AYM 2019/4198 Başvuru Numaralı EMİNE BOZKURT VE HALİL BOZKURT Başvurusuna İlişkin Karar

Abaküs Yazılım
Birinci Bölüm
Esas No: 2019/4198
Karar No: 2019/4198
Karar Tarihi: 18/1/2022

AYM 2019/4198 Başvuru Numaralı EMİNE BOZKURT VE HALİL BOZKURT Başvurusuna İlişkin Karar

 

 

 

 

TÜRKİYE CUMHURİYETİ

ANAYASA MAHKEMESİ

 

 

BİRİNCİ BÖLÜM

 

KARAR

 

EMİNE BOZKURT VE HALİL BOZKURT BAŞVURUSU

(Başvuru Numarası: 2019/4198)

 

Karar Tarihi: 18/1/2022

 

BİRİNCİ BÖLÜM

 

KARAR

 

 

Başkan

:

Hasan Tahsin GÖKCAN

Üyeler

:

Hicabi DURSUN

 

 

Muammer TOPAL

 

 

Yusuf Şevki HAKYEMEZ

 

 

İrfan FİDAN

Raportör

:

Tuğçe TAKCI

Başvurucular

:

1. Emine BOZKURT

 

 

2. Halil BOZKURT

Başvurucular Vekili

:

Av. Nurullah KÜÇÜKOĞLU

 

I. BAŞVURUNUN KONUSU

1. Başvuru, askerlik hizmeti sırasında meydana gelen ölüm olayına ilişkin etkili bir ceza soruşturması yürütülmemesi nedeniyle yaşam hakkının ihlal edildiği iddiasına ilişkindir.

II. BAŞVURU SÜRECİ

2. Başvuru 8/2/2019 tarihinde yapılmıştır.

3. Başvuru, başvuru formu ve eklerinin idari yönden yapılan ön incelemesinden sonra Komisyona sunulmuştur.

4. Komisyonca başvurunun kabul edilebilirlik incelemesinin Bölüm tarafından yapılmasına karar verilmiştir.

5. Bölüm Başkanı tarafından başvurunun kabul edilebilirlik ve esas incelemesinin birlikte yapılmasına karar verilmiştir.

6. Başvuru belgelerinin bir örneği bilgi için Adalet Bakanlığına (Bakanlık) gönderilmiştir. Bakanlık, görüşünü bildirmiştir.

7. Başvurucular, Bakanlığın görüşüne karşı süresinde beyanda bulunmuştur.

III. OLAY VE OLGULAR

8. Başvuru formu ve eklerinde ifade edildiği şekliyle ve Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi (UYAP) üzerinden ulaşılan bilgi ve belgelere göre ilgili olaylar özetle şöyledir:

9. Başvurucuların 1997 doğumlu oğlu M.B. Şanlıurfa Eğitim ve Araştırma Hastanesinin 4/12/2008 tarihli özürlü sağlık kurulu raporuna göre 70-75 IQ seviyesinde sınırlı zekâya sahip olup M.B.nin özür durumuna göre tüm vücut fonksiyon kaybı %25 oranındadır. Aynı hastanenin 28/6/2011 tarihli özürlü sağlık kurulu raporunda ise çocuk psikiyatri görüşüne istinaden M.B.nin 70 IQ seviyesinde hafif derecede mental retardasyona (zekâ geriliği) sahip olduğu ve özür durumuna göre tüm vücut fonksiyon kaybının %50 oranında olduğu tespitlerine yer verilmiştir.

10. M.B.nin 21/2/2017 tarihli son yoklama muayenesinde psikiyatri ve nöroloji polikliniklerine sevkinin uygun görülmesi üzerine M.B. hakkında sevk edildiği Şanlıurfa Mehmet Akif İnan Eğitim ve Araştırma Hastanesince düzenlenen 30/3/2017 tarihli sağlık kurulu raporunda "Sınır düzeyde mental retardasyon (IQ 71), yüksek mental kapasite gerektiren faaliyetlerden muafiyeti uygundur." tespitleri sonrasında müteveffa hakkında "Askerliğe elverişlidir." değerlendirmesine yer verilmiştir. Dosyadaki belgeden, söz konusu belge üzerine "Okuryazar olmadığımı beyan eden yükümlüye şifaen askerlik için sevk edildiği hastaneden askerliğe elverişli olduğu ve bu karara itirazının olup olmadığı soruldu. Yükümlünün itirazım yoktur beyanı alındı. 11.10.2017." notu düşüldüğü anlaşılmaktadır.

11. M.B. 14/10/2017 Cumartesi günü akşam saatlerinde Etimesgut Zırhlı Birlikler Okulu ve Eğitim Tümen Komutanlığı 1. Er Bölük Komutanlığına tankçı acemi er olarak katılmıştır.

12. Sonrasında M.B.nin 16/10/2017 Pazartesi günü birliğinde yapılan danışmanlık görüşmesinde hiçbir soruya yanıt vermemesi ve kendisi ile iletişime geçilememesi üzerine M.B. Rehberlik Danışma Merkezine sevk edilmiştir. Buradan 17/10/2017 tarihinde Etimesgut Şehit Sait Ertürk Devlet Hastanesi (Devlet Hastanesi) Psikiyatri Polikliniğine sevk edilen M.B.nin muayenesi sonrasında düzenlenen raporda ""Tanı: Zeka geriliği, diğer, davranışta ilgi veya tedaviyi gerektirecek derecede anlamlı bozulma. Karar: kooperasyon tam anlamı ile kurulamıyor. ekzejere. hastanın şanlıurfa eğitim ve araştırma hastanesinden mental retardasyon tanısı ile özürlü sağlık kurulu raporu mevcut hasta IQ testi uygulandı. Testte hiçbir soruya cevap vermediği ve durumunu ekzejere ettiği test edilmiştir. Süreçte kıtası RDM takibi, hastanın davranışlarının takibi ve askeri işlevselliği değerlendirilip detaylı askeri işlevsellik değerlendirme formu ile gerekirse hospitalize imkanı da olan bir eğitim araştırma hastanesine sevkinin sağlanması uygundur..." tespitlerine yer verilmiştir.

13. M.B.nin 17/10/2017 tarihli personel bilgi formunda, geçmişte yaşadığı önemli fiziksel rahatsızlık ile ilgili olarak "düşme sonucu başına aldığı darbe" yazdığı görülmüştür.

14. M.B. 18/10/2017 tarihinde sevk edildiği Gülhane Eğitim ve Araştırma Hastanesinde (GATA) sırasıyla Psikiyatri Polikliniğinde, Acil Serviste, Beyin ve Sinir Cerrahisi Polikliniğinde muayene olmuştur. M.B. menenjit tanısıyla Beyin ve Sinir Cerrahisi Polikliniği yoğun bakımında tedavi görmekteyken 22/10/2017 tarihinde hayatını kaybetmiştir.

A. Olayla İlgili Olarak Yürütülen Ceza Soruşturması Süreci

15. Olay hakkında Ankara Batı Cumhuriyet Başsavcılığınca (Cumhuriyet Başsavcılığı) resen ve derhâl soruşturma başlatılmıştır. Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından adli tabip eşliğinde gerçekleştirilen 22/10/2017 tarihli ölü muayenesi sonucunda düzenlenen tutanağın ilgili kısmı şöyledir:

"...

CESEDİN HARİCİ MUAYENESİNDE: Hastane morgunda çıplak olarak alt bezi bağlı halde görüldü.

Burun boşluğundan bol miktarda koyu renkli kanama materyali gelmiş olduğu gözlendi. Ölü katılığının mevcut olduğu, ölü morluklarının vücut arka yüzde olağan dağılımda ortaya çıktığı, yaklaşık 165 cm boy, 75-80 cm civarı,... Sağ omuz ön yüzde klavikula bitişiğinde 4-5 adet, sol dirsek iç yüzde 1 adet pikür izleri bulunduğu, vücut arka yüzde koksiks bölgesinde yaklaşık 7-8x5 cm"lik taze yatak yarası olduğu, bunların dışında başkaca bir kuşku yaratan bulgu gözlenmedi.

Ölen hakkında düzenlenen Gülhane E. A. Hastanesinin... epikizinde; şahsın "genel durum bozukluğu şikayetiyle birliğinden getirildiği, pnömosefali saptandığı, yapılan tetkiklerde sol sfenoidten temporalden dış kulak yoluna uzanan fraktür, daha sonraki süreçte menenjit, sepsis bulguları ifade edildiği" görüldü. Düzenlenen... ölüm belgesinde ölüm sebebi olarak; l)Menenjit, 2)Sebsis belirtildiği ... kayıtlıdır. Ayrıca şahsın "%50 zihinsel engelli raporu mevcut olduğu" ifadesi söz konusudur.

Şahsın kesin ölüm sebebinin tespiti ve diğer tetkiklerin yapılabilmesi için klasik otopsi yapılmasının uygun olacağı..."

16. Adli Tıp Kurumu (ATK Grup Başkanlığı) Ankara Grup Başkanlığınca 23/10/2017 tarihinde gerçekleştirilen otopsi sonrası düzenlenen raporun ilgili kısmı şöyledir:

"...

DIŞ MUAYENE:

172 cm boyunda, 20-25 yaşlarında, 70-75 kg ağırlığında, ...

Burundan mukuslu kanlı içerik geldiği görüldü. Bel bölgesinde 10x7 cm.lik ve sağ skapula altında 4x3 cm.lik bası yaraları ile sağ skapula altındaki bası yarasının üzerinde 0,5x0,5 cm.lik koyu renkli cilt lezyonu görüldü. Kafada deforme görünüm olduğu gözlendi. Sağ paryetotemporalde ve genital bölgede ciltaltı dokuda yaygın ödem izlendi. Sol diz üzerinde 1x0,5 cm.lik kabuklu yara, sol bacak ½ ön yüzde 0,5x0,3 ve 0,4x0,3 cm.lik kabuklu yaralar, sağ ayak bileği ön yüzde 1,5x0,3 cm.lik skar görüldü. Sağ supraklavikular bölgede 4-5 adet, her iki drisek iç büklümde, sağ ön kol dış yüzde, her iki el bileği arka yüzde ve sağ inguinalde iğne pikürleri görüldü.

Anal muayenede travmatik bir bulgu görülmedi.

Tüm vücudun muayenesinde başka herhangi bir travmatik bulgu görülmedi.

İÇ MUAYENE

BAŞ AÇILDI: Saçlı deri kaldırıldı. Saçlı deri altında Sağ frontalde 3x3 cm.lik kanama alanı ve yer yer peteşiyel kanama odakları görüldü. Her iki temporal adale grubunda kanama ve ekimoz görülmedi. Kafa kubbe kemikleri sağlam bulundu. Kafatası açıldı. Beyin-beyincik çıkarıldı, 1665 gr tartıldı. Sağ hemisferde yaygın sıvama tarzında subdural hematom görüldü. Beyin ödemli görünümde izlendi. Beyin sapında ve kiazma optikum çevresinde kirli yeşil renk değişikliği görüldü. Kesitlerinde vetnriküllerin kirli yeşil renkte püy ile dolu olduğu görüldü. Kafa kaide kemikleri sağlam bulundu.

BOYUN VE GÖĞÜS AÇILDI: Boyun ve göğüs derisi kaldırıldı. Boyun ciltaltı ve yüzeyel kas grubunda tek tük küçük boyutlu kanama odakları görüldü. Epiglottis hiperemik bulundu. Hyoid kemik, tiroid kartilaj ve boyun omurları sağlam bulundu. Boyun derin kaslarında kanama, ekimoz görülmedi.Özefagus lümeni boş bulundu. Trakea lümeni koyu kırmızı renkte enfekte görünümde izlendi.

Göğüs ön yüzde ciltaltı ve interkostal adale gruplarında üst kısımlarda tek tük kanama odakları saptandı. Sternal kapak kaldırıldı. Sternum sağlam bulundu. Sağ göğüs boşluğundan 1200 ml serohemorajik, sol göğüs boşluğundan 700 ml seröz sıvı boşaltıldı. Her iki akciğer serbest bulundu. Akciğerler çıkarıldı. Sağ akciğer 945 gr, sol akciğer 865 gr tartıldı. Her iki akciğer şiş, parlak, ödemli, görünümde ve yüzeylerinde yaygın peteşiyel kanama odakları olup yapılan kesitlerde sıkmaksızın yoğun köpüklü sıvı çıkışı görüldü. Bronş ve bronşiollerin köpüklü sıvı ile dolu olduğu görüldü.

Perikard sağlam bulundu. Perikard boşluğunda 30 ml fizyolojik sıvı tespit edildi. ... Kalp yüzeylerinde tek tük peteşiyel kanama odakları görüldü. ... Aortta makroskobik patolojik özellik görülmedi. Koroner arter lümenleri açık bulundu. Myokard kesitlerinde makroskobik patolojik özellik görülmedi.

Kotlar sağlam bulundu. Göğüs arka duvarı sağlam bulundu. Torakal vertebralar sağlam bulundu.

BATIN AÇILDI: Batında cilt altı, kaslar ve peritonda kanama ve ekimoz görülmedi. Batın boşluğundan 850 ml serohemorajik vasıfta hafif pürülan sıvı boşlatıldı.

Karaciğer çıkarıldı... Yüzey ve kesitlerinde sarımtrak renk değişikliği görüldü.

Mide dışarı alındı, açıldı; 30 ml yeşil renkli sıvı içerik görüldü. Dalak çıkarıldı ... Yüzey ve kesitleri konjesyone görüldü.

Her iki böbrek çıkarıldı. ... Her iki böbrek ödemli görünümde olup yüzey ve kesitlerinde makroskobik patolojik özellik görülmedi. Torakal ve abdominal aorta sağlam bulundu. Mesanede kahverenkli idrar görüldü. Mesane arka duvarında muhtemel idrar sondası takılmasına bağlı küçük boyutlu kanama odakları izlendi.

Lomber vertebralar ve pelvis kemiklerinde kırık görülmedi. Her iki üst ve alt ekstremite kemiklerinde krepitasyon veren ya da deformiteye neden olan kırık görülmedi.

Sırt bölgesine kesi atıldı. Ciltaltı dokuda yaygın ödem sıvısı görüldü. Kanama ekimoz görülmedi.

...

Kimya İhtisas Dairesinin 09.01.2018 tarih... raporunda;

1) Kanda;a) Alkol (Etanol, Metanol) bulunmadığını,... kayıtlıdır.

... 23.01.2018 tarihli mikrobiyolojik inceleme raporunda;

"Kalp kanı: Üreme yok, Dalak: S.Maltophila, Akciğer: C.krusei+E.hiare, BOS:E.hiare, Beyin sapı:E.hiare, Dura:E.hiare” şeklinde kayıtlıdır.

Morg İhtisas Dairesi Histopatoloji tetkik Şubesinin 23/03/2018 tarih, ... histopatoloji inceleme raporunda;

"BEYİN: Subaraknoidal medafede kanama ve polimorfonükleer lökositlerden zengin iltihabi hücre infiltrasyonuyla karakterize pürülan menenjit bulguları. Parankimde iskemik red nöronlar, konjesyon.

BEYİNCİK: Subaraknoidal mesafede yaygın kanama, parankimde kanama ve geniş nekroz odağı, konjesyon.

BEYİN SAPI: Konjesyon.

DURAMATER: Taze kanama, konjesyon.

MEDULLA SPİNALİS: İncelenen kesitlerde, parankimde kanama ve ödem ile konjesyon izlenmiştir. Subaraknoidal mesafede ve dural membranda yaygın nekroz ve polimorfonükleer lökositlerden zengin iltihabi hücre infiltrasyonu ile karakterize enfeksiyon bulguları dikkati çekmiştir.

AKCİĞER: Bronkopömoni, küçük-orta çaplı damarlarda yaygın yağ embolisi, amfizematöz genişlemeler,alveoler ödem, konjesyon, .

BÖBREK. Konjesyon

KARACİĞER: Konjesyon.

KALP: Myokardiyal kesitlerde, subendokardiyal fokal bir alanda myokardiyal lifler arasında taze kanama ile karakterize iskemi bulguları, diğer sahalarda konjesyon izlenmiştir. Koroner arter kesitlerinde, sol inen koroner arterde (LAD) en çok %10 oranında lümeni daraltan aterom plağı görülmüştür. Sağ koroner arterde (RCA) ve sirkümfleks (CX) koroner arterde ise belirgin patoloji yoktur.

PANKREAS: Konjesyon" kayıtlıdır.

Gülhane Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nin 18.10.2018 yatış tarihli... beyin cerrahisi epikrizinde; genel durum bozukluğu şikayeti olduğu, tetkiklerinde pnömosefali saptanması üzerine ileri tetkik ve tedavi amacıyla kliniğe yatırıldığı, %50 zihinsel engelli raporu olduğu, genel durum kötü, bilinci kapalı,.., ense sertliği negatif, spontan solunumu olduğu, DIR/IDIR --/--, pupiller normoizokorik, 4 ekstremite hareketli, mental bozukluk, akut lenfadenit, ateş, menenjit, trombositopeni, esansiyel hipertansiyon tanıları olduğu, takiplerinde 22.10.2017 tarihinde dopamin ve noradrenalin infüzyonu devam ettiği, 15:45 sıralarında kardiyak arrest olduğu, tansiyonu alınamadığı, CPR a başlandığı, eş zamanlı 3 dakikada bir adrenalin infüzyonu yapıldığı, 16:30 itibari ile monitörde asistoli çizmesi ve periferik nabızları alınamaması üzerine işleme son verildiği,.., 16:50 itibari ile exitus mortalis kabul edildiği kayıtlıdır.

Sonuç olarak: Kişinin kesin ölüm sebebi hakkında tarafımızca kanaate varılamadığı, kesin ölüm sebebinin tespiti amacı ile düzenlemiş olduğumuz otopsi raporu ile birlikte tüm tıbbi belgelerini içeren tahkikat dosyasının İstanbul Adli Tıp Kurumu Başkanlığı 1. Adli Tıp İhtisas Kuruluna gönderilerek buradan görüş alınmasının uygun olacağı kanaatini, ... bildirir rapordur."

17. Cumhuriyet Başsavcılığı 13/9/2018 tarihli yazı ile GATA ve Devlet Hastanesinden müteveffaya ait tüm tedavi evrakının iletilmesi talep etmiş ve Cumhuriyet Başsavcılığının talep ettiği evrakı ilgili kurumlar Cumhuriyet Başsavcılığına iletmiştir.

18. GATA"nın düzenlediği epikriz raporunun ilgili kısmı şöyledir:

"...

Öyküsü: Birliğinde mevcut şikayeti ortaya çıkan er hastanemiz acil servisine başvurmuş, yapılan tetkiklerde pnömosefali saptanması üzerine tarafımıza yönlendirildi. Hasta ileri tetkik ve tedavi amacıyla kliniğimize yatırıldı.

Ek Hastalık:% 50 zihinsel engelli raporu mevcut

...

Konsültasyon Tarihi:18.10.2017 ... Servisi: Kbb Polikliniği 1 İstem Sebebi: SOL SPEHONOİD GRAFİTUR TEMPORALDE DIŞ KULAK YOLUNA UZANAN FRAKTUR HASTANIN TARAFINIZCA DEĞERLENDİRİLMESİ...

Konsültasyon Tarihi:20.10.2017...MENENJİT ÖN TANILI HASTA BOS KÜLTÜRÜNDE GRAM KOK VE GRAM BASİL ÜREMESİ OLMUŞ. KAN KÜLTÜRÜNDE GRAM KOKOBASİL ÜREMİŞ...

...

BEYİN MR İNCELEME

TETKİK SEKANSLARI: PD ve T2 aksial

 T1 aksial, sagittal

 FLAIR aksial

 Difüzyon ağırlıklı görüntüler, ADC haritası

 Yağ baskılı T2 koronal

Sağ frontoparietal bölgede 5 mm kalınlığa varan bu kesimde belirgin kontrast tutulumunun seçilemediği ve diffüzyon kısıtlanmasmın izlenmediği, subdural kanama ile uyumlu görünüm izlenmektedir.

Sağ internal kapsül posterior bacağında 9x16 mm T1 hipointens T2 FLAİR hiperintens kronik vasıflı kanama ürünü lehine değerlendirilen lezyon alanı mevcuttur. Ayrıyeten sol ftontoparietalde yaklaşık 1 cm lik FLAİR de sinyalsiz olan alan T1 ve T2 de seçilmemekte olup öcelikle kanama ürünlerinin eşlik ettiği aksonal hasara ait olabilir.

Yan ventriküller geniş olup posterior boynuzlarında seviye oluşturan ve difüzyon kısıtlamaya kanama ürünlerine ait olabilecek görünümler mevcuttur.Periventriküler transepandimal sızıntı ya ait sinyaler de bilateral mevcuttur.

MRA sekansında Willis poligonu akım fenomenleri nonnal olarak değerlendirildi,

...

Kontrastsız Beyin BT İncelemesi:

Aktif kanama bulgusuna rastlanmadı. Sağ subdural efüzyonu mevcuttur. Her iki temporal lob anterior kesimlerde izlenen hiperdens görünümler öncelikle MCA trasesi olarak değerlendirilmiştir. Kontrastsız kesitlerden değerlendirilebildiği kadarıyla; beyin parankiminden ayrımı yapılabilen kitle lezyonu saptanmamıştır.

Ventriküller geniş izlenmiştir. Transependimal BOS geçişine ait düşük atenüasyonda perventriküler yamasal alanlar mevcuttur.

Orta hat yapılan yerindedir.

Kemik yapılarda litik-destrüktif lezyon izlenmemiştir.

Sağ temporal kemik mastoid parçada aquadukt inferior kesiminde şüpheli kortikal basamaklanma ve dorsum sellada kemik kortekste yer yer devamsızlık izlenmiş olup görünümler fraktürter açısından şüphelidır. Ancak kafa içinde sağ yan ventrikül anterior kesiminde, perlmezensfalika alanda ve sağ mastoid hücreler komşuluğundaki hava dansitelerini açıklayacak büyüklükte belirgin fraktür saptanmamıştır.

Her iki taraf mastoid hücrelerde yumuşak doku dansiteler izlenmiştir. Sağ dış kulak yolunda inceleme ve orta kulak kavitesinde yumuşak doku dansiteleri izlenmiştir. Kemikçik zincirde eroziv değişiklikler mevcuttur (KOM?). Olgunun enfektif süreçler açısından kontrastlı kranial MR ve diffüzyon MR ile değerlendirilmesi önerilir."

19. Cumhuriyet Başsavcılığı 10/10/2018 tarihinde İstanbul ATK"dan müteveffanın kesin ölüm nedeninin tespit edilmesini talep etmiştir. İstanbul ATK 1. Adli Tıp İhtisas Kurulunun (ATK İhtisas Kurulu) düzenlediği 17/10/2018 tarihli mütalaanın ilgili kısmı şöyledir:

"...

SONUÇ

18.10.2017 tarihinde askerlik görevini yaptığı sırada fenalaşarak kaldırıldığı Gülhane Eğitim ve Araştırma Hastanesinde tedavi altında iken 22/10/2017 tarihinde öldüğü bildirilen ... [M.B.] hakkında düzenlenmiş adli ve tıbbi belgeler ile otopsi raporunda bulunan veriler değerlendirildiğinde,

1. Otopsisinde dış muayenede travmatik lezyon tarif edilmediği, tespit edilen lezyonların lokalizasyonu, özellikleri ve ağırlıkları itibari ile ölüm meydana getirebilecek nitelikte olmadığı, iç muayenede kafatasında kırık, beyin doku harabiyeti, iç organ ve büyük damar yaralanması tarif edilmediği dikkate alındığında;

Kişinin travmatik tesirle öldüğünün tıbbi delillerinin bulunmadığı,

2. Otopsi sırasında alınan doku örneklerinin Kimya İhtisas Dairesince yapılan incelemesinde tedavisinde kullanılan ilaç etken maddeleri tespit edildiği, tedavi düzeyinde oldukları, toksik düzeyde olmadıkları dikkate alındığında;

Kişinin zehirlenerek öldüğünün tıbbi delilleri bulunmadığı,

3. Adli dosyada kayıtlı bilgilerde; askerlik görevini yaptığı sırada fenalaştığı, kaldırıldığı hastanede tedavi görmekteyken ölen kişinin akciğer ağırlıklarında artma olduğu, otopsisinde sağ hemisferde yaygın sıvama tarzında subdural hematom, beyin ödemli, beyin sapında ve kiazma optikum çevresinde kirli yeşil renk değişikliği, vetnriküllerin kirli yeşil renkte püy ile dolu olduğu, sağ göğüs boşluğundan 1200 ml serohemorajik, sol göğüs boşluğundan 700 ml seröz sıvı boşlatıldığı, batın boşluğundan 850 ml serohemorajik vasıfta hafif pürülan sıvı boşlatıldığı, otopside iç organlarda tespit edilen makroskopik bulgular, iç organların histopatolojik tetkikinde beyin: subaraknoidal medafede kanama ve polimorfonükleer lökositlerden zengin iltihabi hücre infiltrasyonuyla karakterize pürülan menenjit bulguları, parankimde iskemik red nöronlar, konjesyon, beyincik: subaraknoidal mesafede yaygın kanama, parankimde kanama ve geniş nekroz odağı, konjesyon, duramater: taze kanama, konjesyon, medulla spinalis: İncelenen kesitlerde, parankimde kanama ve ödem ile konjesyon, subaraknoidal mesafede ve dural membranda yaygın nekroz ve polimorfonükleer lökositlerden zengin iltihabi hücre infiltrasyonu ile karakterize enfeksiyon bulguları olduğu, akciğer: bronkopömoni, küçük-orta çaplı damarlarda yaygın yağ embolisi, amfizematöz genişlemeler, alveoler ödem, konjesyon, kalp: myokardiyal kesitlerde, subendokardiyal fokal bir alanda myokardiyal lifler arasında taze kanama ile karakterize iskemi bulguları, diğer sahalarda konjesyon, koroner arter kesitlerinde, sol inen koroner arterde (LAD) en çok %10 oranında lümeni daraltan aterom plağı tespit edildiği dikkate alındığında;

Kişinin ölümünün Menenjit (beyin zarı iltihabı) ve gelişen komplikasyonlar sonucu meydana gelmiş olduğu oybirliğiyle mütalaa olunur."

20. Cumhuriyet Başsavcılığının talep etmesi üzerine Kara Kuvvetleri Komutanlığı Tank Eğitim Alayı Er Eğitim Tabur Komutanlığının ilettiği, müteveffanın can dostu olarak tayin edilen F.E.nin bölük komutan vekili tarafından alınan 21/10/2017 tarihli Bilgi Edinme Tutanağı"nın ilgili kısmı şöyledir:

"...

Cevaben: 12.10.2017 tarihinde katılış yaptım.

...

Soruldu: ...[M.B.] ... ve siz beraber aynı koğuşa mı yerleştirildiniz? Hangi koğuşta kaldınız?

Cevaben: Geldiği gün 4.koğuşta kendi yataklarımızda yattık, gece bilinçsiz olarak yatak değiştirdiğini, ranzanın altına girdiğini öğrenince Pazar günü boş olan 5.koğuşa yerleştirildik.

Soruldu: Can Dostu olarak tüm faaliyetlerde beraber mi hareket ettiniz? Gün içerisinde farklı görev veya faaliyette bulundunuz mu?

Cevaben: Sürekli beraberdik gündüz veya gece hiç yanından ayrılmadık tüm faaliyetlerde beraberdik. Zaten herhangi bir faaliyete katılmadık sadece iyi olduğu zaman içtimaya çıkıyor o zamanda bankta oturarak bekliyorduk.

Soruldu: ... [M.B.nin]... arkadaşlarıyla iletişimi nasıldı? Kendini ifade edebiliyor muydu? Size herhangi bir rahatsızlığından bahsetti mi?

Cevaben: Kimseyle sohbet etmiyordu. Çok az konuşabiliyordu. Sadece başının ve boynunun ağrıdığını söyleyebiliyordu. Çok uzun cümleler kuramıyordu.

Soruldu: ... [M.B.ye] ... Fiziksel olarak yorucu veya kendini zorlayıcı herhangi bir iş yaptırıldı mı?

Cevaben: Hayır hiçbir iş yaptırılmadı. Hatta giyindirmeye gittiğimizde çantasını bile başka arkadaşları tarafından taşındı.

Soruldu: Sivil hayatından yaşamış olduğu herhangi bir kavga, darp veya şiddet olayından bahsetti mi?

Cevaben: Küçük yaşta düştüğünü o yüzden bu hale geldiğini söyledi. Ayrıca annesinin üvey olduğunu ve kendisini dövdüğünü söylüyordu.

Soruldu: Beraber geçirdiğiniz süre zarfında ...[M.B.] ... herhangi bir kavgaya veya darp olayına maruz kaldı mı?

Cevaben: Hayır kesinlikle öyle bir şeye maruz kalmadı.

Soruldu: Olayın olduğu gün neler yaşandı bildiklerinizi anlatınız?

Cevaben: 1 gün önce Ambulansla Sait Ertürk Devlet Hastanesi Psikiyatri Polikliniğine götürdük... Doktor soru sordu cevap alamayınca bağırarak bizi odasından çıkardı...birliğimize geri gönderdi. O gün süratle [GATA.ya] sevk aldık. Olayın olduğu sabahta hastaneye götürmek için kaldırdık fakat kendinde değildi, ambulans çağırarak [GATA.ya] götürdük. 09:30 sularında önce psikiyatri polikliniğine götürdük doktor böyle bakamayacağını acilen kan değerlerine bakılmasını söyledi. Acile gittik acildeki doktor ben bu şekilde bakamam hastanın psikiyatriye gidip oradan kendisine sevk edilmesini söyledi. Poliklinikler arası uzak olduğu için 1 saat kadar araç bekledik ve 11:00 sularında hastanenin ambulansıyla tekrar psikiyatri polikliniğine gittik. Psikiyatri doktoru tekrar muayene ederek acile sevk etmiştir. Acile 12.00 sularında giriş yaptırıldı...

Soruldu: ... [M.B.] ... katıldığı günden itibaren sağlık sorunları ile ilgili ne tür işlemler yapıldı?

Cevaben: Hafta sonu katıldığı için katılış muayenesi yapılamadı. Pazartesi günü Katılış muayenesi için B.B.M.M.ye gittik. Orada muayene edildi ve öğleden sonra RDM görüşmesine gittik. RDM görüşmesi sonucunda Salı günü için Sait Ertürk Devlet Hastanesi Psikiyatri Polikliniğine sevk verildi. Yukarıda da anlattığım gibi doktor 4-5 gün gözetim altında tutup ondan sonra sevk edin diyerek gönderdi. Salı akşamı bölüğümüze gidip Bl.Asb.mıza durumu söyledik. Bl.Asb.da çarşamba günü için acilen [GATA.ya] sevk alınmasını sağladı...."

21. Cumhuriyet Başsavcılığı 13/11/2018 tarihinde olay hakkında kovuşturmaya yer olmadığı kararı vermiştir. Karar gerekçesinin ilgili kısmı şöyledir:

"Ölenin Kara Kuvvetleri Komutanlığı Tank Eğitim Alayı 1. Er Eğitim Tabur Komutanlığına 14/10/2017 tarihinde katıldığı, 16/10/2017 tarihinde BBMM"de yapılan muayenesine istinaden 17/10/2017 tarihinde Etimesgut Şehit Sait Ertürk Devlet Hastanesinin Psikiyatri Polikliniğine sevk edildiği, yapılan muayenesinde zeka geriliği tanısı ile Eğitim ve Araştırma Hastanesine sevk edilmesinin uygun olacağı değerlendirmesi ile gönderildiği, Gülhane Eğitim ve Araştırma Hastanesinde 18/10/2017 tarihinde önce psikiyatri polikliniğine, müteakiben acil servise, oradan da beyin ve sinir cerrahisi yoğun bakım polikliniğine yatışının yapıldığı ancak yapılan müdahalelere rağmen 22/10/2017 tarihinde öldüğü,

Gülhane Eğitim ve Araştırma Hastanesinin ... epikrizinde şahsın genel durum bozukluğu şikayeti ile birliğinden getirildiği, pnömesafali saptandığı, yapılan tetkiklerde sol sfenoitten temporalden dış kulak yoluna uzanan fraktür, daha sonraki süreçte menenjit ve sepsis bulguları görüldüğü, %50 engelli raporunun mevcut olduğunun belirtildiği,

22/10/2017 tarihinde yapılan ölü muayenesi üzerine düzenlenen tutanağa göre burun boşluğunda kanama metaryali geldiği, ölü katılığının olduğu, ölü morluklarının ortaya çıktığı, sağ omuz ön yüzde klavikula bitişiğinde dört beş adet, sol dirsek iç yüzde bir adet pikür izleri bulunduğu, vücut arka yüzünde taze yatak yarası olduğu, kuşku yaratan bir bulgu gözlemlenmediğinin belirtildiği,

Ölenin cesedi üzerinde yapılan otopsi sonrası Adli Tıp Kurumu Ankara Grup Başkanlığınca düzenlenen 21/05/2018 tarihli raporda; kişinin kesin ölüm sebebi hakkında kanaate varılamadığının bildirildiği,

Bunun üzerine Adli Tıp Kurumu 1. İhtisas Kurulunca düzenlenen 17/10/2018 tarih ve ... raporda; ... kişinin ölümünün Menenjit (beyin zarı iltihabı) ve gelişen komplikasyonlar sonucu meydana gelmiş olduğu şeklinde mütaalada bulunulduğu,

Tanık [F.E.]; ...beyan ettiği,

Tanık beyanı, epikriz, ölü muayenesi, otopsi ve ihtisas kurulu raporları birlikte değerlendirildiğinde [M.B.nin] menenjit (beyin zarı iltihabı) ve gelişen komlikasyonlar sonucu meydana gelen ölümünde herhangi bir şüpheli durum ile suç oluşturabilecek herhangi bir eylem bulunmadığı anlaşılmış olup olay hakkında Cumhuriyet Başsavcılığımızca KAMU ADINA KOVUŞTURMA YAPILMASINA YER OLMADIĞINA,..."

22. Başvurucular 6/12/2018 tarihli dilekçe ile özetle %50 engelli raporu olan birisine askerliğe elverişlilik raporu düzenleyen yetkililerin kimler olduğunun soruşturmada araştırılmadığını, birliğe girdiği ilk anda engelli olduğu anlaşılan birinin derhâl hastaneye sevk edilmemesiyle ilgili olarak üstlerin beyanının alınmadığını, bir kişinin 17/10/2017 tarihinde önce psikiyatri polikliniğine, ardından acil servise, oradan beyin ve sinir cerrahisi yoğun bakımına sevk edilmesi hayatın olağan akışına aykırı olduğu hâlde bu durumun açıklığa kavuşturulmadığını, GATA epikrizinde sol sfenoitten temporalden dış kulak yoluna uzanan fraktür yani kafatası kemiklerinde kırık olduğunun saptandığını, bu durumun ancak travma ile meydana gelebileceğini fakat ATK İhtisas Kurulunca kafatasında kırık bulunmadığının belirtildiğini, bu durum çelişki oluşturduğu hâlde Cumhuriyet Başsavcılığının bu çelişkiyi gideremediğini, müteveffanın engelli olması nedeniyle sivil hayatta düzenli şekilde sağlık kontrolü yaptırmasına rağmen menenjit hastalığına dair bir belirti tespit edilemediğini, önceden menenjit hastası olmayan birinin menenjit olmasının travma geçirdiğinin güçlü bir delili olduğunu, can dostu olan tanığın beyanında çelişkiler bulunduğunu belirterek kovuşturmaya yer olmadığına dair karara itiraz etmiştir.

23. Başvurucuların itirazı Ankara Batı 1. Sulh Ceza Hâkimliğince 19/12/2018 tarihinde reddedilmiştir.

24. Ret kararı 11/1/2019 tarihinde başvuruculara tebliğ edilmiş olup başvurucular 8/2/2019 tarihinde bireysel başvuruda bulunmuştur.

B. Olayla İlgili İdari Tahkikat Raporu

25. UYAP üzerinden yapılan araştırma sonucu temin edilen 31/10/2017tarihli idari tahkikat raporunun ilgili kısmı şöyledir:

"...

Zh. Brl.Ok.ve Eğt. Tümeni Tnk.Eğt.A. Er Eğt.Tb.l"inci Er.Eğt.BI.K.Iığına devre kaybı olarak 14 Ekim 2017 Cumartesi günü katılış yapan Tnk.Ac.Er.M.B., katılışına müteakip Alay Bilgi İşlemleri yapılıp, bölüğe katılmış daha sonra giyindirme faaliyeti için Alay giyindirme bölgesine sevk edilmiş, Askeri istihkaklarını arkadaşları yardımıyla teslim alıp bölüğüne katılış yapmıştır. Daha sonra personel gözlemlendiğinde hal ve hareketleri ve genel durumunun anormal olması ve iletişim sıkıntısının olması sebebiyle yanına refakatçiler belirlenerek gözetim altında bulundurulması sağlanmıştır. Pazar günü itibari ile personelin anormal durumu ve iletişim sıkıntısı devam etmekle birlikte günlük ihtiyaçları refakatçiler nezaretinde karşılanmış, idrarını tutamaması dolayısı ile ayrı bir koğuşa yatırılması sağlanmıştır.

16 Ekim 2017 tarihinde sıralı komutanları bilgilendirilmiş akabinde de Birinci Basamak Muayene Merkezi (BBMM)‘ne katılış muayenesi yapılması maksadıyla gönderilmiştir. Rehberlik Danışma Merkezi (RDM ) görüşmesi yaptırılmış sonra Şehit Sait Ertürk Devlet Hastanesi Psikiyatri ve Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Polikliniği’ne sevk edilmiştir. 17 Ekim 2017 tarihinde Şehit Sait Ertürk Devlet Hastanesi Psikiyatri Polikliniği’nde yapılan muayene sonucu personelin durumu 3-4 gün gözlendikten sonra Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne sevkinin uygun olacağı değerlendirilmiştir. Birlik personeli Tnk.Ac.Er [M.B.nin] Şehit Sait Ertürk Devlet Hastanesinin vermiş olduğu rapora rağmen personelin durumunu gözlemleyerek kritik olabileceğini değerlendirmiş aynı gün Gülhane Eğitim ve Araştırma Hastanesi (GEAH) Psikiyatri Polikliniği’ne sevk işlemleri yaptırmıştır.

18 Ekim 2017 tarihinde Birinci Basamak Muayene Merkezinden ambulans talep edilerek refakatçiler eşliğinde Gülhane Eğitim ve Araştırma Hastanesi Psikiyatri Polikliniği’ne nakli sağlanmıştır. GEAH Psikiyatri Polikliniği"nde genel durumunun anlaşılmadığı için GEAH Acil Servisi"ne gönderilmiştir. GEAH Acil Servisi’nde sevkinin Psikiyatri Polikliniği’ne olduğunu söyleyerek hastaya müdahale etmek istememiş, tekrar nezaretçi personel H.K. tarafından GEAH Psikiyatri Polikliniği’ne götürülmüştür. Psikiyatri Polikliniği Tabibi acil servise sevkini yaparak, GEAH Acil Servisi"ne yönlendirmiştir. GEAH Adi Servisi"nde Er.[M.B.nin] provizyon sistem sorunu ile karşılaşılarak kaydı yapılamamıştır. Nezaretçi personel H.K. tarafından Bölük Astsubayı M.Z."ye bilgi verilmiştir. M.Z."nin Kara Kuvvetleri ile yaptığı telefon görüşmesi sonucu sorun çözülmüş, yapılan tetkiklere müteakip Tnk.Ac.Er.M.B. GEAH Beyin Cerrahi Ünitesinde yoğun bakıma alınmıştır.

Sıralı komutanlar tarafından durumun öğrenilmesine müteakip Zh.Brl.Ok.ve Eğt.Tüm.Faaliyet İzleme Merkezi (FIM)’nden gerekli birimlere mesaj çekilmiş, doktoru ile görüşülerek durumu hakkında bilgi alınmış, menenjit şüphesiyle yoğun bakıma alındığı, kışlada alınacak tedbirlere dair fikir alışverişinde bulunulmuştur. 18 Ekim 2017 günü öğleden sonra Bölük Komutan Vekili C.Y. tarafından ailesi ile iletişime geçilmiş, babasının engelli olması sebebiyle iletişim kurulamamış bunun üzerine amcaoğlu A.B."ye gereken bilgi verilmiş, durumunun hassasiyeti anlatılmıştır.

19 Ekim 2017 sabahı ailesi gelmiştir. Tnk.Ac.Er.M.B. 22 Ekim 2017 tarihinde saat 17:00 sularında yatmış olduğu klinikte vefat etmiştir.

...

10. KAZA/OLAYIN MEYDANA GELİŞ NEDENLERİ:

a. Doğrudan nedenler: Mental Retardasyonu (zeka geriliği) olan yükümlünün birliğe katılışında mevcut olduğu düşünülen orta kulak iltihabının kemik doku ve ardı sıra beyin zarları ve beyne geçmesi sonucu oluşan menenjit-ensefalit, sepsis ve nihayetinde çoklu organ yetmezliği.

b. Dolaylı nedenler: ...

1. Şanlıurfa Mehmet Akif İnan Eğitim ve Araştırma Hastanesinin... Sağlı Kurulu Raporunda belirtilen "Sınır Düzeyden Mental Retardasyon (IQ 71) tanısı nedeni ile sağlık personelinin psikiyatrik şikayetler üzerine yoğunlaşması,

2. Mental retardasyonu olması nedeniyle kendini ifade edememesi,

3. Askerlik muayenesinde sivil sağlık kuruluşları tarafından verilen mental retardasyon tanılı rapor kararının askerliğe elverişli olarak verilmesi.

c. Katkıda bulunan nedenler:

1)Mesai dışında ve resmi tatil günleri gelen yükümlülerin misafir olarak kabul edildiği gün revir nöbetçi tabipliğinde ön muayeneden geçirilmemesi,

2)Kayıt kabul işlemlerinin hafta sonu ve resmi tatil günlerinde de devam etmemesi,

3)Hastaneye sevk işlemlerinin takibinin yetersiz olması (KBB muayenesinin eksikliği)

...

14. İDARİ TAHKİKAT HEYETİNİN KAZA/OLAY DEĞERLENDİRMESİ VE KANAATİ:

a. Mental retardasyona (zeka geriliği) sahip yükümlünün mevcut olduğu düşünülen orta kulak iltihabının ciddi komplikasyonlarından biri olan menenjit-ensefalite bağlı sepsis ve çoklu organ yetmezliği nedeniyle vefat ettiği,

b. Bununla birlikte Tnk Ac. Er M.B."nin birliğe katıldığı andan itibaren herhangi bir darp, cebir veya kötü muameleye maruz kalmadığı, katılış işlemleri esnasında durumundaki anormalliğin tespit edilmesi ile Nöbetçi Heyeti tarafından Can Dostu Teşkilatı kapsamında 2 (iki) personel görevlendirildiği, ayrı koğuş tahsis ediliği, K.K.K. tarafından Danışmanlığı yapılarak birlik RDM’sine sevkinin sağlandığı, buradaki muayenesinden sonra beklemeksizin Sait Ertürk Devlet Hastanesine ve Gülhane Eğitim ve Araştırma Hastanesine sevk edildiği, Gülhane Eğitim ve Araştırma Hastanesinde kaydı esnasında yaşanan sağlık provizyon sisteminden kaynaklanan sorununda birlik personeli tarafından Kara Kuvvetleri Komutanlığı dahil irtibat kurularak aşılması sonucunda muayene ve tedavisinin devamı sağlandığı,

c. Tarafımızdan yapılan bu tespitler ışığında personelin vefatı ile ilgili olarak birliğin idari yönden bir kusurunun olmadığı vicdanı kararına varılmıştır."

IV. İLGİLİ HUKUK

26. İlgili hukuk için bkz. Yasin Ağca, B. No: 2014/13163, 11/5/2017, §§ 86, 91-96.

V. İNCELEME VE GEREKÇE

27. Anayasa Mahkemesinin 18/1/2022 tarihinde yapmış olduğu toplantıda başvuru incelenip gereği düşünüldü:

A. Adli Yardım Talebi Yönünden

28. Anayasa Mahkemesinin Mehmet Şerif Ay (B. No: 2012/1181, 17/9/2013) kararında belirtilen ilkeler dikkate alınarak geçimini önemli ölçüde güçleştirmeksizin yargılama giderlerini ödeme gücünden yoksun oldukları anlaşılan başvurucuların açıkça dayanaktan yoksun olmayan adli yardım taleplerinin kabulüne karar verilmesi gerekir.

B. Başvurucuların İddiaları ve Bakanlık Görüşü

29. Başvurucular, oğullarının ölümünün şüpheli olduğunu, psikiyatri polikliniğine sevkin ardından acil servise, oradan da beyin ve sinir cerrahisi yoğun bakımına yapılan sevkin hayatın olağan akışına aykırı olduğunu gözetmeden bu hususun açıklığa kavuşturulmadığını, epikrizde müteveffada pnömosefali saptandığını yani kafatasında hava olduğunu, bunun ancak travma sonucu oluşabileceğini, ayrıca sol sfenoitten temporalden dış kulak yoluna uzana fraktür tespit edildiğini fakat sonraki ATK İhtisas Kurulu raporunda ölümün travmatik tesirle gerçekleştiğine dair bulgu bulunmadığının belirtildiğini, her iki rapor arasındaki çelişkinin soruşturma kapsamında giderilmediğini, müteveffa birliğe katılırken ya da birlikte olduğu sıradaki hareketlerini görmek için kamera kayıtlarının araştırılmadığını, ölenin can dostu olan şahıs dışında kimsenin tanık olarak beyanına başvurulmadığını, doğal bir ölüm olsa bile engelli birinin askere elverişli olduğuna dair rapor veren doktorların kimler olduğu araştırılmadan, askere alındığı ilk andan itibaren engelli olduğu anlaşılabilen birinin derhâl hastaneye sevk edilmemesi hususunda üstlerin beyanına başvurulmadan, müteveffayı tedavi eden doktorların beyanları alınmadan kovuşturmaya yer olmadığı kararı verildiğini ve yapılan itirazın gerekçesiz olarak reddedildiğini belirterek yaşam hakkının etkili soruşturma yükümlülüğüne dair usul boyutunun ve adil yargılanma hakkının ihlal edildiğini iddia etmiştir.

30. Bakanlık görüşünde etkili yargısal sistem kurma yönündeki pozitif yükümlülüğün somut olayda tam yargı davası yolunun tüketilmesiyle sağlanabileceği belirtilmiş, dolayısıyla başvurunun başvuru yollarının tüketilmesi kriteri bakımından değerlendirilmesinin uygun olacağı bildirilmiştir. Görüşte ayrıca ölü muayenesinde kırık tespit edilmediği, otopsi raporunda dış muayenede kafada deforme görünüm ve cilt altı dokuda ödem tespit edildiği, ATK İhtisas Kurulu raporunda her iki temporal adale grubunda kanama ve ekimoz görülmediği, kafa kubbe ve kaide kemiklerinin sağlam olduğu tespitlerinin yer aldığı, ayrıca müteveffanın birliğe katılışı esnasında yapılan görüşmelerde ve tanık beyanlarında belirtildiği üzere küçükken düştüğü, kafasına darbe aldığı ve bu nedenle engelli olduğuna dair beyanlarının olduğu hususlarına dikkat çekilmiştir.

31. Başvurucular, Bakanlık görüşüne karşı beyanlarında başvuru formunda ileri sürdükleri hususları yinelemiştir.

C. Değerlendirme

32. Anayasa’nın 17. maddesinin birinci fıkrası şöyledir:

 “Herkes, yaşama, maddî ve manevî varlığını koruma ve geliştirme hakkına sahiptir.”

33. Anayasa Mahkemesi, olayların başvurucu tarafından yapılan hukuki nitelendirmesi ile bağlı olmayıp olay ve olguların hukuki tavsifini kendisi takdir eder (Tahir Canan, B. No: 2012/969, 18/9/2013, § 16).

34. Başvuru formunun bütünü ve başvurucuların iddialarını dile getiriş biçimi incelendiğinde başvurucuların şikâyetlerinin özünün yakınlarının ölümü hakkında etkili soruşturma yürütülmediğine ilişkin olduğu değerlendirilmiştir. Başvurucular her ne kadar engelli olması nedeniyle askere alınmaması gereken bir kişinin idarenin özensiz ve dikkatsiz davranması sonucu askere alındıktan sonra ölmesi nedeniyle yaşam hakkının pozitif yükümlülüğünün ihlal edildiğini iddia etseler de başvurucuların söz konusu iddia bakımından askere alımın yaşam hakkı bakımından ne gibi riskler doğurabileceği yahut ne tür önlemler alınması gerektiği gibi hususları açıklamak suretiyle somutlaştırmadıkları, müteveffanın engelliliğiyle ölüm nedeni arasında herhangi bir ilişki kurmadan iddialarını soyut biçimde ileri sürdükleri görülmüştür. Başvuru formundaki iddiaların dile getiriliş biçimi de bir bütün olarak gözetildiğinde, başvurucuların ileri sürdükleri tüm hususları yaşam hakkının etkili soruşturma yükümlülüğünün ihlal edildiğine dair iddialarına dayanak sunmak amacıyla dile getirdikleri, başvurunun Anayasa"nın 17. maddesinde güvence altına alınan yaşam hakkının etkili soruşturma yükümlülüğüne ilişkin usul boyutu kapsamında incelenmesi gerektiği sonucuna ulaşılmıştır.

35. Yaşam hakkının doğal niteliği gereği, yaşamını kaybeden kişi açısından bu hakka yönelik bir başvuru ancak yaşanan ölüm olayı nedeniyle ölen kişinin mağdur olan yakınları tarafından yapılabilecektir (Serpil Kerimoğlu ve diğerleri, B. No: 2012/752, 17/9/2013, § 41). Başvuru konusu olayda müteveffa, başvurucuların oğludur. Bu nedenle başvuruda başvuru ehliyeti açısından bir eksiklik bulunmamaktadır.

36. Bununla birlikte başvurunun diğer kabul edilebilirlik kriterleri yönünden de incelenmesi gerekir.

37. Devletin yaşam hakkı kapsamındaki pozitif yükümlülüklerinin korumaya ilişkin maddi yönü yanında usule ilişkin yönü de bulunmaktadır. Bu yükümlülük, doğal olmayan her ölüm olayının sorumlularının belirlenmesini ve gerekiyorsa cezalandırılmasını sağlayabilecek etkili bir soruşturma yürütmeyi gerektirir. Bu soruşturmanın temel amacı, yaşam hakkını koruyan hukukun etkili bir şekilde uygulanmasını ve varsa sorumluların hesap vermelerini sağlamaktır (Serpil Kerimoğlu ve diğerleri, § 54).

38. Diğer taraftan ceza soruşturmasının temel amacına ilişkin yükümlülük, kesin olarak bir sonuç elde etmeyi gerektirmez. Anayasa"nın 17. maddesi, başvuruculara üçüncü kişileri bir suç nedeniyle yargılatma ya da cezalandırma hakkı vermediği gibi devlete tüm yargılamaları mahkûmiyetle sonuçlandırma ödevi yüklemez (Serpil Kerimoğlu ve diğerleri, § 56).

39. Şüpheli bir ölüm olayı hakkında yürütülen ceza soruşturmasının Anayasa’nın 17. maddesinin gerektirdiği etkinlikte olduğunun kabul edilebilmesi için;

- Soruşturma makamlarının haberdar olur olmaz resen harekete geçerek ölüm olayını aydınlatabilecek ve sorumluların belirlenmesini sağlayabilecek bütün delilleri tespit etmeleri gerekir (Serpil Kerimoğlu ve diğerleri, § 57). Soruşturmada ölüm olayının nedeninin veya sorumlu kişilerin belirlenmesi imkânını zayıflatan bir eksiklik, etkili soruşturma yükümlülüğüne aykırılık oluşturabilir.

- Soruşturma sürecinin kamu denetimine açık olması ve ölen kişinin yakınlarının meşru menfaatlerini korumak için soruşturma sürecine gerekli olduğu ölçüde katılabilmeleri gerekir (Serpil Kerimoğlu ve diğerleri, § 58).

- Soruşturmanın makul bir özen ve süratle yürütülmesi (Salih Akkuş, B. No: 2012/1017, 18/9/2013 § 30) ve soruşturmada görevli olan kişilerin olayların içinde olan veya olması muhtemel olan kişilerden bağımsız olması gerekmektedir. Bu bağlamda soruşturma makamlarının sadece hiyerarşik ve kurumsal bağımsızlığı yeterli olmayıp aynı zamanda soruşturma da fiilen bağımsız olarak yürütülmelidir (Cemil Danışman, B. No: 2013/6319, 16/7/2014, § 96).

- Soruşturma makamlarınca olayın sebebinin objektif analizi yapılmalı; soruşturma sonucunda alınan karar soruşturmada elde edilen tüm bulguların kapsamlı, nesnel ve tarafsız bir analizine dayalı olmalıdır (Cemil Danışman, § 99).

40. Soruşturmanın etkililiğini sağlayan en alt seviyedeki inceleme, başvuruya konu soruşturmanın kendine özgü koşullarına göre değişir. Bu koşullar, ilgili bütün olay ve olgular temelinde ve soruşturmanın pratik gerçekleri gözönünde bulundurularak değerlendirilir. Bu nedenle soruşturmanın etkililiği bakımından her olayda geçerli olmak üzere bir asgari soruşturma işlemler listesi veya benzeri bir asgari ölçüt belirlemek mümkün değildir (Fahriye Erkek ve diğerleri, B. No: 2013/4668, 16/9/2015, § 68).

41. Belirtmek gerekir ki Anayasa’nın 17. maddesi gereğince yürütülecek soruşturmalarda soruşturma makamlarının olayın gelişimine ve delillerin elde edilmesine ilişkin olarak ileri sürülen her türlü iddiayı ve talebi karşılama zorunluluğu bulunmamaktadır. Soruşturma kapsamında yürütülecek soruşturma işlemlerinin belirleyicisi, yetkili soruşturma makamlarıdır (Yavuz Durmuş ve diğerleri, B. No: 2013/6574, 16/12/2015, § 62).

42. Olayın bildirilmesi üzerine Cumhuriyet Başsavcılığının resen ve derhâl başlattığı, Cumhuriyet savcısı tarafından yapılan ölü muayenesi ardından ATK tarafından gerçekleştirilen otopsiyle ATK İhtisas Kurulunun mütalaası neticesinde ölüm nedeninin netleştirildiği (bkz. § 19) soruşturmada, soruşturma makamlarının olaydan haberdar olur olmaz resen hareket geçmesi, soruşturma sürecinin kamu denetimine ve gerektiği ölçüde ölenin yakınlarının katılabilmelerine olanak verecek biçimde açık olması, soruşturmada görevli olan kişilerin olayların içinde olan veya olması muhtemel olan kişilerden bağımsız olması, soruşturmanın makul bir özen ve süratle yürütülmesi konularında Anayasa Mahkemesince resentespit edilen bir eksiklik bulunmamaktadır.

43. Öte yandan somut başvuru yetkili makamlarca ölüm olayını aydınlatabilecek ve sorumluların belirlenmesini sağlayabilecek bütün delillerin tespit edilmesi ve soruşturma sonucunda alınan kararın soruşturmada elde edilen tüm bulguların kapsamlı, nesnel ve tarafsız bir analizine dayalı olması gereklilikleri yönünden de incelenecektir.

44. Başvurucuların oğullarının şüpheli biçimde öldüğü yönündeki iddialarını dayandırdıkları, müteveffanın kafatasında kırık bulunduğu hususu bakımından yapılan incelemede GATA tarafından düzenlenen epikrizde "sol spehonoid grafitur temporalde dış kulak yoluna uzanan fraktur" ifadesiyle M.B.nin bir başka doktor tarafından muayene edilerek konsültasyon verilmesinin 18/10/2017 tarihinde istendiği görülmüştür (bkz. § 18). Müteveffanın aynı hastanede aynı gün çekilen beyin MR"ı ve kontrastsız beyin BT incelemelerinde de kafatasında herhangi bir kırık bulunduğuna dair bir tespit yapılmamıştır (bkz. § 18). Ayrıca M.B.nin otopsisinde de kafatasında kırığa rastlanmamıştır (bkz. § 15).

45. ATK İhtisas Kurulundan Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından M.B.nin kesin ölüm nedeninin tespit edilmesi amacıyla istenen mütalaada ise "...Otopsisinde dış muayenede travmatik lezyon tarif edilmediği,... iç muayenede kafatasında kırık, beyin doku harabiyeti,... tarif edilmediği dikkate alındığında; Kişinin travmatik tesirle öldüğünün tıbbi delillerinin bulunmadığı,... Kişinin ölümünün Menenjit (beyin zarı iltihabı) ve gelişen komplikasyonlar sonucu meydana gelmiş olduğu" tespitleriyle ölüm sebebinin netleştirildiği (bkz. § 19), başvurucuların bu rapor ile otopsi sonucunda düzenlenen rapora herhangi bir itirazda bulunmadıkları anlaşılmıştır.

46. Tüm hususlar ışığında müteveffanın birliğe katılışından sonra herhangi bir darba maruz kaldığına yahut herhangi bir kimseyle husumeti bulunduğuna dair hiçbir veri bulunmadığı, epikrizde kafatasında kırık şüphesiyle konsültasyon istendiği, ATK Grup Başkanlığının otopsi raporunda kırık bulgusunun görülmediği, yine ATK İhtisas Kurulunun 17/10/2018 tarihli raporunda kafatasında kırık bulunmadığının ve travmatik tesirle ölüme dair bir delilin bulunmadığının belirtildiği anlaşılmıştır. Bu durumda ölümün şüpheli biçimde gerçekleştiğine dair herhangi bir veri bulunmadığı gözetildiğinde soruşturma makamlarınca ölüm olayını aydınlatabilecek ve sorumluların belirlenmesini sağlayabilecek bütün delillerin tespit edilmediğinin ve soruşturma sonucunda alınan kararın soruşturmada elde edilen tüm bulguların kapsamlı, nesnel ve tarafsız bir analizine dayalı olmadığının değerlendirilmesi mümkün değildir.

47. Kaldı ki müteveffanın kafatasında var olduğu iddia edilen kırık yahut kafatasında varlığı tespit edilen havanın (pnömosefali) ölüme doğrudan etkisi olduğuna, şahsın ölümünün bu sebeplerden gerçekleştiğine dair herhangi bir veri de bulunmamaktadır. Müteveffanın ölümünün menenjit (beyin zarı iltihabı) ve gelişen komplikasyonlar nedeniyle meydana geldiği tespit edilmiştir.

48. Açıklanan gerekçelerle başvurunun açıkça dayanaktan yoksun olması nedeniyle kabul edilemez olduğuna karar verilmesi gerekir.

VI. HÜKÜM

Açıklanan gerekçelerle;

A. Adli yardım talebinin KABULÜNE,

B. Yaşam hakkının usul boyutunun ihlal edildiğine ilişkin iddianın açıkça dayanaktan yoksun olması nedeniyle KABUL EDİLEMEZ OLDUĞUNA,

C. 12/1/2011 tarihli ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 339. maddesinin (2) numaralı fıkrası uyarınca tahsil edilmesi mağduriyetine neden olacağından adli yardım talebi kabul edilen başvurucuların yargılama giderlerini ödemekten TAMAMEN MUAF TUTULMALARINA,

D. Kararın bir örneğinin Adalet Bakanlığına GÖNDERİLMESİNE 18/1/2022 tarihinde OYBİRLİĞİYLE karar verildi.

Hemen Ara