler de aynı yorum ve sonucu doğurduğu için HMK hükümlerine göre temyiz yönünden de uygulanması gerektiğinden temyiz isteminin reddi gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalının temyiz isteminin, Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi kararının miktar itibarıyla kesin olması, nedeniyle REDDİNE, peşin alınan harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 25/05/2022 gününde oy birliğiyle karar verildi.