Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2022/4000 Esas 2022/5810 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
2. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/4000
Karar No: 2022/5810
Karar Tarihi: 14.06.2022

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2022/4000 Esas 2022/5810 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Taraflar arasındaki boşanma davası sonucunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesi, ziynet alacağı, nafakalar ve tazminat miktarlarına ilişkin kararı vermiştir. Davacı kadın tarafından yapılan temyiz başvurusunda ziynet alacağı davasına yönelik istek reddedilmiştir. Ancak, tarafların boşanma davasına yönelik temyiz itirazları değerlendirilmiş ve davacı kadının yararına takdir edilen tazminatın az olduğu, iştirak nafakasının da yetersiz olduğu belirtilerek bölge adliye mahkemesi kararı kaldırılmış ve ilk derece mahkemesi kararı bozulmuştur. Kararın dayandığı kanun maddeleri şu şekildedir: 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 362/1-b bendi, 6763 Sayılı Kanun'un 44 üncü maddesi, Türk Medeni Kanunu'nun 4 üncü maddesi, ve TMK m. 174/1-2.
2. Hukuk Dairesi         2022/4000 E.  ,  2022/5810 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : ...Bölge Adliye Mahkemesi .... Hukuk Dairesi
    DAVA TÜRÜ : Boşanma - Ziynet Alacağı

    Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından hükmedilen nafakalar ve tazminatların miktarı, tefrik edilen ziynet alacağı miktarının hesabında hata yapılması ve vekâlet ücreti yönünden; davalı erkek tarafından ise kusur ve hükmedilen tazminatlar yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
    1-Davacı kadının tefrik edilen ziynet alacağı davasına yönelik temyiz dilekçesinin incelenmesinde;
    6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 362/1-b bendi uyarınca "Miktar veya değeri kırk bin Türk Lirasını (bu tutar dahil) geçmeyen davalara ilişkin kararlar" temyiz edilemez. 02.12.2016 tarihli 6763 Sayılı Kanun'un 44 üncü maddesi ile de 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'na eklenen ek madde 1 uyarınca temyiz parasal sınırlarının (HMK m. 341, 362) Vergi Usul Kanunu'nun mükerrer 298 inci maddesine göre her yıl tespit ve ilan edilecek yeniden değerleme oranında artırılması öngörülmüştür. Karar tarihi itibariyle bu miktar "107.090,00TL" olarak belirlenmiştir.
    Davacı kadının ziynet alacağı davasına yönelik temyiz dilekçesine konu bedel 7.974,00TL olup, karar tarihindeki kesinlik sınırı olan 107.090,00TL'yi aşmadığından 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 362 nci maddesi gereğince temyiz sınırı altında olduğundan kesindir. Açıklanan nedenle, davacı kadının ziynet alacağına yönelik temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir.
    2-Tarafların boşanma davasına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
    a)Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı erkeğin tüm, davacı kadının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.
    b)Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davacı kadın yararına takdir edilen maddî ve manevî tazminat azdır. Açıklanan sebeple, davacı kadın lehine uygun miktarda maddî ve manevî tazminat (TMK m. 174/1-2) takdiri gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir.
    c)Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre, ortak çocuk 2020 doğumlu Hiranur’un ihtiyacına nazaran takdir edilen iştirak nafakası azdır. Mahkemece Türk Medeni Kanunu'nun 4 üncü maddesindeki hakkaniyet ilkesi de dikkate alınarak daha uygun nafakaya hükmedilmesi gerekir. Bu yön gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.

    SONUÇ: Yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple davacı kadının ziynet alacağına yönelik temyiz dilekçesinin REDDİNE, 2/b ve 2/c bentlerinde gösterilen sebeplerle temyiz edilen bölge adliye mahkemesi kararının KALDIRILMASINA, ilk derece mahkemesi kararının BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerin ise 2/a bendinde gösterilen sebeplerle ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden davalıya yükletilmesine peşin alınan harcın mahsubuna ve 397.80 TL temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, istek halinde temyiz peşin harcının yatıran davacıya geri verilmesine, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine, oy birliğiyle karar verildi. 14.06.2022(Salı)





    Hemen Ara