Esas No: 2022/3927
Karar No: 2022/5279
Karar Tarihi: 01.06.2022
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2022/3927 Esas 2022/5279 Karar Sayılı İlamı
2. Hukuk Dairesi 2022/3927 E. , 2022/5279 K.Özet:
Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi tarafından verilen bir karşılaşık boşanma davası hakkındaki karar incelenmiştir. Davacı-karşı davalı erkek tarafından ve davalı-karşı davacı kadın tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemeye göre, erkeğin tüm temyiz itirazları yerindedir. Ancak, kadının tazminat ve nafaka miktarlarına yönelik temyiz itirazları haklıdır. Bu nedenle, mahkeme Türk Medeni Kanunu'nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesini ve Türk Borçlar Kanunu'nun 50 ve 51. maddelerini dikkate alarak daha uygun miktarda maddi ve manevi tazminat ile nafaka takdir etmelidir. Bu yönde bir karar verilmeden evvel mahkeme tarafından hüküm kurulması usul ve kanuna aykırıdır. Türk Medeni Kanunu'nun 174/1 ve 174/2 maddeleri hakkaniyet ilkesi kapsamında daha uygun düzeyde tazminat miktarının ve nafakanın takdir edilmesi gereklidir.
Kanun maddeleri açıklamaları:
- Türk Medeni Kanunu'nun 4. maddesi: \"Hakkaniyete ve örf adete uygun olan şeyler meşrudur.\"
- Türk Borçlar Kanunu'nun 50. maddesi: \"Kimse, başkasına zarar vermeye hakkı bulunmayan bir sebeple, sebepsiz zenginleşemez.\"
- Türk Borçlar Kanunu'nun 51. maddesi: \"Zararı veren, kusurla veya haksız fiille sebep olduğu zararı tazminle yükümlüdür.\"
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı erkek tarafından her iki dava yönünden; davalı-karşı davacı kadın tarafından ise tazminatların ve nafakaların miktarı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, erkeğin tüm, davalı-karşı davacı kadının ise aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.
2- Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davalı-karşı davacı kadın yararına takdir edilen maddi ve manevi tazminat azdır. Türk Medeni Kanunu'nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile Türk Borçlar Kanunu'nun 50 ve 51. maddesi hükmü dikkate alınarak daha uygun miktarda maddi (TMK m. 174/1) ve manevi (TMK m. 174/2) tazminat takdiri gerekir. Bu yönler gözetilmeden hüküm tesisi doğru bulunmamış, bozmayı gerektirmiştir.
3- Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre davalı-karşı davacı kadın yararına takdir edilen yoksulluk nafakası azdır. Mahkemece Türk Medeni Kanunu'nun 4 üncü maddesindeki hakkaniyet ilkesi de dikkate alınarak daha uygun miktarda nafakaya hükmedilmesi gerekir. Bu yön gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda 2. ve 3. bentte gösterilen sebeplerle bölge adliye mahkemesi kararının KALDIRILMASINA, ilk derece mahkemesi kararının BOZULMASINA, hükmün bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, aşağıda yazılı harcın temyiz eden ...'e yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 397.80 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, temyiz peşin harcının istek halinde yatıran Hüsne'ye geri verilmesine, dosyanın ilk derece mahkemesine, karardan bir örneğinin ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oy birliğiyle karar verildi. 01.06.2022 (Çrş.)