Esas No: 2022/5899
Karar No: 2022/6566
Karar Tarihi: 04.07.2022
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2022/5899 Esas 2022/6566 Karar Sayılı İlamı
2. Hukuk Dairesi 2022/5899 E. , 2022/6566 K.Özet:
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi tarafından verilen bir boşanma protokolünün uyarlanması (nafakanın kaldırılması) davası sonucunda, davacı erkek tarafından nafakanın kaldırılması talebinin reddedilmesine ve nafakanın Türk Lirası olarak belirlenmemesi yönünden davalı kadın tarafından davanın kabul edilmesine itiraz edilmiştir. Davalı kadının vekâlet ücretine yönelik istinaf itirazı kabul edilirken, diğer tüm istinaf itirazları reddedilmiştir. Boşanma dosyasında sunulan protokol ile davalı kadına aylık 1.000 Euro’nun Türk Lirası karşılığı miktarınca nafaka verilmesi, davalı kadının ikamet ettiği dairenin kirası ve ortak giderleri ile sağlık sigortasının primlerinin davacı erkek tarafından ödenmesi kararlaştırılmıştı. İlk derece mahkemesince nafakanın aylık 200 Euro’ya düşürülmesine ve ev kirası, ortak giderler, sağlık sigortası ödemelerinin kaldırılmasına karar verildi. Ancak tarafların maddi durumlarındaki değişiklikler dosya kapsamından net olarak anlaşılamadığı için bozulmaya karar verilmiştir.
Kanun maddeleri: Medeni Kanun'un 175. maddesi, İş Hukukunun 32/II. maddesi ve Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 2015/12-769 E., 2015/993 K., 23.9.2015 tarihli kararı.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : Boşanma Protokolünün Uyarlanması (Nafakanın Kaldırılması)
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı erkek tarafından nafakanın kaldırılması talebinin reddi, nafakanın Türk Lirası olarak belirlenmemesi yönünden; davalı kadın tarafından ise davanın kabulü ve reddedilen kısım üzerinden lehe vekâlet ücretine hükmedilmemesi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
Davacı erkek tarafından açılan nafakanın kaldırılması davasının yapılan yargılaması sonunda, ilk derece mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, tarafların istinaf kanun yoluna başvuruları üzerine bölge adliye mahkemesince, davalı kadının vekâlet ücretine yönelik istinaf itirazı kabul edilerek, davalı kadının sair erkeğin ise tüm istinaf itirazlarının esastan reddine karar verilmiştir.
Taraflar 20.02.2004 kesinleşme tarihli boşanma kararı ile anlaşmalı olarak boşanmışlardır. Boşanma dosyasına sunulan protokol ile davalı kadın için aylık 1.000 Euro’nun Türk Lirası karşılığı miktarınca nafaka ile birlikte, davalı kadının ikamet ettiği dairenin kirası ve ortak giderleri ile davalı kadın için yaptırılacak sağlık sigortasının primlerinin davacı erkek tarafından ödeneceği kararlaştırılımıştır.
İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulü ile nafakanın aylık 200 Euro’ya düşürülmesine ve ev kirası, ortak giderler, sağlık sigortası ödemelerinin kaldırılmasına karar verilmiştir. Tarafların istinaf kanun yoluna başvuruları üzerine bölge adliye mahkemesince davalı kadının vekâlet ücretine yönelik istinaf itirazı kabul edilerek, davalı kadının sair erkeğin ise tüm istinaf itirazlarının esastan reddine karar verilmiştir.
Her ne kadar ilk derece mahkemesince, davacı tanıklarının samimi beyanları ve dosya kapsamından davacının gelirinde maddi azalma olduğu, davalının gelirinde artma olduğu gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ise de; tarafların maddi durumlarındaki değişiklikler dosya kapsamından net olarak anlaşılamamaktadır. Davalı kadın tarafından, 2008-2009 yıllarından itibaren nafakanın ve diğer giderlerin ödenmemesi nedeni ile davacı erkek aleyhine icra takiplerinin başlatıldığı, bunlara ilişkin tazyik hapislerine karar verildiği, icra takiplerine itiraz sonucu bağlantılı başka davaların açıldığı anlaşılmaktadır.Ancak davacı erkek, şirket hisselerini devrettiğini ve gereken ödemelerin yapılmaması nedeni ile maddi sıkıntıya düştüğünü, bu nedenle nafaka ve diğer ödeme koşullarını sağlayamadığını dilekçesinde belirtmiş olup şirket hissesinin devri sonucu bedelin ödenmemesi nedeni ile açılmış olan bir ticaret davasının mevcut olduğu belirtilmiş ve davanın derdest olduğuna ilişkin duruşma tutanağı dosyaya eklenmiş ise de davanın akibeti sorulmamıştır. Bunun yanı sıra, davacı erkek adına açılmış ve erkeğin malvarlığına katkı sağlayacak başka davaların olup olmadığı, davalar mevcut ise sonuçlanıp sonuçlanmadığı, erkeğin üzerine kayıtlı şirket vb bulunup bulunmadığı, bankada hesabının bulunup bulunmadığı gibi yönlerden araştırma yapılıp erkeğin ekonomik durumunun tam olarak tespit edilmesi gerekmektedir. Aynı şekilde davalı kadın yönünden de gerekçede belirtilen malvarlığındaki artışın net olarak belirlenmesi gerekmektedir. Hal böyle olunca, tarafların sosyal ve ekonomik durumlarının tekrar araştırılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik araştırma ve incelemeyle yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma sebebine göre tarafların temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, temyiz peşin harcının istek halinde yatıranlara geri verilmesine, dosyanın ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine, oy birliğiyle karar verildi. 04.07.2022 (Pzt.)