Esas No: 2021/1354
Karar No: 2022/2967
Karar Tarihi: 31.05.2022
Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2021/1354 Esas 2022/2967 Karar Sayılı İlamı
6. Hukuk Dairesi 2021/1354 E. , 2022/2967 K.Özet:
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi tarafından verilen karar, bir arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi kapsamında 2. bodrum kat 1 nolu dairenin imar ve ruhsata aykırı olması nedeniyle yıkılması sonucu ortaya çıkan bedel ve kira tazminatı talepleriyle ilgilidir. İlk derece mahkemesi kararında, ayıbın hukuken ve fiilen teslim edildikten sonra şifahen yükleniciye bildirildiği gerekçesiyle dava kısmen kabul edilmiştir. Ancak istinaf başvurusu sonrası yapılan incelemede, dava konusu taşınmazın yıkılması nedeniyle sözleşme ediminin ifa edilmediği, mahkemece daha kapsamlı bir bilirkişi raporu talep edilmesi gerektiği ve birlikte ifa kuralına göre tapu kaydının da davalı yükleniciye devrinde taşınmaz bedeline hükmedilmesi gerektiği belirtilmiştir. Kararda, HMK 355. maddedeki kamu düzenine aykırılık halleri resen gözetilmek üzere istinaf incelemesinin yapılacağı, kararın dayandığı delillere, yasaya uygun gerektirici nedenlere ve sair temyiz itirazlarına ilişkin olarak da yeterli açıklama yapıldığı vurgulanmıştır. Kararda detaylı olarak açıklanan kanun maddeleri şunlardır: HMK 355. madde, kamu düzenine aykırılık hallerinin istinaf incelemesinde resen gözetilmesini öngörmektedir. HMK 373. madde ise dosyanın yeniden görüşüleceği mahkemenin belirlenmesine ilişkin düzenlemeler içermektedir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi
İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul 21. Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın esastan reddine yönelik verilen hüküm davalı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davalı asil ... ve vekili Avukat ... geldi. Tebligata rağmen karşı taraftan gelen olmadığından onun yokluğunda duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatın sözlü açıklaması dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, arsa maliki olan müvekkillerine arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca 2. bodrum kat 1 nolu dairenin verilmesinin kararlaştırıldığını, ancak verilen dairenin sığınak olduğunu ve belediyece yıklıldığını ileri sürerek, şimdilik ayıplı taşınmazın bedeli ile kira tazminatının tahsilini talep ve dava etmiş, ıslah yoluyla bilirkişi raporunun sonuç bölümünde belirlenen miktarları talep etmiştir.
Davalı vekili, davacılar tarafından projeye aykırı olarak 2 nolu daireye birer oda daha yapılmasının istendiğini, bunun üzerine 1 nolu daireye sığınak kısmından, 2 nolu daireyede 1 nolu daireden ilave yapıldığını, fazla imalat için ek bedel almadığını, daireyi satmak için girişimde bulunup alıcının istediği kredi çıkmayınca projeye aykırılık nedeniyle şikayettte bulunup yıktırdıklarını savunarak, davanın reddini istemiştir.
İlk derece mahkemesince, davacıların yapıyı fiilen ve hukuken teslim aldıktan sonra durumu şifahen yükleniciye bildirdiği, ayıbın giderilmesinin mümkün olmadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne dair verilen karar davalı vekilinin istinaf kanun yoluna başvurması üzerine İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15.Hukuk Dairesince sözleşmedeki adrese çıkarılan tebligatların usulüne uygun olduğu, ihtilaf konusu olmayan sözleşme gereğince 2.bodrum kattaki davacılara verilmesi kabul edilen 2 nolu dairenin imara ve ruhsata aykırılıktan dolayı yıkılmasından dolayı, dairenin dava tarihi itibariyle rayiç değerine hükmedilmesinin doğru olduğu, davacıların sözleşmeye göre inşaatın 19.08.2014 tarihinde bitirilip teslim edilmesi gerektiğinden 15.03.2015 teslim tarihine kadar işleyecek kirayı da talep edebileceği gerekçesiyle istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve HMK 355. maddedeki kamu düzenine aykırılık halleri resen gözetilmek üzere istinaf incelemesinin, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılacağı kuralına uygun biçimde inceleme yapılıp karar verilmiş ve verilen kararda bir isabetsizlik görülmemiş olmasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
2-Dava, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine dayalı taşınmaz bedeli ve kira tazminatı istemine ilişkindir.
Öncelikle dava konusu taşınmaz imar ve ruhsata aykırı bulunduğundan belediye tarafından yıkılmış olup, taraflar arasındaki sözleşmeye göre davacı arsa maliklerine verilmesi gereken bağımsız bölümün teslim edilememesi nedeniyle sözleşme ediminin ifa edilmediği, bu nedenle davacının talebinde haklı olduğu anlaşılmaktadır. Bu nedenle, mahkemece dava konusu eserin ayıplı olduğu bu durumun yükleniciye süresinde bildirildiği gerekçesi de davanın kabulü doğru olmamıştır.
Dosyada karara dayanak yapılan bilirkişi raporuna davalı vekilince denetime elverişli olmadığı itirazı yapılmış olup, alınan bilirkişi ek raporu da itirazları karşılar nitelikte somut verilere dayalı, açıklamalı, yeterli ve denetime elverişli değildir. Dairemizcede karara dayanak yapılacak nitelikte bulunmamıştır.
Bu durumda mahkemece, bilirkişi kurulundan dava konusu taşınmazın bedeli belirlenirken taşınmazın kaç m2 olarak esas alındığını açıkca belirten, emsal alınan taşınmazların dava tarihindeki bedelleri ve kira bedelleri araştırılarak buna ilişkin belgelerinde eklendiği somut verilere dayalı, açıklamalı, denetime elverişli rapor alınıp sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
Öte yandan dava konusu taşınmazın tapu kaydı davacı arsa malikleri adına kayıtlı olup, taşınmazın değerine hükmedildiğine göre birlikte ifa kuralı gereği davalı yükleniciye tapu kaydının devri halinde davacılar lehine taşınmaz bedeline hükmedilmesi gerekirken, bu husus gözardı edilmesi de doğru olmamıştır.
SONUÇ: Yukarıda 1 no.lu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, 2 no.lu bent uyarınca temyiz itirazlarının kabulü ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesinin 2019/139 Esas, 2021/640 Karar sayılı kararının kaldırılmasına, ilk derece mahkemesi kararının davalı yararına BOZULMASINA, 3.815,00 TL duruşma vekâlet ücretinin davacılardan alınarak Yargıtaydaki duruşmada vekille temsil olunan davalıya verilmesine, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya iadesine, 6100 sayılı HMK 373. madde hükümleri gözetilerek dosyanın ilk derece mahkemesine, karardan bir örneğin ise bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine, 31.05.2022 gününde oy birliğiyle karar verildi.