Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2022/2046 Esas 2022/3774 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
2. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/2046
Karar No: 2022/3774
Karar Tarihi: 19.04.2022

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2022/2046 Esas 2022/3774 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Bir karşılıklı boşanma davasında bölge adliye mahkemesi hukuk dairesi tarafından verilen hüküm temyiz edilmiştir. Davalı-davacı kadın, erkeğin davasının kabulü, tazminatların ve nafakaların miktarı yönünden temyiz etmiştir. Mahkeme kararı incelendikten sonra, nafakanın yetersiz olduğu ve daha uygun miktarda nafakaya hükmedilmesi gerektiği, ayrıca maddi ve manevi tazminatların da az olduğu ve daha uygun miktarlarda takdir edilmesi gerektiği belirtilmiştir. Bu nedenlerle bölge adliye mahkemesi hükmü kaldırılarak ilk derece mahkemesinin hükmünün bozulmasına karar verilmiştir. Türk Medeni Kanunu'nun 4. maddesi ve Türk Borçlar Kanunu'nun 50. ve 51. maddeleri de hükümde göz önünde bulundurulması gereken kanun maddeleridir.
2. Hukuk Dairesi         2022/2046 E.  ,  2022/3774 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : ...Bölge Adliye Mahkemesi... Hukuk Dairesi
    DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma

    Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-davacı kadın tarafından erkeğin davasının kabulü, tazminatların ve nafakaların miktarı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davalı-davacı kadın aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.
    2-Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre davalı-davacı kadın yararına takdir edilen yoksulluk nafakası azdır. Bölge adliye mahkemesince Türk Medeni Kanunu'nun 4 üncü maddesindeki hakkaniyet ilkesi de dikkate alınarak daha uygun miktarda nafakaya hükmedilmesi gerekir. Bu yön gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
    3-Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davalı-davacı kadın yararına takdir edilen maddî ve manevî tazminat azdır. Türk Medeni Kanunu'nun 4 üncü maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile Türk Borçlar Kanunu'nun 50 ve 51 inci maddesi hükümleri dikkate alınarak daha uygun miktarlarda maddî (TMK m. 174/1) ve (TMK 174/2) tazminat takdiri gerekir. Bu yönler gözetilmeden hüküm tesisi doğru bulunmamıştır.
    SONUÇ: Temyiz edilen bölge adliye mahkemesi hükmünün yukarıda (2.) ve (3.) bentte gösterilen sebeplerle KALDIRILMASINA, ilk derece mahkemesi hükmün BOZULMASINA, davalı-davacı kadının sair temyiz itirazlarınının reddi ile bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerin ise (1.) bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, dosyanın ilk derece mahkemesine, karardan bir örneğinin ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine, oy birliğiyle karar verildi.19.04.2022 (Salı)




    Hemen Ara