Esas No: 2022/5309
Karar No: 2022/6958
Karar Tarihi: 13.09.2022
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2022/5309 Esas 2022/6958 Karar Sayılı İlamı
2. Hukuk Dairesi 2022/5309 E. , 2022/6958 K.Özet:
Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi'nin verdiği kararın konusu, bir karşılıklı boşanma davası. İlk derece mahkemesince kadın ağır kusurlu bulunarak her iki davanın kabulüne karar verilmiş, ancak bölge adliye mahkemesi erkeğin istinaf talebini reddetmiş ve kadının kusur belirlemesine yönelik istinaf talebini kabul ederek tarafların eşit kusurlu olduklarının tespiti ile boşanmanın ferileri yönünden hüküm tesis etmiştir. Ancak, bölge adliye mahkemesi kararı bozarak, boşanmaya sebep olan olaylarda davalı-karşı davacı kadının ağır kusurlu olduğunu kabul etmiştir. Bu nedenle, kadının yoksulluk nafakası talebinin reddine karar verilmesi gerektiği, ancak erkek yararına maddi ve manevi tazminat hükmedilmesi gerektiği belirtilmiştir.
Kanun Maddeleri:
- TMK m. 175: Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan malî gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir.
- TMK m. 174/1-2: Kişilik haklarının ihlali halinde, hukuka aykırılık sebebiyle manevi zararının tazmini için davacı, miktar bakımından hakkaniyet ölçüleri içinde olmak kaydıyla kusur oranına göre, kusurlu olan tarafın da ekonomik durumu ve diğer haklarla bağdaşması kaydıyla, tazminat isteyebilir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı erkek tarafından kadının kabul edilen davası kusur belirlemesi, nafakalar ile kendisinin reddedilen tazminat taleplerine yönünden, davalı-karşı davacı kadının tarafından kusur belirlemesi, kendisinin reddedilen tazminat talepleri ile nafaka miktarları yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı-karşı davacı kadının tüm, davacı-karşı davalı erkeğin ise aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.
2-Taraflarca karşılıklı olarak açılan boşanma davalarının yapılan yargılaması sonucunda ilk derece mahkemesince kadın ağır kusurlu kabul edilerek her iki davanın kabulü tarafların boşanmalarına ve boşanmanın ferilerine karar verilmiştir. Kararı her iki taraf istinaf etmiş, bölge adliye mahkemesi erkeğin istinaf taleplerini reddetmiş, kadının ise kusur belirlemesine yönelik istinaf talebini kabul ederek tarafların eşit kusurlu olduklarının tespiti ile boşanmanın ferileri yönünden hüküm tesis etmiştir. Bölge adliye mahkemesince kabul edilen ve gerçekleşen kusurlu davranışlara göre boşanmaya sebep olan olaylarda davalı -karşı davacı kadının ağır kusurlu olduğunun kabulü gerekir. Bu husus gözetilmeden yanılgılı değerlendirme sonucu tarafların eşit kusurlu olduklarının kabulü doğru olmamış ve bozmayı gerektirmiştir.
3-Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan malî gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir (TMK m. 175). Yukarıda 2. bentte açıklandığı üzere, boşanmaya sebep veren olaylarda davalı -karşı davacı kadın ağır kusurlu olup Türk Medeni Kanunu'nun 175. maddesi koşulları somut olayda davalı – karşı davacı kadın yararına gerçekleşmemiştir O halde, kadının yoksulluk nafakası talebinin reddine karar vermek gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir.
4-Yukarıda 2. bentte gösterilen sebeplerle boşanmaya sebep olan olaylarda davalı -karşı davacı kadın ağır kusurludur. Gerçekleşen kusurlu davranışlar aynı zamanda erkeğin kişilik haklarına da saldırı teşkil eder niteliktedir. Erkek yararına TMK m. 174/1-2 koşulları oluşmuştur. Tarafların ekonomik ve sosyal durumları, kusurun ağırlığı ve hakkaniyet kuralları gözetilerek davacı-karşı davalı erkek yararına uygun miktarda maddî ve manevî tazminata hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde erkeğin maddî ve manevî tazminat taleplerinin reddi doğru olmamış ve bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2., 3. ve 4. bentlerde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, hükmün bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, aşağıda yazılı harcın temyiz eden ...'a yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 397.80 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, temyiz peşin harcının istek halinde yatıran ...’a geri verilmesine, dosyanın ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oy birliğiyle karar verildi.13.09.2022 (Salı)