Esas No: 2022/4308
Karar No: 2022/6785
Karar Tarihi: 05.07.2022
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2022/4308 Esas 2022/6785 Karar Sayılı İlamı
2. Hukuk Dairesi 2022/4308 E. , 2022/6785 K.Özet:
Davacı kadın, erkeğin aşırı kıskanç olduğu ve hakaret ve şiddet uyguladığı için boşanma davası açmıştır. İlk derece mahkemesi, davalı erkeğin ağır kusurlu olduğu gerekçesiyle boşanmaya karar vermiş ancak tedbir nafakasını kaldırmış ve kadının yoksulluk nafakası talebini reddetmiştir. Ayrıca, kadına 5.000 TL maddi ve manevi tazminat ödenmesine hükmetmiştir. Kadın tarafından kusur belirlemesi, nafaka ve tazminat miktarları ile tedbir nafakasının kaldırılması yönünden, davalı erkek tarafından ise hükmün tamamı yönünden istinaf başvurusu yapılmıştır. Bölge adliye mahkemesi, davacının ikinci bir boşanma davası açtığı ancak henüz karar verilmediği, bu nedenle ilk derece mahkemesinin yetersiz gerekçeyle davanın kabul edilmesine karar verdiğini belirterek kararı bozmuştur.
Kanun Maddeleri: Medeni Kanun'un 161, 166 ve 174. maddeleri.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : Boşanma
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
Davacı kadın tarafından erkeğin aşırı kıskanç olduğu, eşine karşı hakaret ve darp ettiği, kadını ailesi ve akrabaları ile görüştürmediği, fiili ayrılık öncesi ve sonrası evin ihtiyaçlarını ve çocuklarının ihtiyacı ile hiç ilgilenmediği, tarafların müşterek kızlarının nişanlanacağı gün evlerinde yapılan süslenmeleri dağıtıp, aynaları kırdığı, kızları ile tartıştıp kızının güzel gününü mahvettiği, tarafların iki aydır fiilen ayrı yaşadıkları belirtilerek, boşanmalarına karar verilmesini dava ve talep edilmiş, yapılan yargılaması sonucunda ilk derece mahkemesi tarafından davalı erkeğin ağır kusurlu olduğu gerekçesi ile davanın kabulü ve tarafların boşanmalarına, kadın yararına hükmedilen tedbir nafakasının kaldırılmasına, kadının yoksulluk nafakası talebinin reddine, kadın yararına 5.000 TL maddi, 5.000 TL manevi tazminata hükmedilmesine, erkeğin yoksulluk nafakası ve maddi-manevi tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir .Davacı kadın tarafından kusur belirlemesi, nafaka ve tazminat miktarları ile tedbir nafakasının kaldırılması yönünden, davalı erkek tarafından ise ; hükmün tamamı yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur. İstinaf incelemesi yapan bölge adliye mahkemesi tarafından “ kadın tarafından açılıp reddine karar verilen boşanma davasından sonra tarafların bir araya gelmedikleri ve aralarında davalıdan kaynaklanan evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına neden olacak yeni bir maddi vakıa ileri sürülmediği ve kanıtlanamadığı,tanıkların anlatımında geçen olayların reddedilen boşanma davasının öncesine ait olduğu,boşanma davasının reddine ilişkin karar o dava tarihine kadar davalının kusuru bulunmadığına, kesin hüküm teşkil edeceği, ilk derece mahkemesince davanın reddine karar verilmesi gerekirken reddedilen davadan önceki olaylar esas alınarak yetersiz gerekçe ile davanın kabul edilmesi doğru görülmediği” gerekçesi ile ilk derece mahkeme kararının tümden kaldırılarak davanın reddine karar verilmiş ve bu karara karşı davacı tarafından temyiz yasa yoluna başvurulmuştur.
Yapılan yargılama ve toplanan delillerden davacı kadının12/12/2017 tarihinde Ankara 5.Batı Aile Mahkemesi'nin 2017/1292 Esas, 2018/404 Karar sayılı dosyası ile vaka ve delil bildirmeksizin boşanma davası açtığı, bu davada“ davacının dava dilekçesinde tanık deliline dayanmadığı , tanık ve delil bildirmediği, dilekçelerin teatisi aşamasında herhangi bir delil bildirmeyen davacı ve davalıya ön inceleme duruşmasında delil bildirmeleri için süre verilmesine imkan bulunmadığı göz önüne alındığında davacının dava
dilekçesinde ileri sürmüş olduğu iddialarını, davalı ile aralarında geçimsizlik bulunduğu ve davalının kusurlu olduğunu ispata yarar delil sunmadığı” gerekçesi ile davanın reddine karar verildiği, henüz o davada karar verilmeden 15.2.2018 tarihinde davacı kadın tarafından temyize konu boşanma davasının açıldığı görülmüştür. Her iki davanın dava dönemleri, tarihleri farklı olduğu gibi eldeki davanın dava dilekçesinde ikinci dava tarihine kadar boşanmaya sebep olabilecek vakaların da ileri sürüldüğü, diğer davanın bu dava için kesin hüküm teşkil etmeyeceği anlaşılmaktadır. Delillerin bu çerçevede değerlendirilip davanın esası hakkında karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ;Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, dosyanın ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oy birliğiyle karar verildi. 05.07.2022 (Salı)